Pub Date : 2023-01-25DOI: 10.17341/gazimmfd.1144533
Ali Şenol, Mahmut Kaya, Yavuz Canbay
Teknolojideki gelişmeler, insanların pek çok farklı kaynakta üretilen verileri toplamasına ve analiz etmesine imkân tanımıştır. Sensörler, mobil cihazlar, nesnelerin interneti gibi yapılarda üretilen veriler akan veri formatında olup, bu tür verilerden işlenerek faydalı bilgilerin elde edilmesi zor bir problemdir. Akan verileri analiz etmek için sıklıkla kullanılan yöntemlerden birisi olan kümelemede, veriler dağılımlarına göre çeşitli gruplara ayrılarak analiz edilir. Bu çalışmada, akan veri kümeleme problemi için iki yeni algoritma geliştirilerek literatürdeki başka bir yöntemle karşılaştırılmıştır. Farklı veri kümeleri üzerinde yapılan deneyler neticesinde, geliştirilen algoritmaların iyi sonuçlar verdiği görülmüştür.
{"title":"Akan veri kümeleme probleminde ağaç veri yapılarının performans karşılaştırması","authors":"Ali Şenol, Mahmut Kaya, Yavuz Canbay","doi":"10.17341/gazimmfd.1144533","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.1144533","url":null,"abstract":"Teknolojideki gelişmeler, insanların pek çok farklı kaynakta üretilen verileri toplamasına ve analiz etmesine imkân tanımıştır. Sensörler, mobil cihazlar, nesnelerin interneti gibi yapılarda üretilen veriler akan veri formatında olup, bu tür verilerden işlenerek faydalı bilgilerin elde edilmesi zor bir problemdir. Akan verileri analiz etmek için sıklıkla kullanılan yöntemlerden birisi olan kümelemede, veriler dağılımlarına göre çeşitli gruplara ayrılarak analiz edilir. Bu çalışmada, akan veri kümeleme problemi için iki yeni algoritma geliştirilerek literatürdeki başka bir yöntemle karşılaştırılmıştır. Farklı veri kümeleri üzerinde yapılan deneyler neticesinde, geliştirilen algoritmaların iyi sonuçlar verdiği görülmüştür.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":1.1,"publicationDate":"2023-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67972311","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-16DOI: 10.17341/gazimmfd.974331
M. Tutam
Dijital teknolojilerin e-ticaret platformlarına hızlı bir şekilde entegrasyonu ile özellikle son yıllarda online satışlarda önemli ölçüde artışlar yaşanmaktadır. Ayrıca, müşterilerin yüzlerce e-ticaret firması arasındaki küresel rekabetin farkında olması, yüksek kalite, düşük fiyat, hızlı ve ücretsiz teslimat gibi müşteri beklentilerini hiç olmadığı kadar artırmaktadır. Buna karşılık, e-ticaret şirketleri artan beklentileri karşılayarak ve operasyonel maliyetleri en aza indirerek böylesine rekabetçi bir iş ortamında ayakta kalabilmek için lojistik sistemlerini yeniden gözden geçirmeye başlamışlardır. Böylece, şirketlerin çoğu yüksek operasyon süreleri ve işçilik maliyetleri ile karakterize edilen sipariş-toplama süreçlerine odaklanmışlardır. Bu yüzden, sipariş-toplama işlemlerini daha verimli ve kârlı hale getirmek için kolaboratif robotlar (kobotlar) birçok depoda kullanılmaya başlanmıştır. Toplama lokasyonları arasındaki uzaklığa bağlı olarak, bir kobot ya sipariş toplayıcı tarafından sürülebilir ya da sipariş toplayıcı yürürken otonom olarak sonraki toplama lokasyonuna hareket edebilir. Bu makale, kolaboratif robotların kullanıldığı depoların optimal tasarımlarını bulmak için iki seviyeli bir programlama modeli önermektedir. Üst-düzey model, sipariş-toplama süresini en aza indiren optimal şekil faktörünü (en-boy-oranı) belirlemek için kullanılırken; alt-düzey model, optimal rota ve iş birliği stratejisini belirlemektedir. Monte Carlo simülasyonu temelinde, toplama listesindeki sipariş sayısı küçükse şekil faktörünün sipariş toplama turunun uzunluğunu önemli ölçüde etkilediği gösterilmiştir. Ayrıca, optimal şekil faktörünün toplama listesi büyüklüğüne bağlı olarak değiştiği sonucuna varılmıştır.
{"title":"Optimizing order-picking warehouse designs using collaborative robots","authors":"M. Tutam","doi":"10.17341/gazimmfd.974331","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.974331","url":null,"abstract":"Dijital teknolojilerin e-ticaret platformlarına hızlı bir şekilde entegrasyonu ile özellikle son yıllarda online satışlarda önemli ölçüde artışlar yaşanmaktadır. Ayrıca, müşterilerin yüzlerce e-ticaret firması arasındaki küresel rekabetin farkında olması, yüksek kalite, düşük fiyat, hızlı ve ücretsiz teslimat gibi müşteri beklentilerini hiç olmadığı kadar artırmaktadır. Buna karşılık, e-ticaret şirketleri artan beklentileri karşılayarak ve operasyonel maliyetleri en aza indirerek böylesine rekabetçi bir iş ortamında ayakta kalabilmek için lojistik sistemlerini yeniden gözden geçirmeye başlamışlardır. Böylece, şirketlerin çoğu yüksek operasyon süreleri ve işçilik maliyetleri ile karakterize edilen sipariş-toplama süreçlerine odaklanmışlardır. Bu yüzden, sipariş-toplama işlemlerini daha verimli ve kârlı hale getirmek için kolaboratif robotlar (kobotlar) birçok depoda kullanılmaya başlanmıştır. Toplama lokasyonları arasındaki uzaklığa bağlı olarak, bir kobot ya sipariş toplayıcı tarafından sürülebilir ya da sipariş toplayıcı yürürken otonom olarak sonraki toplama lokasyonuna hareket edebilir. Bu makale, kolaboratif robotların kullanıldığı depoların optimal tasarımlarını bulmak için iki seviyeli bir programlama modeli önermektedir. Üst-düzey model, sipariş-toplama süresini en aza indiren optimal şekil faktörünü (en-boy-oranı) belirlemek için kullanılırken; alt-düzey model, optimal rota ve iş birliği stratejisini belirlemektedir. Monte Carlo simülasyonu temelinde, toplama listesindeki sipariş sayısı küçükse şekil faktörünün sipariş toplama turunun uzunluğunu önemli ölçüde etkilediği gösterilmiştir. Ayrıca, optimal şekil faktörünün toplama listesi büyüklüğüne bağlı olarak değiştiği sonucuna varılmıştır.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":1.1,"publicationDate":"2023-01-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"47451258","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-15DOI: 10.17341/gazimmfd.706122
Nuri Orhan
Bu çalışmada, derin kuyu pompalarının kritik dalma derinliğinin belirlenmesinde boyutsuz büyüklükler ile ilişkilendirilmesi yapılmıştır. Genellikle kritik dalma derinliği belirli bir çapa sahip su girişlerinde ve santrifüj pompalarda yapılmıştır. Farklı anma çapına sahip iki adet milli pompa için üç farklı su giriş ağzı modelleri oluşturulması, kesit alanına sahip su giriş ağızları çap ile ilişkilendirilmesi ve kritik dalma derinliğinin boyutsuz büyüklükler ile ilişkilendirilmesi bu çalışmanın özgünlüğünü oluşturdu. Pompaların kritik dalma derinliği vakum ölçüm yöntemine göre belirlendi. Her bir modelin değişik debi değerlerindeki kritik dalma derinliği seviyesi, diğer araştırmacıların Froude sayısına bağlı dalma derinliği eşitlikleri ile karşılaştırıldı. Pompaların kritik dalma derinliklerinin belirlenmesinde bu çalışmada geliştirilen eşitliğin kullanılması pompaların güvenilir (vorteksiz) bölgede çalışmasını sağlayacaktır. Vortekslerin oluşum derinliğine ve tipine fiziksel modellerin etkili olduğu ortaya çıktı. P1 pompasının fiziksel modelleri için Fcr (kritik froude sayısı) ≤1,40, P2 pompası için ise Fcr≤1,44 olması gerektiği bulundu. Bu değerler pompaların kuyuya yerleştirme yüksekliğinin belirlenmesinde kullanılabilir. Pompaların su giriş alanlarının artması kritik Weber sayısı ile Reynolds sayısını düşürdü. Her iki pompa içinde vorteks oluşum derinliği bakımından orjinal fiziksel modellerinin (D2) kullanılması uygun olacaktır. Sonuç olarak boyutsuz büyüklükler derin kuyu pompalarının kritik dalma derinliklerinin belirlenmesinde kullanılabilir.
在这项研究中,当确定临界波的深度时,深池泵与尺寸尺寸有关。通常,临界波的深度是在特定的进水口和离心泵范围内确定的。该活动有能力为两个不同的国家泵创建三种不同类型的输入模式,打印水基入口,并连接切割区域的临界波浪深度大小。水泵临界波的深度由时间测量法确定。每个模型都将不同借方值的临界波浪深度水平与Froude其他研究人员数量相关的波浪方程的深度进行比较。在确定泵的临界波长时,在本研究中使用增强的相等性将确保泵在安全区域工作。Vortekslerin oluşum derinliğine ve tipine fiziksel modellerin etkili olduğu ortayaçıktı。对于P1泵的物理模型,发现Fcr(临界浮点数)≤1,40,P2泵Fcr≤1,44为Fcr≤1.44。Bu değerler pomaların kuyuya yerleştirme yüksekliğinin belillenmesin de kullanılabilir。水泵取水面积的增加减少了韦伯的临界数量和雷诺数。在两个泵中,将根据涡流成分的深度使用原始物理模型(D2)。Sonuçolarak boyutsuz büyüklükler derin kuyu pomalarının kritik dalma derinliklerinin belillenmeinde kullanılabilir。
{"title":"Derin kuyu pompalarında kritik dalma derinliğinin boyutsuz büyüklükler ile ilişkisi","authors":"Nuri Orhan","doi":"10.17341/gazimmfd.706122","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.706122","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, derin kuyu pompalarının kritik dalma derinliğinin belirlenmesinde boyutsuz büyüklükler ile ilişkilendirilmesi yapılmıştır. Genellikle kritik dalma derinliği belirli bir çapa sahip su girişlerinde ve santrifüj pompalarda yapılmıştır. Farklı anma çapına sahip iki adet milli pompa için üç farklı su giriş ağzı modelleri oluşturulması, kesit alanına sahip su giriş ağızları çap ile ilişkilendirilmesi ve kritik dalma derinliğinin boyutsuz büyüklükler ile ilişkilendirilmesi bu çalışmanın özgünlüğünü oluşturdu. \u0000Pompaların kritik dalma derinliği vakum ölçüm yöntemine göre belirlendi. Her bir modelin değişik debi değerlerindeki kritik dalma derinliği seviyesi, diğer araştırmacıların Froude sayısına bağlı dalma derinliği eşitlikleri ile karşılaştırıldı. Pompaların kritik dalma derinliklerinin belirlenmesinde bu çalışmada geliştirilen eşitliğin kullanılması pompaların güvenilir (vorteksiz) bölgede çalışmasını sağlayacaktır. Vortekslerin oluşum derinliğine ve tipine fiziksel modellerin etkili olduğu ortaya çıktı. P1 pompasının fiziksel modelleri için Fcr (kritik froude sayısı) ≤1,40, P2 pompası için ise Fcr≤1,44 olması gerektiği bulundu. Bu değerler pompaların kuyuya yerleştirme yüksekliğinin belirlenmesinde kullanılabilir. Pompaların su giriş alanlarının artması kritik Weber sayısı ile Reynolds sayısını düşürdü. Her iki pompa içinde vorteks oluşum derinliği bakımından orjinal fiziksel modellerinin (D2) kullanılması uygun olacaktır. Sonuç olarak boyutsuz büyüklükler derin kuyu pompalarının kritik dalma derinliklerinin belirlenmesinde kullanılabilir.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":1.1,"publicationDate":"2023-01-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67988498","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-15DOI: 10.17341/gazimmfd.1089173
Begüm Erol, Tülin Inkaya
Üretim ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren firmalar, artan rekabet koşulları ile mücadele edebilmek için belirsizlik altında geleceğe yönelik çeşitli kararlar alırlar. Bu kritik kararlardan biri satış tahminidir. Dijital teknolojilerin yaygınlaşması ile derin öğrenme yaklaşımlarının satış tahmininde kullanımı artmaktadır. Derin öğrenme, başarılı sonuçlar vermesine rağmen büyük miktarda veri ile uzun eğitim sürelerine ihtiyaç duymaktadır. Bu duruma çözüm olarak problemler arası bilgi aktarımını sağlayan transfer öğrenme (TL) kullanılmaktadır. Transfer öğrenme, kaynak veriler ile modelin eğitimini ve hedef veriye aktarımını sağlamaktadır. Bu çalışmada, farklı ürünlerin satış tahmini modellerinden elde edilen bilginin gelecekteki tahmin modellerine aktarımını sağlamak üzere derin transfer öğrenme yaklaşımı önerilmiştir. Satış verisi tek değişkenli zaman serisi olarak ele alınmıştır. Kaynak veri seçiminde aktarılabilirlik ölçütü olarak hedef ve kaynak veri arasındaki gerçek cezalı düzenleme uzaklığı (ERP) kullanılmıştır. Seçilen kaynak veri ile zamansal bağımlılıkların modellenmesini sağlayan uzun kısa vadeli hafıza (LSTM) ağı eğitilmiştir. Ön eğitilen LSTM ağında parametre transferi yapılarak hedef veri için ERP-LSTM-TL tahmin modeli oluşturulmuştur. Çeşitli sektörlere ait satış veri kümelerinde yapılan deneysel çalışmalarda ERP-LSTM-TL, hedef veri ile eğitilen LSTM’e göre tahmin doğruluğunda ve eğitim süresinde iyileşme sağlamıştır. Önerilen yaklaşımın performansı klasik tahmin ve makine öğrenmesi yöntemlerinin performansları ile karşılaştırılmıştır. ERP-LSTM-TL karşılaştırılan yöntemlere göre istatistiksel olarak daha iyi sonuç vermiştir.
工业和服务业的企业在不确定性下做出不同的决定,以应对更具竞争力的条件。其中一个关键决策是销售预测。除了数字技术的传播,深度学习方法在销售预测中也在增加。尽管深度学习取得了成功,但它需要大量的数据和长期的培训。Bu durumaçözüm olarak problemler arasıbilgi aktarımınısağlayan transferğrenme(TL)kullanılmaktadır。迁移学习,提供模型训练和目标数据与源数据的迁移。在这项研究中,我被建议使用一种深度转移方法来提供从不同产品预测中获得的信息的未来预测模型。销售数据被视为不同的时间序列。目标数据和源数据之间的实际刑罚调整距离(ERP)被用作源数据选择中的可转移大小。所选择的源数据提供了LSTM网络中依赖关系的长期建模。经过预训练的LSTM网络通过参数传递结构为目标数据创建了ERP-LSTM-TL预测模型。在对来自各个部门的销售数据箱进行的实验研究中,ERP-LSTM-TL提高了训练期间的准确性和改进预测。将所提出的方法的性能与经典预测和机器学习方法的性能进行了比较。与ERP-LSTM-TL相比,在统计学上,结果更好。
{"title":"Long short-term memory network based deep transfer learning approach for sales forecasting","authors":"Begüm Erol, Tülin Inkaya","doi":"10.17341/gazimmfd.1089173","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.1089173","url":null,"abstract":"Üretim ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren firmalar, artan rekabet koşulları ile mücadele edebilmek için belirsizlik altında geleceğe yönelik çeşitli kararlar alırlar. Bu kritik kararlardan biri satış tahminidir. Dijital teknolojilerin yaygınlaşması ile derin öğrenme yaklaşımlarının satış tahmininde kullanımı artmaktadır. Derin öğrenme, başarılı sonuçlar vermesine rağmen büyük miktarda veri ile uzun eğitim sürelerine ihtiyaç duymaktadır. Bu duruma çözüm olarak problemler arası bilgi aktarımını sağlayan transfer öğrenme (TL) kullanılmaktadır. Transfer öğrenme, kaynak veriler ile modelin eğitimini ve hedef veriye aktarımını sağlamaktadır. Bu çalışmada, farklı ürünlerin satış tahmini modellerinden elde edilen bilginin gelecekteki tahmin modellerine aktarımını sağlamak üzere derin transfer öğrenme yaklaşımı önerilmiştir. Satış verisi tek değişkenli zaman serisi olarak ele alınmıştır. Kaynak veri seçiminde aktarılabilirlik ölçütü olarak hedef ve kaynak veri arasındaki gerçek cezalı düzenleme uzaklığı (ERP) kullanılmıştır. Seçilen kaynak veri ile zamansal bağımlılıkların modellenmesini sağlayan uzun kısa vadeli hafıza (LSTM) ağı eğitilmiştir. Ön eğitilen LSTM ağında parametre transferi yapılarak hedef veri için ERP-LSTM-TL tahmin modeli oluşturulmuştur. Çeşitli sektörlere ait satış veri kümelerinde yapılan deneysel çalışmalarda ERP-LSTM-TL, hedef veri ile eğitilen LSTM’e göre tahmin doğruluğunda ve eğitim süresinde iyileşme sağlamıştır. Önerilen yaklaşımın performansı klasik tahmin ve makine öğrenmesi yöntemlerinin performansları ile karşılaştırılmıştır. ERP-LSTM-TL karşılaştırılan yöntemlere göre istatistiksel olarak daha iyi sonuç vermiştir.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":1.1,"publicationDate":"2023-01-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67968870","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-12DOI: 10.17341/gazimmfd.722335
Musa Yazgi, Hüseyin Topal
Bu çalışmada daha önceden deneysel olarak gerçekleştirilmiş olan biyokütle gazlaştırma süreci, Hesaplamalı Akışkanlar Dinamiği (HAD) ve Termodinamik Denge Yaklaşımı ile modellenmiş ve gaz ürün bileşimleri belirlenmiştir. Biyokütle olarak çalışmada pirinç kabuğu alınmıştır. Sıcaklık 750 – 900 C aralığında, ER değeri 0,3-0,45 aralığında ve S/B oranı 0,2-1,0 aralığında tutulmuştur. Sıcaklıktaki artış genel olarak H2 ve CO bileşimini artırırken CO2 bileşimini azaltmıştır. LHV değeri ise genel olarak sıcaklıkla artan bir davranış göstermiştir. ER değerindeki artış ise H2 ve CO ve CH4 bileşimi ile LHV değerini azaltmıştır. S/B oranındaki artış ise H2 , CO2 ve CH4 bileşimini artırırken CO bileşimi ve LHV değerini azaltmıştır. Tüm ürün bileşimi dikkate alındığında HAD yaklaşımının Termodinamik Denge Yaklaşımına kıyasla deneysel verilere daha yakın sonuç verdiği, Termodinamik Denge Yaklaşımının ise H2 ve CH4 bileşimi açısından iyi sonuç vermediği belirlenmiştir. Bu sonuçlar sonucunda HAD yaklaşımının tasarım, ölçek büyütme ve optimizasyon çalışmalarında daha iyi bir yaklaşım ile kullanılabileceği görülmüştür.
在这项研究中,先前通过实验进行的生物降解过程已经确定了计算流体动力学(HAD)和热力学致密方法的化合物以及气体产物的组合。作为一种生物燃料,米壳被带到了工作场所。Sıcaklık 750–900°C aralığında,ER değeri 0,3-0,45 aralı。温度的升高通常通过增加H2和CO化合物来减少CO2化合物。LHV的值通常在温度上上升。ER的增加降低了H2、CO和CH4化合物的LHV。S/B的增加降低了H2、CO2和CH4的组成,并降低了CO和LHV的组成。当所有产物化合物都很小心时,HAD比热力学登格法更接近实验数据,热力学登格方法表明H2和CH4的结果不好。因此,HAD方法的设计、规模和优化可以与更好的方法一起使用。
{"title":"Akışkan yataklı bir gazlaştırıcının hesaplamalı akışkanlar dinamiği (HAD) ve termodinamik denge yaklaşımı ile modellenmesi ve deneysel verilerle karşılaştırmalı olarak incelenmesi","authors":"Musa Yazgi, Hüseyin Topal","doi":"10.17341/gazimmfd.722335","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.722335","url":null,"abstract":"Bu çalışmada daha önceden deneysel olarak gerçekleştirilmiş olan biyokütle gazlaştırma süreci, Hesaplamalı Akışkanlar Dinamiği (HAD) ve Termodinamik Denge Yaklaşımı ile modellenmiş ve gaz ürün bileşimleri belirlenmiştir. Biyokütle olarak çalışmada pirinç kabuğu alınmıştır. Sıcaklık 750 – 900 C aralığında, ER değeri 0,3-0,45 aralığında ve S/B oranı 0,2-1,0 aralığında tutulmuştur. Sıcaklıktaki artış genel olarak H2 ve CO bileşimini artırırken CO2 bileşimini azaltmıştır. LHV değeri ise genel olarak sıcaklıkla artan bir davranış göstermiştir. ER değerindeki artış ise H2 ve CO ve CH4 bileşimi ile LHV değerini azaltmıştır. S/B oranındaki artış ise H2 , CO2 ve CH4 bileşimini artırırken CO bileşimi ve LHV değerini azaltmıştır. Tüm ürün bileşimi dikkate alındığında HAD yaklaşımının Termodinamik Denge Yaklaşımına kıyasla deneysel verilere daha yakın sonuç verdiği, Termodinamik Denge Yaklaşımının ise H2 ve CH4 bileşimi açısından iyi sonuç vermediği belirlenmiştir. Bu sonuçlar sonucunda HAD yaklaşımının tasarım, ölçek büyütme ve optimizasyon çalışmalarında daha iyi bir yaklaşım ile kullanılabileceği görülmüştür.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":1.1,"publicationDate":"2023-01-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49067318","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-12DOI: 10.17341/gazimmfd.1172545
Serdar Kaveloglu, Şemsettin Temiz
Bal peteği sandviç kompozitler birçok sektörde yaygın olarak kullanılmaktadır. Sandviç kompozitlerin kullanım amaçlarına uygun karşılaşabileceği düşük hızdaki darbelerden kaynaklanan darbe dayanımlarının tespit edilmesi önem arz etmektedir. Bu çalışmada üç farklı hücre genişliği ve hücre duvar kalınlığındaki bal peteği geometrileri kullanılarak 3 boyutlu yazıcıda polilaktik asit (PLA) filamentten üretilen çekirdeklerin alt ve üst yüzeyleri karbon fiber takviyeli kompozit plakalarla (CFRP) yapıştırıcı ile birleştirilen sandviç kompozitlerin düşük hızda darbe performansları araştırılmıştır. Çalışmada üç farklı hücre genişliği ve hücre duvar kalınlığı sırasıyla 6_0,8mm, 9_1,2mm ve 12_1,6mm ölçülerindeki bal peteği geometrileri kullanılmıştır. Düşük hızda darbeye maruz bırakılan numunelerde eşit yüzey alanı elde etmek amacıyla hem hücre genişliği hem de hücre duvar kalınlıkları artırılarak bu ölçüler tercih edilmiştir. Her bir geometrideki ölçülerde üretilen bal peteği sandviç kompozit numunelere beş farklı enerji seviyelerinde (30J, 40J, 60J, 80J ve 100J) düşük hızda darbe testleri uygulanmış, 100J darbe enerjisinde sandviç kompozitler tamamen delinmiştir. Birbirine yakın yüzey alanına sahip üç farklı hücre genişliği ve hücre duvar kalınlığındaki sandviç kompozitlerin darbeye karşı benzer performans gösterdiği tespit edilmiştir.
{"title":"Investigation of low-velocity impact performances of sandwich composites manufactured using 3d printer","authors":"Serdar Kaveloglu, Şemsettin Temiz","doi":"10.17341/gazimmfd.1172545","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.1172545","url":null,"abstract":"Bal peteği sandviç kompozitler birçok sektörde yaygın olarak kullanılmaktadır. Sandviç kompozitlerin kullanım amaçlarına uygun karşılaşabileceği düşük hızdaki darbelerden kaynaklanan darbe dayanımlarının tespit edilmesi önem arz etmektedir. Bu çalışmada üç farklı hücre genişliği ve hücre duvar kalınlığındaki bal peteği geometrileri kullanılarak 3 boyutlu yazıcıda polilaktik asit (PLA) filamentten üretilen çekirdeklerin alt ve üst yüzeyleri karbon fiber takviyeli kompozit plakalarla (CFRP) yapıştırıcı ile birleştirilen sandviç kompozitlerin düşük hızda darbe performansları araştırılmıştır. Çalışmada üç farklı hücre genişliği ve hücre duvar kalınlığı sırasıyla 6_0,8mm, 9_1,2mm ve 12_1,6mm ölçülerindeki bal peteği geometrileri kullanılmıştır. Düşük hızda darbeye maruz bırakılan numunelerde eşit yüzey alanı elde etmek amacıyla hem hücre genişliği hem de hücre duvar kalınlıkları artırılarak bu ölçüler tercih edilmiştir. Her bir geometrideki ölçülerde üretilen bal peteği sandviç kompozit numunelere beş farklı enerji seviyelerinde (30J, 40J, 60J, 80J ve 100J) düşük hızda darbe testleri uygulanmış, 100J darbe enerjisinde sandviç kompozitler tamamen delinmiştir. Birbirine yakın yüzey alanına sahip üç farklı hücre genişliği ve hücre duvar kalınlığındaki sandviç kompozitlerin darbeye karşı benzer performans gösterdiği tespit edilmiştir.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":1.1,"publicationDate":"2023-01-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"48434496","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-06DOI: 10.17341/gazimmfd.1024353
Cansu BATTAL>, Tuğçe KAZANASMAZ>, Başak İPEKOĞLU>
Geleneksel konutlarda özgün mekân niteliklerini belirleyen özellikler arasında doğal aydınlatma, başlıca etmenlerden biridir. Mekânların doğal aydınlatma özellikleri, özgün mekân atmosferini de belirler ve kullanım kararlarında korunması gerekli özellikler arasında değerlendirilmelidir. Anadolu’daki geleneksel konutlarda, başoda, çıkmalı ve üç yönden pencerelerle çevrili en gösterişli mekândır. Bu nedenle, yeniden kullanılmak üzere onarılan yapılarda başoda, özgün doğal aydınlatma özelliklerini sürdürmelidir. Bu çalışmanın amacı, geleneksel konutların onarım kararlarında, doğal aydınlatma özelliklerinin sürdürülmesine dikkat çekmektir. Çalışma kapsamında Manisa, Kula’da seçilen Kaçıklar ve Zabunlar Evleri başodalarının doğal aydınlatma performansı değerlendirilmiştir. Dört mevsim boyunca başodaların aydınlık düzeyi değerleri ölçülmüş; pencere alanı ile taban ve duvar alanları oranları hesaplanarak, yüzeyleri oluşturan malzemelerin yansıtma çarpan değerleri ve pencere camının düzgün geçirme çarpan değerleri hesaplanmıştır. Çalışmada, Kaçıklar Evi’nin başoda doğal aydınlatma performansının dört mevsim için yetersiz, Zabunlar Evi’nin ise yeterli olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak, onarım kararları geliştirilirken Kaçıklar Evi’nin başodasında kapatılmış pencerenin açılması, tepe pencerelerindeki boyaların temizlenmesi ve duvar bitiş malzemesinin daha açık renk seçilerek yansıtma çarpanı değerinin arttırılması, doğal aydınlatma değerlerini olumlu etkileyecek, Zabunlar Evi’nde ise sofa yönünden sağlanan günışığının artırılması için sofada bulunan mevcut ahşap doğramalı camekânın kaldırılması ve duvar bitiş malzemesinin açık renkte seçilerek yansıtma çarpanı değerinin yükseltilmesi, başodanın aydınlatma düzeyini olumlu etkileyecektir.
{"title":"Evaluation of daylight performance in traditional dwellings: Main room/living room (başoda) of Kula traditional dwellings","authors":"Cansu BATTAL>, Tuğçe KAZANASMAZ>, Başak İPEKOĞLU>","doi":"10.17341/gazimmfd.1024353","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.1024353","url":null,"abstract":"Geleneksel konutlarda özgün mekân niteliklerini belirleyen özellikler arasında doğal aydınlatma, başlıca etmenlerden biridir. Mekânların doğal aydınlatma özellikleri, özgün mekân atmosferini de belirler ve kullanım kararlarında korunması gerekli özellikler arasında değerlendirilmelidir. Anadolu’daki geleneksel konutlarda, başoda, çıkmalı ve üç yönden pencerelerle çevrili en gösterişli mekândır. Bu nedenle, yeniden kullanılmak üzere onarılan yapılarda başoda, özgün doğal aydınlatma özelliklerini sürdürmelidir. Bu çalışmanın amacı, geleneksel konutların onarım kararlarında, doğal aydınlatma özelliklerinin sürdürülmesine dikkat çekmektir. Çalışma kapsamında Manisa, Kula’da seçilen Kaçıklar ve Zabunlar Evleri başodalarının doğal aydınlatma performansı değerlendirilmiştir. Dört mevsim boyunca başodaların aydınlık düzeyi değerleri ölçülmüş; pencere alanı ile taban ve duvar alanları oranları hesaplanarak, yüzeyleri oluşturan malzemelerin yansıtma çarpan değerleri ve pencere camının düzgün geçirme çarpan değerleri hesaplanmıştır. Çalışmada, Kaçıklar Evi’nin başoda doğal aydınlatma performansının dört mevsim için yetersiz, Zabunlar Evi’nin ise yeterli olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak, onarım kararları geliştirilirken Kaçıklar Evi’nin başodasında kapatılmış pencerenin açılması, tepe pencerelerindeki boyaların temizlenmesi ve duvar bitiş malzemesinin daha açık renk seçilerek yansıtma çarpanı değerinin arttırılması, doğal aydınlatma değerlerini olumlu etkileyecek, Zabunlar Evi’nde ise sofa yönünden sağlanan günışığının artırılması için sofada bulunan mevcut ahşap doğramalı camekânın kaldırılması ve duvar bitiş malzemesinin açık renkte seçilerek yansıtma çarpanı değerinin yükseltilmesi, başodanın aydınlatma düzeyini olumlu etkileyecektir.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":"23 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135276781","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Karayolu taşıtları ve etrafındaki akış yapıları üzerindeki aerodinamik kuvvetler, akışkan ve yapı arasındaki karmaşık etkileşimlerin bir sonucudur. Ahmed modeli, gerçek boyutlu kara taşıtlarının etrafındaki akışı göstermek için oluşturulmuş basitleştirilmiş bir araç modelidir. Bu çalışmada Ahmed modelinin iz bölgesindeki farklı eğim açılarında (ϴ=15°, 25° ve 35°) akış yapısı incelenmiştir. Deneysel çalışmalar, parçacık görüntülemeli hız ölçme tekniği (PIV) ile bir su kanalında gerçekleştirilmiştir. Hesaplamalı akışkanlar dinamiği (HAD) simülasyonları ve deneysel ölçümler için serbest akış hızı 0,2 m/s olarak ayarlanmıştır ve Ahmed modelinin karakteristik uzunluğu ile tanımlanan Reynolds sayısı 4,18x104 olarak hesaplanmıştır. Realizable k-ϵ, RNG k-ϵ ve SST k-ω olmak üzere üç farklı türbülans modeli kullanılarak HAD simülasyonları gerçekleştirilmiş ve sonuçlar deneylerle karşılaştırılmıştır. Sonuçlar, zaman ortalamalı hız vektörleri ve hız konturları, akım çizgisi topolojisi, girdap ve türbülans kinetik enerjisi (TKE) gibi farklı akış özellikleri ile sunulmuştur. Deneylere en yakın sonuçlar, Ahmed modelinin tüm eğim açıları için SST k-ω türbülans modeli ile elde edilmiştir. Ayrıca SST k-ω türbülans modelleri ile analiz edilen tüm eğim açıları için sürükleme katsayısı 0,37 civarında bulunmuştur ve literatürdeki sonuçlara da yakındır.
{"title":"Basitleştirilmiş bir karayolu taşıtı üzerindeki akış için RANS tabanlı türbülans modellemesi ve PIV deneylerinin karşılaştırılması","authors":"Muharrem Hilmi AKSOY>, Abdulkerim OKBAZ>, Sercan YAĞMUR>, Sercan DOĞAN>","doi":"10.17341/gazimmfd.1033775","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.1033775","url":null,"abstract":"Karayolu taşıtları ve etrafındaki akış yapıları üzerindeki aerodinamik kuvvetler, akışkan ve yapı arasındaki karmaşık etkileşimlerin bir sonucudur. Ahmed modeli, gerçek boyutlu kara taşıtlarının etrafındaki akışı göstermek için oluşturulmuş basitleştirilmiş bir araç modelidir. Bu çalışmada Ahmed modelinin iz bölgesindeki farklı eğim açılarında (ϴ=15°, 25° ve 35°) akış yapısı incelenmiştir. Deneysel çalışmalar, parçacık görüntülemeli hız ölçme tekniği (PIV) ile bir su kanalında gerçekleştirilmiştir. Hesaplamalı akışkanlar dinamiği (HAD) simülasyonları ve deneysel ölçümler için serbest akış hızı 0,2 m/s olarak ayarlanmıştır ve Ahmed modelinin karakteristik uzunluğu ile tanımlanan Reynolds sayısı 4,18x104 olarak hesaplanmıştır. Realizable k-ϵ, RNG k-ϵ ve SST k-ω olmak üzere üç farklı türbülans modeli kullanılarak HAD simülasyonları gerçekleştirilmiş ve sonuçlar deneylerle karşılaştırılmıştır. Sonuçlar, zaman ortalamalı hız vektörleri ve hız konturları, akım çizgisi topolojisi, girdap ve türbülans kinetik enerjisi (TKE) gibi farklı akış özellikleri ile sunulmuştur. Deneylere en yakın sonuçlar, Ahmed modelinin tüm eğim açıları için SST k-ω türbülans modeli ile elde edilmiştir. Ayrıca SST k-ω türbülans modelleri ile analiz edilen tüm eğim açıları için sürükleme katsayısı 0,37 civarında bulunmuştur ve literatürdeki sonuçlara da yakındır.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":"198 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135276648","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-06DOI: 10.17341/gazimmfd.1008154
Sedat ÖZDEMİR, Mustafa KILIÇ>, Tamer ÇALIŞIIR>, Şenol BAŞKAYA>
Bu çalışmada; içinde ısı akısına sahip, farklı konum ve geometride engeller bulunan dik bir kanaldaki karışık konveksiyonun ısı transferine ve akış özelliklerine etkisi sayısal olarak incelenmiştir. Engellerin konumları, sayıları ve geometrileri değiştirilerek ısı transferine ve akış özelliklerine etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışmada, alt alta bulunan iki yarı silindirik engelin, alt alta ve karşılıklı bulunan dört yarı silindirik engelin ve alt alta ve karşılıklı bulunan dört dikdörtgen engelin karışık konveksiyonla olan akış ve ısı transferine etkileri irdelenmiştir. Sonuç olarak; Nusselt sayısının, engellerin birbirine olan uzaklıklarının (L/D oranı) ve doğal taşınım etkilerinin (Ri sayısı) artmasıyla genel olarak arttığı tespit edilmiştir. Her iki engel geometrisinde (yarı silindirik engel ve dikdörtgen engel) L/D oranının ve değiştirilmiş Ri sayısının arttırılmasının Nusselt sayısına olan etkisinin benzer olduğu ve ısı transferini arttırdığı tespit edilmiştir. Yarı silindirik engeldeki Nusselt değerlerinin dikdörtgen engeldeki Nusselt değerlerine kıyasla daha büyük olduğu belirlenmiştir. Yarı silindirik engeldeki Nusselt değerlerinin dikdörtgen engeldeki Nusselt değerlerinden farkının; engeller arası mesafenin az olduğu (L/D=0,25) değer için; düşük Ri sayılarında (Ri=50) %72,5 iken yüksek Ri sayılarında (Ri=200) %19,6 olduğu tespit edilmiştir. Bu fark; engeller arası mesafenin çok olduğu (L/D=1,5) değer için; düşük Ri sayılarında (Ri=50) %58,6 iken yüksek Ri sayılarında (Ri=200) %39,1 olduğu tespit edilmiştir. Her iki engel geometrisinde de en yüksek Nu sayısının L/D= 1,5 ve Ri=200 olduğu durumda meydana geldiği belirlenmiştir. Ayrıca; çalışmada Nu sayısı için bir korelasyon elde edilmiştir. Sayısal çalışmanın sonuçları literatürde bulunan deneysel çalışmalarla da karşılaştırılarak; sıcaklık dağılımını ve akış özelliklerini iyi şekilde temsil edebildiği görülmüştür.
本研究采用数值方法研究了混合对流对带有热通量和不同位置及几何形状障碍物的垂直通道中的传热和流动特性的影响。通过改变障碍物的位置、数量和几何形状,试图确定其对传热和流动特性的影响。研究分析了两个自下而上的半圆柱形障碍物、四个自下而上且相对的半圆柱形障碍物和四个自下而上且相对的矩形障碍物对混合对流的流动和传热的影响。结果发现,随着障碍物之间距离(L/D 比)和自然对流效应(Ri 数)的增加,努塞尔特数一般也会增加。在两种障碍物几何形状(半圆柱形障碍物和矩形障碍物)中,增加长径比和修正 Ri 数对努塞尔特数的影响相似,都会增加热量传递。结果表明,半圆柱形障碍物的努塞尔特值大于矩形障碍物的努塞尔特值。在屏障间距较小的情况下(L/D=0.25),半圆柱形屏障中的努塞尔特值与矩形屏障中的努塞尔特值的差值在低 Ri 数(Ri=50)时为 72.5%,在高 Ri 数(Ri=200)时为 19.6%。如果障碍物之间的距离较远(L/D=1.5),则低 Ri 值(Ri=50)时的差异为 58.6%,高 Ri 值(Ri=200)时的差异为 39.1%。据测定,当 L/D=1.5 和 Ri=200 时,两种障碍物几何形状的 Nu 数都最高。此外,研究还获得了 Nu 数的相关性。数值研究结果还与文献中的实验研究结果进行了比较,结果表明数值研究能够很好地反映温度分布和流动特性。
{"title":"Karışık taşınım ile olan ısı transferinin farklı geometrideki akış engelleri kullanılarak iyileştirilmesinin sayısal olarak incelenmesi","authors":"Sedat ÖZDEMİR, Mustafa KILIÇ>, Tamer ÇALIŞIIR>, Şenol BAŞKAYA>","doi":"10.17341/gazimmfd.1008154","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.1008154","url":null,"abstract":"Bu çalışmada; içinde ısı akısına sahip, farklı konum ve geometride engeller bulunan dik bir kanaldaki karışık konveksiyonun ısı transferine ve akış özelliklerine etkisi sayısal olarak incelenmiştir. Engellerin konumları, sayıları ve geometrileri değiştirilerek ısı transferine ve akış özelliklerine etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışmada, alt alta bulunan iki yarı silindirik engelin, alt alta ve karşılıklı bulunan dört yarı silindirik engelin ve alt alta ve karşılıklı bulunan dört dikdörtgen engelin karışık konveksiyonla olan akış ve ısı transferine etkileri irdelenmiştir. Sonuç olarak; Nusselt sayısının, engellerin birbirine olan uzaklıklarının (L/D oranı) ve doğal taşınım etkilerinin (Ri sayısı) artmasıyla genel olarak arttığı tespit edilmiştir. Her iki engel geometrisinde (yarı silindirik engel ve dikdörtgen engel) L/D oranının ve değiştirilmiş Ri sayısının arttırılmasının Nusselt sayısına olan etkisinin benzer olduğu ve ısı transferini arttırdığı tespit edilmiştir. Yarı silindirik engeldeki Nusselt değerlerinin dikdörtgen engeldeki Nusselt değerlerine kıyasla daha büyük olduğu belirlenmiştir. Yarı silindirik engeldeki Nusselt değerlerinin dikdörtgen engeldeki Nusselt değerlerinden farkının; engeller arası mesafenin az olduğu (L/D=0,25) değer için; düşük Ri sayılarında (Ri=50) %72,5 iken yüksek Ri sayılarında (Ri=200) %19,6 olduğu tespit edilmiştir. Bu fark; engeller arası mesafenin çok olduğu (L/D=1,5) değer için; düşük Ri sayılarında (Ri=50) %58,6 iken yüksek Ri sayılarında (Ri=200) %39,1 olduğu tespit edilmiştir. Her iki engel geometrisinde de en yüksek Nu sayısının L/D= 1,5 ve Ri=200 olduğu durumda meydana geldiği belirlenmiştir. Ayrıca; çalışmada Nu sayısı için bir korelasyon elde edilmiştir. Sayısal çalışmanın sonuçları literatürde bulunan deneysel çalışmalarla da karşılaştırılarak; sıcaklık dağılımını ve akış özelliklerini iyi şekilde temsil edebildiği görülmüştür.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":"132 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135276784","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-06DOI: 10.17341/gazimmfd.1040940
Merve Nur GÜL, Ozan YAZAR>, Serdar COŞKUN>, Fengqi ZHANG, Lin Lİ, İrem ERSÖZ KAYA>
Bu çalışma, güç paylaşımlı bir hibrit elektrikli araç (HEA) için, Monte Carlo (MC) algoritmasına dayalı olarak tahmin edilen sürüş çevrimi hızlarını kullanan öngörülü eşdeğer tüketim minimizasyonu stratejisi (Ö-ETMS) önermektedir. Önerilen Ö-ETMS, enerji kaynakları arasındaki güç dağılımını en iyi şekilde belirlemek için MC algoritması tarafından tahmin edilen hız profillerinden tam olarak yararlanmaktadır. Bu çalışmada; MC tabanlı Ö-ETMS metodunu doğrulamak için, New European Driving Cycle (NEDC), Worldwide Harmonised Light Vehicles Test Procedure (WLTP), Urban Dynamometer Driving Schedule (UDDS), Highway Fuel Economy Test (HWFET), New York City Cycle (NYCC), California Unified Cycle (LA-92) ve tüm döngülerin kombinasyonu (ALL-CYC) çevrimleri kullanılmış; toplam yedi tekrarlı sürüş döngüsü altında bir dizi simülasyon çalışması gerçekleştirilmiştir. MC tabanlı Ö-ETMS stratejisi, standart ETMS ile karşılaştırılmıştır. NEDC çevriminde %6,01, WLTP çevriminde %9,09, UDDS çevriminde %6,33, HWFET çevriminde %5,14, NYCC çevriminde %1,96, LA-92 çevriminde %11,47 ve ALL-CYC çevriminde %7,92 oranla yakıt tasarrufu elde edilmiştir. Bu makaledeki sonuçlar, önerilen stratejinin yaygın olarak kullanılan temel yönteme kıyasla, rekabetçi bir yakıt tasarrufu sağladığını ortaya koymaktadır.
本文针对动力共享混合动力电动汽车(HEA)提出了一种预测等效消耗最小化策略(P-ECMS),该策略使用基于蒙特卡罗(MC)算法的估计行驶周期速度。所提出的 S-ETMS 充分利用 MC 算法估算的速度曲线来优化能源之间的功率分配。本研究采用了新欧洲驾驶循环(NEDC)、全球轻型车协调测试程序(WLTP)、城市测功机驾驶时间表(UDDS)、高速公路燃油经济性测试(HWFET)、纽约城市循环(NYCC)、加州统一循环(LA-92)和所有循环的组合(ALL-CYC)循环来验证基于 MC 的 S-ETMS 方法,并在总共七个重复驾驶循环下进行了一系列模拟研究。基于 MC 的 S-ETMS 策略与标准 ETMS 进行了比较。在 NEDC 循环、WLTP 循环、UDDS 循环、HWFET 循环、NYCC 循环、LA-92 循环、ALL-CYC 循环和 ALL-CYC 循环中分别实现了 6.01%、9.09%、6.33%、5.14%、1.96%、11.47% 和 7.92% 的节油率。本文的结果表明,与广泛使用的基线方法相比,所提出的策略可提供具有竞争力的节油效果。
{"title":"Predictive equivalent consumption minimization strategy for power-split hybrid electric vehicles using Monte Carlo algorithm","authors":"Merve Nur GÜL, Ozan YAZAR>, Serdar COŞKUN>, Fengqi ZHANG, Lin Lİ, İrem ERSÖZ KAYA>","doi":"10.17341/gazimmfd.1040940","DOIUrl":"https://doi.org/10.17341/gazimmfd.1040940","url":null,"abstract":"Bu çalışma, güç paylaşımlı bir hibrit elektrikli araç (HEA) için, Monte Carlo (MC) algoritmasına dayalı olarak tahmin edilen sürüş çevrimi hızlarını kullanan öngörülü eşdeğer tüketim minimizasyonu stratejisi (Ö-ETMS) önermektedir. Önerilen Ö-ETMS, enerji kaynakları arasındaki güç dağılımını en iyi şekilde belirlemek için MC algoritması tarafından tahmin edilen hız profillerinden tam olarak yararlanmaktadır. Bu çalışmada; MC tabanlı Ö-ETMS metodunu doğrulamak için, New European Driving Cycle (NEDC), Worldwide Harmonised Light Vehicles Test Procedure (WLTP), Urban Dynamometer Driving Schedule (UDDS), Highway Fuel Economy Test (HWFET), New York City Cycle (NYCC), California Unified Cycle (LA-92) ve tüm döngülerin kombinasyonu (ALL-CYC) çevrimleri kullanılmış; toplam yedi tekrarlı sürüş döngüsü altında bir dizi simülasyon çalışması gerçekleştirilmiştir. MC tabanlı Ö-ETMS stratejisi, standart ETMS ile karşılaştırılmıştır. NEDC çevriminde %6,01, WLTP çevriminde %9,09, UDDS çevriminde %6,33, HWFET çevriminde %5,14, NYCC çevriminde %1,96, LA-92 çevriminde %11,47 ve ALL-CYC çevriminde %7,92 oranla yakıt tasarrufu elde edilmiştir. Bu makaledeki sonuçlar, önerilen stratejinin yaygın olarak kullanılan temel yönteme kıyasla, rekabetçi bir yakıt tasarrufu sağladığını ortaya koymaktadır.","PeriodicalId":51103,"journal":{"name":"Journal of the Faculty of Engineering and Architecture of Gazi University","volume":"17 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135276988","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":4,"RegionCategory":"工程技术","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}