Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/derim.2018.334177
Ayşe Baldemir, K. Ekinci, Selen İlgün, Akife Dalda, Halit Yetişir
Bu calismada, Momordica charantia L. (Cucurbitaceae) bitkisinin ulkemizin farkli yerlerinden toplanmis 13 farkli genotipine ait ham ve olgun meyveler kullanilmistir. Genotipler, saflastirmak icin iki yil sureyle arazide kendileme calismalarina devam edilerek F3 kademesine getirilmistir. Farkli genotiplerin ham ve olgun meyvelerinin pulp kisimlari ayrilarak, bu kisimlardan Sokslet ekstraksiyonu ile %70’lik metanol ekstreleri hazirlanmistir. Ekstrelerin 2,2-difenil-1-pikrihidrazil (DPPH • ) radikali supurucu etkileri ve toplam fenolik madde icerikleri tespit edilmistir. Sonucta M. charantia meyveleri icin 3, 8 ve 9 nolu genotiplerin umitvar olduklari tespit edilmistir.
{"title":"Momordica charantia L. (kudret narı) meyvelerinin toplam fenol içerikleri ve antioksidan kapasitelerinin değerlendirilmesi","authors":"Ayşe Baldemir, K. Ekinci, Selen İlgün, Akife Dalda, Halit Yetişir","doi":"10.16882/derim.2018.334177","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2018.334177","url":null,"abstract":"Bu calismada, Momordica charantia L. (Cucurbitaceae) bitkisinin ulkemizin farkli yerlerinden toplanmis 13 farkli genotipine ait ham ve olgun meyveler kullanilmistir. Genotipler, saflastirmak icin iki yil sureyle arazide kendileme calismalarina devam edilerek F3 kademesine getirilmistir. Farkli genotiplerin ham ve olgun meyvelerinin pulp kisimlari ayrilarak, bu kisimlardan Sokslet ekstraksiyonu ile %70’lik metanol ekstreleri hazirlanmistir. Ekstrelerin 2,2-difenil-1-pikrihidrazil (DPPH • ) radikali supurucu etkileri ve toplam fenolik madde icerikleri tespit edilmistir. Sonucta M. charantia meyveleri icin 3, 8 ve 9 nolu genotiplerin umitvar olduklari tespit edilmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"41369034","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/DERIM.2018.298997
A. Yeğin, H. Uzun
Ulkemizde yetisen 12 uzum (7 tane cesit, 5 tane yabani tip) genotipine ait uzum tanelerinin kabuk, cekirdek, tane eti ve butun uzum tanesinden elde edilen ekstraklardaki, toplam fenolik madde miktari (TPMM), toplam flavonoid madde miktari (TFMM) ve antioksidan aktiviteler incelenmistir. Antioksidan aktivite DPPH (2.2-difenil-1- pikrilhidrazil) yontemiyle olculmustur. TPMM en yuksek Hafizali cesidinin cekirdeginde 1694 mg GAE (gallik asit esdegeri) 100 gYA -1 (yas agirlik), en dusuk ise ayni cesidin tane etinde (305 mg GAE 100 gYA -1 ) saptanmistir. TFMM incelenen tum uzumlerde 131-714 mg CTE (katesin esdegeri) 100 gYA -1 arasinda degistigi saptanmistir. Uzum ornekleri, toplam fenolik madde ve toplam flavonoid bakimindan karsilastirildiginda, en yuksek miktarlar uzum cekirdeklerinde bulunmus; bunu uzum kabugu, uzum tanesi ve tane eti izlemistir. Ayrica, cekirdekler diger bitki kisimlarina ve BHT (Butillenmis Hidroksi Toluen)’ye gore daha yuksek antioksidan aktivite gostermistir.
{"title":"Bazı üzüm genotiplerinin farklı kısımlarının fenolik madde ve antioksidan aktivite değişimleri","authors":"A. Yeğin, H. Uzun","doi":"10.16882/DERIM.2018.298997","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2018.298997","url":null,"abstract":"Ulkemizde yetisen 12 uzum (7 tane cesit, 5 tane yabani tip) genotipine ait uzum tanelerinin kabuk, cekirdek, tane eti ve butun uzum tanesinden elde edilen ekstraklardaki, toplam fenolik madde miktari (TPMM), toplam flavonoid madde miktari (TFMM) ve antioksidan aktiviteler incelenmistir. Antioksidan aktivite DPPH (2.2-difenil-1- pikrilhidrazil) yontemiyle olculmustur. TPMM en yuksek Hafizali cesidinin cekirdeginde 1694 mg GAE (gallik asit esdegeri) 100 gYA -1 (yas agirlik), en dusuk ise ayni cesidin tane etinde (305 mg GAE 100 gYA -1 ) saptanmistir. TFMM incelenen tum uzumlerde 131-714 mg CTE (katesin esdegeri) 100 gYA -1 arasinda degistigi saptanmistir. Uzum ornekleri, toplam fenolik madde ve toplam flavonoid bakimindan karsilastirildiginda, en yuksek miktarlar uzum cekirdeklerinde bulunmus; bunu uzum kabugu, uzum tanesi ve tane eti izlemistir. Ayrica, cekirdekler diger bitki kisimlarina ve BHT (Butillenmis Hidroksi Toluen)’ye gore daha yuksek antioksidan aktivite gostermistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"35 1","pages":"1-10"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"46160605","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/derim.2018.322433
B. Kara, H. Bozkurt
Arastirma; atdisi ve seker misirda korpe kocan verimi ve korpe kocan ozelliklerine hasat zamanlarinin etkisini arastirmak amaciyla 2015 ve 2016 yillarinda Isparta kosullarinda yurutulmustur . Korpe misirlar kocan puskulunun cikisindan itibaren, 2, 4, 6 ve 8. gunde hasat edilmistir. Deneme; “Bora” F 1 Atdisi ve “Merit” F 1 seker misir cesitleri kullanilarak, t esaduf bloklarinda faktoriyel deneme desenine gore 3 tekerrurlu olarak kurulmustur. Atdisi ve seker misirin dekara korpe kocan sayisi disinda kuru madde orani, korpe kocan verim ve ozelliklerine hasat zamanlarinin etkisi istatistiksel olarak onemli olmustur. Genel olarak incelenen karakterler bakimindan atdisi misir cesidinin korpe kocan ozellikleri seker misir cesidinden daha yuksek olmustur. Hasat zamanlari geciktikce her iki misir cesidinde de incelenen karakterlerin degerleri yukselmistir. 2015 ve 2016 yillarinda, korpe misir kocan sayisi, kuru madde orani, korpe kocan boyu, capi, agirligi ve verimi sirasiyla, 8086.4-8457.9 adet da -1 , %10.91-16.21, 9.07-16.16 cm, 11.04-18.13 mm, 16.31-43.58 g, 130.54-266.69 kg da -1 arasinda olculmustur. Her iki cesitte de kocan puskulu cikisindan itibaren 2 ile 4 gun arasinda hasat yapilmasi onerilmektedir.
{"title":"Mısırda Körpe Koçan Verim ve Özelliklerine Hasat Zamanlarının Etkisi","authors":"B. Kara, H. Bozkurt","doi":"10.16882/derim.2018.322433","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2018.322433","url":null,"abstract":"Arastirma; atdisi ve seker misirda korpe kocan verimi ve korpe kocan ozelliklerine hasat zamanlarinin etkisini arastirmak amaciyla 2015 ve 2016 yillarinda Isparta kosullarinda yurutulmustur . Korpe misirlar kocan puskulunun cikisindan itibaren, 2, 4, 6 ve 8. gunde hasat edilmistir. Deneme; “Bora” F 1 Atdisi ve “Merit” F 1 seker misir cesitleri kullanilarak, t esaduf bloklarinda faktoriyel deneme desenine gore 3 tekerrurlu olarak kurulmustur. Atdisi ve seker misirin dekara korpe kocan sayisi disinda kuru madde orani, korpe kocan verim ve ozelliklerine hasat zamanlarinin etkisi istatistiksel olarak onemli olmustur. Genel olarak incelenen karakterler bakimindan atdisi misir cesidinin korpe kocan ozellikleri seker misir cesidinden daha yuksek olmustur. Hasat zamanlari geciktikce her iki misir cesidinde de incelenen karakterlerin degerleri yukselmistir. 2015 ve 2016 yillarinda, korpe misir kocan sayisi, kuru madde orani, korpe kocan boyu, capi, agirligi ve verimi sirasiyla, 8086.4-8457.9 adet da -1 , %10.91-16.21, 9.07-16.16 cm, 11.04-18.13 mm, 16.31-43.58 g, 130.54-266.69 kg da -1 arasinda olculmustur. Her iki cesitte de kocan puskulu cikisindan itibaren 2 ile 4 gun arasinda hasat yapilmasi onerilmektedir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"43719221","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/derim.2018.339204
Mehmet Öten, Önder Kabaş, Semiha Kiremitçi
Yoncada kaba yem uretiminde buyuk kayiplara sebep olan yaprak kirilmalarinin minimize edilmesi icin, genotipler arasinda yaprak kopma direnci acisindan bir farklilik olup olmadigini tespit etmek amaciyla yapilan calisma, 2016 yilinda Bati Akdeniz Tarimsal Arastirma Enstitusu, Tarla Bitkileri Bolumu’nde yurutulmustur. Denemede 40 farkli lokasyondan toplanan yonca genotiplerine ait ana saplar uzerinde, uctan 4. yapraklar yesilken ve kurutulduktan sonra yaprak kopma direnci, teksture analiz cihazi kullanilarak olculmustur. Ayrica yaprak sapi kalinligi, sap kesit alani, yesil ve kuru ornekte kopma enerjisi ile yesil ve kuru ornekte kopma gerilmesi degerleri hesaplanmistir. Deneme sonucunda kuru ornekte en yuksek kopma direnci Demre-1, Dosemealti-2 ve Konyaalti-2, en dusuk ise Alanya-1, Alanya-2, Finike-1, Finike-2, Manavgat-1 Manavgat-2 ve Gazipasa-2 genotiplerinde tespit edilmistir. Kuru ornekte en yuksek kopma direnci degeri 1.0419 N olculurken, en dusuk 1.0022 N olculmustur. Incelenen ozellikler acisindan genotipler arasinda genis bir varyasyon tespit edilmis olup, kopma direncinin secim kriteri olarak kullanilabilecegi soylenebilir.
{"title":"Antalya ili doğal florasından toplanan bazı yonca genotiplerinin yaprak kopma dirençlerinin belirlenmesi","authors":"Mehmet Öten, Önder Kabaş, Semiha Kiremitçi","doi":"10.16882/derim.2018.339204","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2018.339204","url":null,"abstract":"Yoncada kaba yem uretiminde buyuk kayiplara sebep olan yaprak kirilmalarinin minimize edilmesi icin, genotipler arasinda yaprak kopma direnci acisindan bir farklilik olup olmadigini tespit etmek amaciyla yapilan calisma, 2016 yilinda Bati Akdeniz Tarimsal Arastirma Enstitusu, Tarla Bitkileri Bolumu’nde yurutulmustur. Denemede 40 farkli lokasyondan toplanan yonca genotiplerine ait ana saplar uzerinde, uctan 4. yapraklar yesilken ve kurutulduktan sonra yaprak kopma direnci, teksture analiz cihazi kullanilarak olculmustur. Ayrica yaprak sapi kalinligi, sap kesit alani, yesil ve kuru ornekte kopma enerjisi ile yesil ve kuru ornekte kopma gerilmesi degerleri hesaplanmistir. Deneme sonucunda kuru ornekte en yuksek kopma direnci Demre-1, Dosemealti-2 ve Konyaalti-2, en dusuk ise Alanya-1, Alanya-2, Finike-1, Finike-2, Manavgat-1 Manavgat-2 ve Gazipasa-2 genotiplerinde tespit edilmistir. Kuru ornekte en yuksek kopma direnci degeri 1.0419 N olculurken, en dusuk 1.0022 N olculmustur. Incelenen ozellikler acisindan genotipler arasinda genis bir varyasyon tespit edilmis olup, kopma direncinin secim kriteri olarak kullanilabilecegi soylenebilir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"44120065","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/DERIM.2018.325765
İbrahim Çeli̇k, R. Özalp, Nejla Çelik, I. Polat, Görkem Sülü
Biber dunyada domates ve karpuzdan sonra en fazla yetistirilen sebze turudur. Virus hastaliklari biber uretimini sinirlandiran en onemli etmenler arasinda yer almaktadir. Bu hastaliklarin basinda domates lekeli solgunluk virusu (Tomato Spotted Wilt Virus=TSWV) gelmektedir. Hastaligin kontrolunde en guvenilir yontem dayanikli cesitlerin kullanilmasidir. Bu calismada TSWV’ye dayanikli yeni sivri biber cesitlerinin gelistirilebilmesi icin ebeveyn olarak kullanilabilecek hatlarin islahi amaclanmistir. Calismada TSWV’ye dayanikli uc adet genotip ile bu hastaliga karsi hassas ve uzun yillar ticari olarak kullanilan Serademre 8 cesidi materyal olarak kullanilmistir. Islah metodu olarak pedigri yontemi uygulanmistir. Hassas ebeveyn ile dayanikli genitorler arasinda yapilan melezlerden gelistirilen uc populasyon bes donem kendilenmis ve biyolojik olarak testlenmistir. Testleme sonucunda dayanikli olarak belirlenen bireyler bir sonraki generasyona aktarilarak kendilenmeye devam edilmistir. Dayanikli bireylerin belirlenmesinde her donem biyolojik test yapilirken molekuler testler sadece F 1 ve F 5 kademelerindeki bitkilere uygulanmistir. Biyolojik testlerde mekanik inokulasyon yontemi, molekuler testlerde ise Tsw geni ile baglantili CAPS molekuler isaretleyicisi (SCAC 568 ) kullanilmistir. Bu calismada sivri biber islah calismalarinda kullanilabilecek ozelliklere sahip TSWV’ye dayanikli 10 adet hat gelistirilmistir. Elde edilen TSWV’ye dayanikli hatlarin bir kismi sivri biber islah calismalarinda kullanilmasi amaciyla ozel sektor tohum firmalarina devri yapilmistir.
{"title":"Domates lekeli solgunluk virüsü(TSWV)’ne dayanıklı sivri biber hatlarının geliştirilmesi","authors":"İbrahim Çeli̇k, R. Özalp, Nejla Çelik, I. Polat, Görkem Sülü","doi":"10.16882/DERIM.2018.325765","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2018.325765","url":null,"abstract":"Biber dunyada domates ve karpuzdan sonra en fazla yetistirilen sebze turudur. Virus hastaliklari biber uretimini sinirlandiran en onemli etmenler arasinda yer almaktadir. Bu hastaliklarin basinda domates lekeli solgunluk virusu (Tomato Spotted Wilt Virus=TSWV) gelmektedir. Hastaligin kontrolunde en guvenilir yontem dayanikli cesitlerin kullanilmasidir. Bu calismada TSWV’ye dayanikli yeni sivri biber cesitlerinin gelistirilebilmesi icin ebeveyn olarak kullanilabilecek hatlarin islahi amaclanmistir. Calismada TSWV’ye dayanikli uc adet genotip ile bu hastaliga karsi hassas ve uzun yillar ticari olarak kullanilan Serademre 8 cesidi materyal olarak kullanilmistir. Islah metodu olarak pedigri yontemi uygulanmistir. Hassas ebeveyn ile dayanikli genitorler arasinda yapilan melezlerden gelistirilen uc populasyon bes donem kendilenmis ve biyolojik olarak testlenmistir. Testleme sonucunda dayanikli olarak belirlenen bireyler bir sonraki generasyona aktarilarak kendilenmeye devam edilmistir. Dayanikli bireylerin belirlenmesinde her donem biyolojik test yapilirken molekuler testler sadece F 1 ve F 5 kademelerindeki bitkilere uygulanmistir. Biyolojik testlerde mekanik inokulasyon yontemi, molekuler testlerde ise Tsw geni ile baglantili CAPS molekuler isaretleyicisi (SCAC 568 ) kullanilmistir. Bu calismada sivri biber islah calismalarinda kullanilabilecek ozelliklere sahip TSWV’ye dayanikli 10 adet hat gelistirilmistir. Elde edilen TSWV’ye dayanikli hatlarin bir kismi sivri biber islah calismalarinda kullanilmasi amaciyla ozel sektor tohum firmalarina devri yapilmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"48761836","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/DERIM.2018.306017
F. Şen, R. E. Okşar, A. Gül
Kahverengi (Kumato) domatesi, alisilagelmis kirmizi domatesten farkli olarak ‘kahverengi’ goruntusu ve tatli bir aromaya sahip olusuyla dikkat cekmektedir. Bu calismada, plastik serada topraksiz kultur yontemiyle yetistirilen KM8367, KM8034 ve KM1210 Kumato domates cesitlerinin muhafaza suresince kalite degisimleri incelenmistir. Ticari olgunlukta hasat edilen domates meyveleri mukavva kutularda 7°C sicaklikta, %85-90 oransal nem kosullarinda 21 gun sureyle depolanmistir. Depolama basinda ve depolama suresince 7 gun araliklarla depodan cikarilan orneklerde bazi fiziksel, kimyasal ve biyokimyasal analizler yapilmistir. Depolama suresince meyve agirligi, eni ve boyu KM8367 domates cesidinde, suda cozunur kuru madde, toplam fenol miktari ve antioksidan aktivitesi KM1210 cesidinde yuksek bulunurken, sertlik ve TA miktari ise KM8034 cesidinde dusuk bulunmustur. Kumato domates cesitlerinin depolama suresince renk degerlerindeki (C*, h°) degisimleri birbirine benzerlik gostermistir. Kumato domates meyvelerinin incelenen kalite parametrelerine depolama suresinin etkisinin sinirli oldugu saptanmistir. Bu cesitlerin 21 gunluk muhafaza sonunda sure sonunda pazarlanabilir kalitelerini koruduklari gorulmustur.
{"title":"Topraksız tarım seralarında yetiştirilen farklı kahverengi domates çeşitlerinin depolama süresince meyve kalitesindeki değişimler","authors":"F. Şen, R. E. Okşar, A. Gül","doi":"10.16882/DERIM.2018.306017","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2018.306017","url":null,"abstract":"Kahverengi (Kumato) domatesi, alisilagelmis kirmizi domatesten farkli olarak ‘kahverengi’ goruntusu ve tatli bir aromaya sahip olusuyla dikkat cekmektedir. Bu calismada, plastik serada topraksiz kultur yontemiyle yetistirilen KM8367, KM8034 ve KM1210 Kumato domates cesitlerinin muhafaza suresince kalite degisimleri incelenmistir. Ticari olgunlukta hasat edilen domates meyveleri mukavva kutularda 7°C sicaklikta, %85-90 oransal nem kosullarinda 21 gun sureyle depolanmistir. Depolama basinda ve depolama suresince 7 gun araliklarla depodan cikarilan orneklerde bazi fiziksel, kimyasal ve biyokimyasal analizler yapilmistir. Depolama suresince meyve agirligi, eni ve boyu KM8367 domates cesidinde, suda cozunur kuru madde, toplam fenol miktari ve antioksidan aktivitesi KM1210 cesidinde yuksek bulunurken, sertlik ve TA miktari ise KM8034 cesidinde dusuk bulunmustur. Kumato domates cesitlerinin depolama suresince renk degerlerindeki (C*, h°) degisimleri birbirine benzerlik gostermistir. Kumato domates meyvelerinin incelenen kalite parametrelerine depolama suresinin etkisinin sinirli oldugu saptanmistir. Bu cesitlerin 21 gunluk muhafaza sonunda sure sonunda pazarlanabilir kalitelerini koruduklari gorulmustur.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"44209719","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/DERIM.2018.311008
Ekrem Atakan, Serkan Pehli̇van
Thripsler (Thysanoptera) Cukurova’da degisik urunlerde ekonomik duzeyde zarara sebep olabilen turlerdir. Thrips turlerinin bazilari konukcusu olan bitkilerde beslenme yoluyla verdikleri zarara ilave olarak virus hastaligi tasiyarak da sorun olmaktadir. Tibbi ve aromatik bitkiler uzerinde saptanan Thrips ve faydali turleri ile onemleri konusunda bilgiler bulunmamaktadir. Bu amacla calisma 2013-2014 yillarinda Adana ilinde Cukurova Universitesi Balcali kampusunde dogal olarak yetisen bazi tibbi ve aromatik bitkiler uzerinde yurutulmustur. Dokuz familyaya bagli 13 bitki turu orneklenmistir. Calisma sonucunda Aeolothripidae, Phlaeothripidae ve Thripidae familyalarindan 11 Thysanoptera turu saptanmistir. Calismada cogunlukla Anthocoridae (Hemiptera) turleri olmak uzere 6 avci bocek turu kaydedilmistir. Zararli thrips turleri icerisinde en yaygin Thrips tabaci Lindeman (%33.85); avci turlerden ise Orius niger (Wolff) (%68.66) saptanmistir. Ornekleme yapilan bitkiler arasinda Lantana camara (Mine calisi) bitkisinin cok sayida zararli ve faydali ture konukculuk ettigi belirlenmistir. Ocimum basilicum (Feslegen), Salvia spledens (Ates cicegi), Hibiscus syriacus (Agachatmi) ve Abelia grandiflora (Kelebek calisi) uzerinde zararli thrips turu bulunamamistir. O. basilicum uzerinde cogunlukla avci Orius turleri kaydedilmistir. O.basilicum zararli thripsler icin muhtemelen uzaklastirici etki gosterirken, Orius spp .’yi cezbetmektedir. Orneklenen bitkiler uzerinde thrips veya diger zararli boceklerden kaynaklanan herhangi bir zarar gorulmemistir. Bu durumun avci boceklerden kaynaklandigi dusunulmektedir. Ocimum basilicum ekolojik tibbi ve aromatik bitki yetistiriciligi dahil farkli urun gruplarinda avci bocekleri destekleyen banker bitki olarak degerlendirilebilir.
Thripsler(Thysanoptera)是库库罗瓦的一场经济灾难。此外,Thrips tours居住的某些植物的食物造成的损害也是病毒疾病设计的一个问题。没有关于Thrips和Tibbi和芳香植物领域的有用之旅的信息。该目标是2013-2014年的calismus,最初在阿达纳的库库罗瓦大学Balcali校区生产,采用一些小管和芳香植物。这个家庭有13个孩子。继Calisma、Aeolothripidae、Phlaeothripiidae和Thripdae之后,已知11个Thysanopter科中的每一个。在Calisma,已经记录了大约6名猎人的Anthocoridae(半翅目)之旅。分布最广的以Thrips为基础的Lindeman(33.85);最脆弱的Thrips在冰上旅行;猎人是黑奥里斯(Wolff)(%68.66)。在种植植物中,Lantana的相机工厂被发现有损坏的盈利旅游。罗勒(Feslegen)、鼠尾草(Ates cicegi)、木槿(Agachami)和大花(Kelebek calisi)未发现任何受损的三尖塔。他被记录在猎人Orius tours的罗勒腔中。Orius spp在监狱里。Orneklenen bitkiler uzerinde thrips veya diger zararli boceklerden kaynaklanan herhangi bir zarar gorulmemistir。猎人对这种情况的反应是由干旱引起的。罗勒可以作为银行家的一种植物被降解,支持在不同的urun群中狩猎牛,包括生态管和芳香植物。
{"title":"Bazı tıbbi ve aromatik bitkilerde thripslerle (Thysanoptera:Thripidae) birlikte saptanan avcı böcek türleri","authors":"Ekrem Atakan, Serkan Pehli̇van","doi":"10.16882/DERIM.2018.311008","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2018.311008","url":null,"abstract":"Thripsler (Thysanoptera) Cukurova’da degisik urunlerde ekonomik duzeyde zarara sebep olabilen turlerdir. Thrips turlerinin bazilari konukcusu olan bitkilerde beslenme yoluyla verdikleri zarara ilave olarak virus hastaligi tasiyarak da sorun olmaktadir. Tibbi ve aromatik bitkiler uzerinde saptanan Thrips ve faydali turleri ile onemleri konusunda bilgiler bulunmamaktadir. Bu amacla calisma 2013-2014 yillarinda Adana ilinde Cukurova Universitesi Balcali kampusunde dogal olarak yetisen bazi tibbi ve aromatik bitkiler uzerinde yurutulmustur. Dokuz familyaya bagli 13 bitki turu orneklenmistir. Calisma sonucunda Aeolothripidae, Phlaeothripidae ve Thripidae familyalarindan 11 Thysanoptera turu saptanmistir. Calismada cogunlukla Anthocoridae (Hemiptera) turleri olmak uzere 6 avci bocek turu kaydedilmistir. Zararli thrips turleri icerisinde en yaygin Thrips tabaci Lindeman (%33.85); avci turlerden ise Orius niger (Wolff) (%68.66) saptanmistir. Ornekleme yapilan bitkiler arasinda Lantana camara (Mine calisi) bitkisinin cok sayida zararli ve faydali ture konukculuk ettigi belirlenmistir. Ocimum basilicum (Feslegen), Salvia spledens (Ates cicegi), Hibiscus syriacus (Agachatmi) ve Abelia grandiflora (Kelebek calisi) uzerinde zararli thrips turu bulunamamistir. O. basilicum uzerinde cogunlukla avci Orius turleri kaydedilmistir. O.basilicum zararli thripsler icin muhtemelen uzaklastirici etki gosterirken, Orius spp .’yi cezbetmektedir. Orneklenen bitkiler uzerinde thrips veya diger zararli boceklerden kaynaklanan herhangi bir zarar gorulmemistir. Bu durumun avci boceklerden kaynaklandigi dusunulmektedir. Ocimum basilicum ekolojik tibbi ve aromatik bitki yetistiriciligi dahil farkli urun gruplarinda avci bocekleri destekleyen banker bitki olarak degerlendirilebilir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"41795098","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/derim.2018.409862
Şekip Erdal
Misirda farkli genetik tabanli materyallerin birbirleri ile melezlenmesi, yuksek duzeyde heterosis icin temel kosullardan biri olarak kabul edilmektedir. Bu calismanin amaci, misir hatlarinin genetik uzakliklarini SSR markirlari yardimi ile tespit etmek, heterotik gruplari bilinmeyen hatlari heterotik gruplarina ayirmak, gelecek donem melezleme programlari icin veri elde etmektir. Calismada at disi, sert ve her iki tane tipinde varyasyona sahip, yurt icinde ve yurt disinda islah edilmis 20 adet misir hatti kullanilmistir. Arastirmada, 21 adet SSR markiri kullanilmis ve toplam 51 adet allel uretilmistir. Ortalama SSR lokusu basina 2.42 allel saptanmistir. Calismada polimorfizm bilgi icerigi (PIC) degerleri 0.15 ile 0.92 arasinda degismistir. Veri analizleri sonucunda tartisiz esli grup metoduna gore dort ana ve sekiz alt kume olusmustur. Yapilan analizler ile hatlarin Lancaster, Stiff-Stalk, Tropikal kokenli ve net olarak tanimlanmayan genetik gecmise sahip oldugu anlasilmistir. Molekuler karakterizasyon ile hatlarin farkli heterotik gruplardan geldigi ortaya konmustur.
{"title":"Kendilenmiş Mısır Hatlarının Genetik Uzaklıklarının Belirlenmesi","authors":"Şekip Erdal","doi":"10.16882/derim.2018.409862","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2018.409862","url":null,"abstract":"Misirda farkli genetik tabanli materyallerin birbirleri ile melezlenmesi, yuksek duzeyde heterosis icin temel kosullardan biri olarak kabul edilmektedir. Bu calismanin amaci, misir hatlarinin genetik uzakliklarini SSR markirlari yardimi ile tespit etmek, heterotik gruplari bilinmeyen hatlari heterotik gruplarina ayirmak, gelecek donem melezleme programlari icin veri elde etmektir. Calismada at disi, sert ve her iki tane tipinde varyasyona sahip, yurt icinde ve yurt disinda islah edilmis 20 adet misir hatti kullanilmistir. Arastirmada, 21 adet SSR markiri kullanilmis ve toplam 51 adet allel uretilmistir. Ortalama SSR lokusu basina 2.42 allel saptanmistir. Calismada polimorfizm bilgi icerigi (PIC) degerleri 0.15 ile 0.92 arasinda degismistir. Veri analizleri sonucunda tartisiz esli grup metoduna gore dort ana ve sekiz alt kume olusmustur. Yapilan analizler ile hatlarin Lancaster, Stiff-Stalk, Tropikal kokenli ve net olarak tanimlanmayan genetik gecmise sahip oldugu anlasilmistir. Molekuler karakterizasyon ile hatlarin farkli heterotik gruplardan geldigi ortaya konmustur.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"48562989","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/DERIM.2018.343428
M. Sürmen, Emre Kara
Bu arastirma, Aydin ili Cakmar Mahallesi meralarinin egimleri farkli 5 kesiminde (%2, %8, %15, %25, %30) yurutulmustur. Yapilan etutler neticesinde her egimden 7 adet kuadrat alani dipten bicilerek orneklenmistir. Orneklemenin ardindan yapilan analizler ve hesaplamalar neticesinde yas - kuru agirlik (kg da-1), ADF (%), ADL (%), NDF (%), Ham Protein Orani (%), Ham Protein Verimi (kg da-1), Sindirilebilir Kuru Madde (%), Nispi Yem Degeri ve agirliga gore botanik kompozisyonlar belirlenmistir. Sonuclara gore meranin kuru ot verimi 223.03-114.54 kg da-1 degerleri arasinda degisirken, en yuksek kuru ot verimi %8 egimde yer alan merada tespit edilmistir. En yuksek NDF orani meranin %30 egimli kesiminde, en dusuk NDF orani ise %2 egimli kesiminde olculmustur. Ham protein orani en yuksek %10.64 ile %8 egimde gorulurken, en yuksek nispi yem degeri 101.35 ile %2 egimli mera kesiminde olculmustur. Agirliga gore botanik kompozisyonda baklagiller familyasina ait turlerin daha az oranda oldugu gozlemlenmistir. Calisma neticesinde %2, %8, %15 egime sahip mera kesimlerinin verim ve kalite bakimindan diger kesimlere oranla daha iyi oldugu gorulmektedir. Asiri otlatmaya maruz birakilan bu mera alaninin, hatali mera yonetimi sonucunda hayvansal uretime katkisi azalmaktadir. Bu sebeple dogru yonetim prensiplerinin uygulanmasi ve mera islah projeleri ile bolgedeki meralarin sorunlarina cozum bulunabilecektir.
{"title":"AYDIN İLİ EKOLOJİK KOŞULLARINDA FARKLI EĞİMLERDEKİ MERA VEJETASYONLARININ VERİM VE KALİTE ÖZELLİKLERİ","authors":"M. Sürmen, Emre Kara","doi":"10.16882/DERIM.2018.343428","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2018.343428","url":null,"abstract":"Bu arastirma, Aydin ili Cakmar Mahallesi meralarinin egimleri farkli 5 kesiminde (%2, %8, %15, %25, %30) yurutulmustur. Yapilan etutler neticesinde her egimden 7 adet kuadrat alani dipten bicilerek orneklenmistir. Orneklemenin ardindan yapilan analizler ve hesaplamalar neticesinde yas - kuru agirlik (kg da-1), ADF (%), ADL (%), NDF (%), Ham Protein Orani (%), Ham Protein Verimi (kg da-1), Sindirilebilir Kuru Madde (%), Nispi Yem Degeri ve agirliga gore botanik kompozisyonlar belirlenmistir. Sonuclara gore meranin kuru ot verimi 223.03-114.54 kg da-1 degerleri arasinda degisirken, en yuksek kuru ot verimi %8 egimde yer alan merada tespit edilmistir. En yuksek NDF orani meranin %30 egimli kesiminde, en dusuk NDF orani ise %2 egimli kesiminde olculmustur. Ham protein orani en yuksek %10.64 ile %8 egimde gorulurken, en yuksek nispi yem degeri 101.35 ile %2 egimli mera kesiminde olculmustur. Agirliga gore botanik kompozisyonda baklagiller familyasina ait turlerin daha az oranda oldugu gozlemlenmistir. Calisma neticesinde %2, %8, %15 egime sahip mera kesimlerinin verim ve kalite bakimindan diger kesimlere oranla daha iyi oldugu gorulmektedir. Asiri otlatmaya maruz birakilan bu mera alaninin, hatali mera yonetimi sonucunda hayvansal uretime katkisi azalmaktadir. Bu sebeple dogru yonetim prensiplerinin uygulanmasi ve mera islah projeleri ile bolgedeki meralarin sorunlarina cozum bulunabilecektir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"44956866","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-06-01DOI: 10.16882/derim.2018.372279
H. Ceylan, Necdet Dağdelen
Manisa Alasehir Ovasinda 2016 yilinda, sofralik cekirdeksiz uzum cesidi kullanilarak yapilan bu arastirmada, damla sulama sistemi ile uygulanan tam ve kisintili sulama programlarinin yas uzum verimi ve kalitesi uzerine etkileri incelenmistir. Deneme, tesaduf bloklari deneme desenine gore uc tekerrurlu olarak kurulmustur. Denemede iki farkli bitki gelisme donemi (surme-ciceklenme donemi; ciceklenme-ben dusme donemi) dikkate alinarak 8 farkli sulama konusu incelenmistir. Etkili kok bolgesindeki (0-90 cm) nem acigi dikkate alinarak sulama konulari olusturulmustur. Calismanin sonucunda, farkli sulama konularinin, yas uzum verimi ve kaliteleri uzerinde p<0.01 duzeyinde onemli oldugu belirlenmistir. En yuksek verim degeri gelisme donemi boyunca, tam sulama suyu uygulanan S 1 konusundan 3960 kg da -1 olarak elde edilmistir. Sulama konularina toplamda 13 sulama uygulamasi yapilmistir. En yuksek verimin elde edildigi S 1 konusuna toplam 554.8 mm sulama suyu uygulanmis ve mevsimlik bitki su tuketimi 616.2 mm olarak belirlenmistir. Surme-ciceklenme donemi icin verim tepki etmeni (ky) 1.21 olarak belirlenirken, ciceklenme-ben dusme donemi icin 0.85 olarak belirlenmistir. Mevsimlik ky ise 1.04 olarak tespit edilmistir. Su kullanim randimani (WUE) degerlerinin 5.91-10.68 kg m -3 , sulama suyu kullanim randimani (IWUE) degerlerinin ise 6.51-9.72 kg m -3 arasinda degistigi gorulmustur. Sonuc olarak, yuksek yas uzum verimi ve kaliteli meyve elde etmek icin yetisme mevsimi boyunca sulama suyu ihtiyacinin tam karsilanmasi (S 1 konusu) gerektigi, eger bolgede su kaynagi kisitli ise bu kosulda da sadece %25 duzeyinde su kisintisi uygulanan S 2 konusunun uygun olacagi sonucuna varilmistir.
2016年,Manisa Alasehir Ovasinda检查了适用于供水系统的吸收剂无硫流动计划的范围和质量。测试随机块的尝试被设置为导致循环。通过观察土壤(surme cicadlenme donemi;cicekleme ben dusme donemi)和8种不同的水来检查实验中的两种不同的植物发育。鸡尾酒(0-90厘米)的效果和水的酸性浓度可以在水中找到。作为calisman的结果,通过p<0.01、低容量数据和质量数据,已经确定了不同的水问题。冰上的最高数据量是3960厘米的S1。总共就水资源问题进行了13次用水申请。从最高数据中获得的用于S1的总共554.8毫米的水被定义为616.2吨水的种植植物。当确定对图像点火容器(ky)的反应为1.21时,点火me饱和容器被定义为0.85。Mevsimlik ky is 1.04 olaak tespit edilmister。退化率的耗水量(WUE)为5.91-10.68 kg流体范围-3,耗水量(IWUE)的退化应在6.51-9.72 kg流体范围-3-之间观察到。因此,为了生产高产优质的果实,如果水在这段时间内沸腾得很低,则需要将叶与水充分混合(在这种情况下为S1)。
{"title":"Manisa koşullarında farklı sulama programlarının sofralık üzümde verim, verim bileşenleri ve su kullanım randımanına etkileri","authors":"H. Ceylan, Necdet Dağdelen","doi":"10.16882/derim.2018.372279","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2018.372279","url":null,"abstract":"Manisa Alasehir Ovasinda 2016 yilinda, sofralik cekirdeksiz uzum cesidi kullanilarak yapilan bu arastirmada, damla sulama sistemi ile uygulanan tam ve kisintili sulama programlarinin yas uzum verimi ve kalitesi uzerine etkileri incelenmistir. Deneme, tesaduf bloklari deneme desenine gore uc tekerrurlu olarak kurulmustur. Denemede iki farkli bitki gelisme donemi (surme-ciceklenme donemi; ciceklenme-ben dusme donemi) dikkate alinarak 8 farkli sulama konusu incelenmistir. Etkili kok bolgesindeki (0-90 cm) nem acigi dikkate alinarak sulama konulari olusturulmustur. Calismanin sonucunda, farkli sulama konularinin, yas uzum verimi ve kaliteleri uzerinde p<0.01 duzeyinde onemli oldugu belirlenmistir. En yuksek verim degeri gelisme donemi boyunca, tam sulama suyu uygulanan S 1 konusundan 3960 kg da -1 olarak elde edilmistir. Sulama konularina toplamda 13 sulama uygulamasi yapilmistir. En yuksek verimin elde edildigi S 1 konusuna toplam 554.8 mm sulama suyu uygulanmis ve mevsimlik bitki su tuketimi 616.2 mm olarak belirlenmistir. Surme-ciceklenme donemi icin verim tepki etmeni (ky) 1.21 olarak belirlenirken, ciceklenme-ben dusme donemi icin 0.85 olarak belirlenmistir. Mevsimlik ky ise 1.04 olarak tespit edilmistir. Su kullanim randimani (WUE) degerlerinin 5.91-10.68 kg m -3 , sulama suyu kullanim randimani (IWUE) degerlerinin ise 6.51-9.72 kg m -3 arasinda degistigi gorulmustur. Sonuc olarak, yuksek yas uzum verimi ve kaliteli meyve elde etmek icin yetisme mevsimi boyunca sulama suyu ihtiyacinin tam karsilanmasi (S 1 konusu) gerektigi, eger bolgede su kaynagi kisitli ise bu kosulda da sadece %25 duzeyinde su kisintisi uygulanan S 2 konusunun uygun olacagi sonucuna varilmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"46543243","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}