Amaç: Yapay zekâ üzerindeki çalışmaların giderek artması, her alanda olduğu gibi ilaç endüstrisinin de bu çalışmalardan faydalanmasına sebep olmaktadır. Bu çalışmada, yapay zeka uygulamalarının ilaç tasarımı ve geliştirilmesi üzerinde nasıl bir rol aldığının incelenmesi amaçlanmıştır. Sonuç ve Tartışma: Yeni biyolojik olarak aktif bileşiklere ihtiyacın giderek arttığı günümüzde, yapay zekada sürekli yeni algoritmaların ortaya çıkması, güçlü hesaplama yeteneği, elde edilen kimyasal ve biyolojik verilerin birikmesi, ilaç tasarımında yapay zekâ kullanımına olanak sunmaktadır. İlaç tasarım aşamalarının neredeyse tüm basamaklarında uygulanabilen yapay zekâ yöntemleriyle, yeni ilaç geliştirilmesindeki uzun zaman gereksinimi ve yüksek maliyet gibi zorluklar azaltılmaya çalışılmaktadır. Bu çalışma sonucunda, yapay zekâ teknolojisinin ilaç tasarım sürecindeki uygulamaları ve geleneksel yöntemlere göre avantajları kapsamlı bir şekilde analiz edilerek karşılaştırılmıştır.
{"title":"İLAÇ TASARIMINDA YAPAY ZEKÂ UYGULAMALARI","authors":"Özden Tari, Nuray Arpaci","doi":"10.33483/jfpau.1327078","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1327078","url":null,"abstract":"Amaç: Yapay zekâ üzerindeki çalışmaların giderek artması, her alanda olduğu gibi ilaç endüstrisinin de bu çalışmalardan faydalanmasına sebep olmaktadır. Bu çalışmada, yapay zeka uygulamalarının ilaç tasarımı ve geliştirilmesi üzerinde nasıl bir rol aldığının incelenmesi amaçlanmıştır. Sonuç ve Tartışma: Yeni biyolojik olarak aktif bileşiklere ihtiyacın giderek arttığı günümüzde, yapay zekada sürekli yeni algoritmaların ortaya çıkması, güçlü hesaplama yeteneği, elde edilen kimyasal ve biyolojik verilerin birikmesi, ilaç tasarımında yapay zekâ kullanımına olanak sunmaktadır. İlaç tasarım aşamalarının neredeyse tüm basamaklarında uygulanabilen yapay zekâ yöntemleriyle, yeni ilaç geliştirilmesindeki uzun zaman gereksinimi ve yüksek maliyet gibi zorluklar azaltılmaya çalışılmaktadır. Bu çalışma sonucunda, yapay zekâ teknolojisinin ilaç tasarım sürecindeki uygulamaları ve geleneksel yöntemlere göre avantajları kapsamlı bir şekilde analiz edilerek karşılaştırılmıştır.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"11 4","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139260603","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Toplum eczacılığı hizmeti, son yıllarda ilaç satış ve dağıtımının ötesine geçerek farmasötik bakım odaklı hale gelmiştir. Toplum eczaneleri, en kolay erişilebilir durumdaki sağlık profesyoneli grubu olması sebebiyle pekçok kişi için sağlık hizmetlerinde ilk ve bazen de tek temas noktası haline gelmiştir. Sağlık insangücü eksikliği, nüfusun yaşlanması, kronik hastalıkların artması gibi pekçok faktör sağlık sistemlerinde birinci basamak sağlık hizmetlerinin sunumu konusunda baskı oluşturmaktadır. Bazı ülkeler birinci basamak sağlık hizmetlerinin sunumunu rahatlatabilmek için toplum eczacılarından daha fazla yararlanmaya başlamıştır. Bu kapsamda, birinci basamak sağlık hizmetlerinde dünya genelinde eczacıların rolünün genişlediği görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, toplum eczacılarının birinci basamak sağlık hizmetlerinde aktif olarak kullanılması konusunu Türkiye düzleminde incelemektir. Sonuç ve Tartışma: Sonuç olarak, Türkiye’de toplum eczacılarının birinci basamak sağlık hizmetleri sisteminde aktif olarak yer almadığı görülmüştür. İlerleyen dönemlerde, mevcut ülke örneklerinin de incelenerek gerekli politik zeminin oluşturulmasıyla toplum eczacılarının birinci basamak sağlık hizmetleri sunumuna aktif katılımlarının sağlanabileceği düşünülmektedir.
{"title":"TOPLUM ECZACILARININ BİRİNCİ BASAMAK SAĞLIK HİZMETLERİNE ENTEGRE EDİLMESİ: TÜRKİYE İÇİN BİR POLİTİKA ÖNERİSİ","authors":"Nazan Kartal","doi":"10.33483/jfpau.1353062","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1353062","url":null,"abstract":"Amaç: Toplum eczacılığı hizmeti, son yıllarda ilaç satış ve dağıtımının ötesine geçerek farmasötik bakım odaklı hale gelmiştir. Toplum eczaneleri, en kolay erişilebilir durumdaki sağlık profesyoneli grubu olması sebebiyle pekçok kişi için sağlık hizmetlerinde ilk ve bazen de tek temas noktası haline gelmiştir. Sağlık insangücü eksikliği, nüfusun yaşlanması, kronik hastalıkların artması gibi pekçok faktör sağlık sistemlerinde birinci basamak sağlık hizmetlerinin sunumu konusunda baskı oluşturmaktadır. Bazı ülkeler birinci basamak sağlık hizmetlerinin sunumunu rahatlatabilmek için toplum eczacılarından daha fazla yararlanmaya başlamıştır. Bu kapsamda, birinci basamak sağlık hizmetlerinde dünya genelinde eczacıların rolünün genişlediği görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, toplum eczacılarının birinci basamak sağlık hizmetlerinde aktif olarak kullanılması konusunu Türkiye düzleminde incelemektir. Sonuç ve Tartışma: Sonuç olarak, Türkiye’de toplum eczacılarının birinci basamak sağlık hizmetleri sisteminde aktif olarak yer almadığı görülmüştür. İlerleyen dönemlerde, mevcut ülke örneklerinin de incelenerek gerekli politik zeminin oluşturulmasıyla toplum eczacılarının birinci basamak sağlık hizmetleri sunumuna aktif katılımlarının sağlanabileceği düşünülmektedir.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"2 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139260235","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Romatoid artrit eklem, kemik, kıkırdak, tendon ve bağlarda hasara sebep olabilen otoimmün bir hastalıktır. Tedavisi, semptomları hafifletmeye yönelik olarak glukokortikoidlerin, modifiye edici antiromatizmal ilaçların (DMARD) ve biyolojiklerin spesifik olmayan, sistemik uygulamalarını içerir. Geleneksel tedavi yaklaşımlarında ilaçların sık aralıklarla ve yüksek dozlarda uygulanması gerekmekte olup, bu durum hastaların yaşam kalitesini düşüren yan etkilere neden olmaktadır. Nano boyutlu ilaç taşıyıcı sistemlerin romatoid artrit tedavisi için geliştirilerek enflamasyon bölgelerine ulaştırılması, böylelikle etkin maddelerin dozunun azaltılması, sistemik yan etkilerinin en aza indirilmesi mümkün olabilmektedir. Sonuç ve Tartışma: Pek çok çalışmada gösterildiği gibi çeşitli ilaç taşıyıcı sistemlerin romatoid artrit tedavisinde geleneksel tedavi yöntemlerine alternatif olarak kullanılması hastalığın semptomlarının önlenmesi ve hafifletilmesi açısından oldukça olumlu sonuçlar ortaya koymuştur. Kanser tedavisinde olduğu gibi çeşitli hedefleme yaklaşımlarından faydalanılarak gelecek yıllarda romatoid artrit tedavisinde de umut verici gelişmeler olacağı düşünülmektedir.
{"title":"ROMATOİD ARTRİT TEDAVİSİNDE HEDEFLENDİRİLMİŞ İLAÇ TAŞIYICI SİSTEMLERE GENEL BAKIŞ","authors":"Nebahat Durmaz, Başaran MUTLU AĞARDAN","doi":"10.33483/jfpau.1300942","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1300942","url":null,"abstract":"Amaç: Romatoid artrit eklem, kemik, kıkırdak, tendon ve bağlarda hasara sebep olabilen otoimmün bir hastalıktır. Tedavisi, semptomları hafifletmeye yönelik olarak glukokortikoidlerin, modifiye edici antiromatizmal ilaçların (DMARD) ve biyolojiklerin spesifik olmayan, sistemik uygulamalarını içerir. Geleneksel tedavi yaklaşımlarında ilaçların sık aralıklarla ve yüksek dozlarda uygulanması gerekmekte olup, bu durum hastaların yaşam kalitesini düşüren yan etkilere neden olmaktadır. Nano boyutlu ilaç taşıyıcı sistemlerin romatoid artrit tedavisi için geliştirilerek enflamasyon bölgelerine ulaştırılması, böylelikle etkin maddelerin dozunun azaltılması, sistemik yan etkilerinin en aza indirilmesi mümkün olabilmektedir. Sonuç ve Tartışma: Pek çok çalışmada gösterildiği gibi çeşitli ilaç taşıyıcı sistemlerin romatoid artrit tedavisinde geleneksel tedavi yöntemlerine alternatif olarak kullanılması hastalığın semptomlarının önlenmesi ve hafifletilmesi açısından oldukça olumlu sonuçlar ortaya koymuştur. Kanser tedavisinde olduğu gibi çeşitli hedefleme yaklaşımlarından faydalanılarak gelecek yıllarda romatoid artrit tedavisinde de umut verici gelişmeler olacağı düşünülmektedir.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"229 3","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139260846","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Objective: Influenza viruses are the most common cause of influenza. Antiviral drugs prevent the spread of the virus through the infected cells. Peramivir is one of the antiviral drugs that is an inhibitor of influenza virus neuraminidase. In our study, we aimed to develop a MIP-based electrochemical sensor to determine Peramivir. This study is the first to create an electrochemical sensor for Peramivir. MIP(PERA)/GCE was fabricated with the electropolymerization of 4-aminophenol (4-AP) and ortophenilendiamine (o-PD) in the presence of Peramivir. The developed MIP(PERA)/GCE was applied to the commercial serum sample for analysis of Peramivir. Material and Method: PERA is supplied by Tobio Novelpharma pharmaceutical company (İstanbul, Türkiye). Potassium ferricyanide ([K3Fe(CN)6]), potassium ferrocyanide (K4[Fe(CN)6].3H2O), and potassium chloride (KCl), 4-aminophenol (4-AP) and ortophenilendiamine (o-PD), commercial human serum sample, dopamine, ascorbic acid, uric acid, paracetamol, KNO3, Na2SO4 ve MgCl2 were obtained from Sigma-Aldrich (St. Louis, Missouri, USA). Methanol, acetic acid, oxalic acid, hydrochloric acid, acetonitrile, sodium hydroxide, and ethanol were purchased by Merck. The redox process was investigated using cyclic voltammetry (CV) and differential pulse voltammetry (DPV) by the Dropsens μStat 400 Bipotantiostat/ Galvanostat (Metrohm, Herisau, Switzerland). Three-electrode systems consisted of a glassy carbon working electrode (GCE, 3mm2, BASi, USA), a saturated Ag/AgCl reference electrode, and a Pt wire. Result and Discussion: The sensor exhibits a linear range of 1-10 pM with a detection limit of 0.158 pM. The MIP(PERA)/GCE sensor could detect PERA from commercial serum samples with a high recovery of 101.81%.
{"title":"BİR İNFLUENZA VİRÜSÜ NÖRAMİNİDAZ İNHİBİTÖRÜ OLAN PERAMIVİR’İN SAPTANMASI İÇİN MOLEKÜLER BASKI POLİMER İLE ELEKTROKİMYASAL SENSÖRÜN GELİŞTİRİLMESİ","authors":"Göksu ÖZÇELİKAY AKYILDIZ, Sibel A. Özkan","doi":"10.33483/jfpau.1348090","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1348090","url":null,"abstract":"Objective: Influenza viruses are the most common cause of influenza. Antiviral drugs prevent the spread of the virus through the infected cells. Peramivir is one of the antiviral drugs that is an inhibitor of influenza virus neuraminidase. In our study, we aimed to develop a MIP-based electrochemical sensor to determine Peramivir. This study is the first to create an electrochemical sensor for Peramivir. MIP(PERA)/GCE was fabricated with the electropolymerization of 4-aminophenol (4-AP) and ortophenilendiamine (o-PD) in the presence of Peramivir. The developed MIP(PERA)/GCE was applied to the commercial serum sample for analysis of Peramivir. Material and Method: PERA is supplied by Tobio Novelpharma pharmaceutical company (İstanbul, Türkiye). Potassium ferricyanide ([K3Fe(CN)6]), potassium ferrocyanide (K4[Fe(CN)6].3H2O), and potassium chloride (KCl), 4-aminophenol (4-AP) and ortophenilendiamine (o-PD), commercial human serum sample, dopamine, ascorbic acid, uric acid, paracetamol, KNO3, Na2SO4 ve MgCl2 were obtained from Sigma-Aldrich (St. Louis, Missouri, USA). Methanol, acetic acid, oxalic acid, hydrochloric acid, acetonitrile, sodium hydroxide, and ethanol were purchased by Merck. The redox process was investigated using cyclic voltammetry (CV) and differential pulse voltammetry (DPV) by the Dropsens μStat 400 Bipotantiostat/ Galvanostat (Metrohm, Herisau, Switzerland). Three-electrode systems consisted of a glassy carbon working electrode (GCE, 3mm2, BASi, USA), a saturated Ag/AgCl reference electrode, and a Pt wire. Result and Discussion: The sensor exhibits a linear range of 1-10 pM with a detection limit of 0.158 pM. The MIP(PERA)/GCE sensor could detect PERA from commercial serum samples with a high recovery of 101.81%.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"16 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139260281","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Objective: The presence of toxic metals in foods poses a significant risk to human health. Even low-level exposure to these metals can cause various health problems over a long period of time. In this study, we investigated the levels of toxic metals (Li, Al, V, Cr, Mn, Fe, Co, Ni, Cu, Zn, As, Sr, Cd, Sb, Ba, Pb and Bi) in 34 food supplement samples purchased from pharmacies in Edirne. Material and Method: The samples were digested using HNO3 in a microwave system and the metal content was analyzed using ICP-MS. Result and Discussion: Our results showed that none of the food supplements exceeded Turkish authority limits. Only Cd levels of two food supplements (0.431 μg/g and 0.316 μg/g) exceeded WHO guideline limits. We discussed the potential health effects of these metals and their compounds. Our findings suggest the need for increased regulation and monitoring of food supplements to ensure their safety and quality.
{"title":"ICP-MS İLE BAZI GIDA TAKVİYELERİNDEKİ TOKSİK METALLERİN BELİRLENMESİ","authors":"Çağatay Oltulu, Mustafa Daşman","doi":"10.33483/jfpau.1279257","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1279257","url":null,"abstract":"Objective: The presence of toxic metals in foods poses a significant risk to human health. Even low-level exposure to these metals can cause various health problems over a long period of time. In this study, we investigated the levels of toxic metals (Li, Al, V, Cr, Mn, Fe, Co, Ni, Cu, Zn, As, Sr, Cd, Sb, Ba, Pb and Bi) in 34 food supplement samples purchased from pharmacies in Edirne. Material and Method: The samples were digested using HNO3 in a microwave system and the metal content was analyzed using ICP-MS. Result and Discussion: Our results showed that none of the food supplements exceeded Turkish authority limits. Only Cd levels of two food supplements (0.431 μg/g and 0.316 μg/g) exceeded WHO guideline limits. We discussed the potential health effects of these metals and their compounds. Our findings suggest the need for increased regulation and monitoring of food supplements to ensure their safety and quality.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"58 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139261632","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Bağışıklık sistemi, vücudu enfeksiyonlara karşı savunan, yabancı maddelere tepki oluşturan ve hastalık gibi durumlarda organizmayı koruyan bir sistemdir. Merkezi sinir sistemi bağışıklık yanıtları bakımından periferik organlardan farklı benzersiz bir yapıya sahiptir. Son yıllarda gerçekleştirilen kapsamlı araştırmalar, beyin ve bağışıklık sistemi arasında karmaşık bir etkileşim olduğunu göstermiştir. Beyin bağışıklık sistemi, merkezi sinir sistemi içinde yer alan bir dizi hücresel ve moleküler mekanizmadan ve bağışıklık hücreleri ve moleküllerinin yer aldığı bir dizi yapıdan oluşan kompleks bir sistemdir. Beyindeki kronik inflamasyonun birçok nörodejeneratif hastalıkta ilerleyici nöron ölümünde önemli bir rol oynayabileceği bilinmektedir. Son yıllarda başta kadınlar olmak üzere ileri yaş popülasyonu etkileyen Alzheimer hastalığı, kısa süreli hafıza, biliş ve günlük yaşam aktivitelerinde zorluklarla ilgili sorunlarla karakterize edilen ilerleyici, nörodejeneratif bir hastalıktır. Alzheimer hastalığı genetik, immün ve çevresel etmenleri de içerdiği düşünülen kompleks bir mekanizmayla ortaya çıkar. Bu hastalığın kesin bir tedavisi yoktur ve kullanılan ilaçlar ancak semptomları geciktirir. Kompleman sistem doğuştan gelen bağışıklık sisteminin bir parçasıdır. Bu sistemin üç farklı aktive edici yolu vardır ve nihai olarak hedef hücre lizisine neden olan bir membran saldırı kompleksinin oluşumuyla sonuçlanır. Sonuç ve Tartışma: Bu derlemede kompleman sistemin merkezi sinir sisteminde işleyişine ve Alzheimer hastalığı gibi nörodejeneratif bozukluklara yol açan kronik nöroinflamasyona nasıl katkıda bulunduğuna dair bilgiler paylaşılması amaçlanmıştır.
{"title":"ALZHEİMER HASTALIĞINDA KOMPLEMAN SİSTEMİN ROLÜ","authors":"Anıl YİRÜN, Selinay Başak ERDEMLİ KÖSE, Pınar ERKEKOĞLU","doi":"10.33483/jfpau.1337722","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1337722","url":null,"abstract":"Amaç: Bağışıklık sistemi, vücudu enfeksiyonlara karşı savunan, yabancı maddelere tepki oluşturan ve hastalık gibi durumlarda organizmayı koruyan bir sistemdir. Merkezi sinir sistemi bağışıklık yanıtları bakımından periferik organlardan farklı benzersiz bir yapıya sahiptir. Son yıllarda gerçekleştirilen kapsamlı araştırmalar, beyin ve bağışıklık sistemi arasında karmaşık bir etkileşim olduğunu göstermiştir. Beyin bağışıklık sistemi, merkezi sinir sistemi içinde yer alan bir dizi hücresel ve moleküler mekanizmadan ve bağışıklık hücreleri ve moleküllerinin yer aldığı bir dizi yapıdan oluşan kompleks bir sistemdir. Beyindeki kronik inflamasyonun birçok nörodejeneratif hastalıkta ilerleyici nöron ölümünde önemli bir rol oynayabileceği bilinmektedir. Son yıllarda başta kadınlar olmak üzere ileri yaş popülasyonu etkileyen Alzheimer hastalığı, kısa süreli hafıza, biliş ve günlük yaşam aktivitelerinde zorluklarla ilgili sorunlarla karakterize edilen ilerleyici, nörodejeneratif bir hastalıktır. Alzheimer hastalığı genetik, immün ve çevresel etmenleri de içerdiği düşünülen kompleks bir mekanizmayla ortaya çıkar. Bu hastalığın kesin bir tedavisi yoktur ve kullanılan ilaçlar ancak semptomları geciktirir. Kompleman sistem doğuştan gelen bağışıklık sisteminin bir parçasıdır. Bu sistemin üç farklı aktive edici yolu vardır ve nihai olarak hedef hücre lizisine neden olan bir membran saldırı kompleksinin oluşumuyla sonuçlanır. Sonuç ve Tartışma: Bu derlemede kompleman sistemin merkezi sinir sisteminde işleyişine ve Alzheimer hastalığı gibi nörodejeneratif bozukluklara yol açan kronik nöroinflamasyona nasıl katkıda bulunduğuna dair bilgiler paylaşılması amaçlanmıştır.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"46 3","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135868850","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Objective: Fluorescence imaging (FLI) is accepted as a highly effective method for visualizing bioanalytics directly and gaining insight into complicated biological structures and processes. In this context, newly tailored organic molecules, which have the potential to be used in FLI, especially near-infrared (NIR) regions supported by aggregation-induced emission luminogens (AIEgens), are a rapidly developing area of study. Herein, using ADMET and molecular docking analyses, we examined the pharmacokinetic properties of both model (D2-A2-D2) and newly designed (Dn-An-Dn) organic luminogens to interact with blood proteins, namely bovine serum albumin (BSA) and human serum albumin (HSA), which have emerged as a versatile carrier of several therapeutic agents against preliminary cancer and infectious diseases. Material and Method: The structural properties of the examined luminogens were computed using the Gaussian 09 software package. The DFT/B3LYP/6-31G(d,p) level was then utilized for geometry optimization and accurately determining electronic structures and molecular properties. Lipinski's rule of five was applied to predict the drugability of the compounds using the SwissADME web tool. Molinspiration was used for further validation of these properties and additional bioactivity parameters. Toxicity parameters were evaluated with OSIRIS Property Explorer (v.4.5.1). Molecular docking simulations of the luminogen-albumin complexes were performed using SAMSON 2022 R2 modeling platform and implemented Autodock-vina extension. The X-ray crystal structures of bovine serum albumin (BSA, PDB ID: 4F5S) and human serum albumin (HSA, PDB ID: 4L9Q) were obtained from the Protein Data Bank. Visualization of the docking interactions was conducted using Discovery Studio Visualizer 2021. Result and Discussion: The compounds D1-A1-D1 and D1-A4-D1 stood out concerning molecular weight (MW) and ClogPo/w values, making them promising candidates for drug design. An analysis of lipophilicity revealed that these two compounds displayed high miLogP values, indicating a high degree of lipophilicity, which is generally beneficial for drug delivery. They also exhibited moderate bioactivity based on GPCR ligand and protease inhibitor (PI) parameters. On the other hand, D4-A3-D4 showcased paramount interaction with bovine serum albumin (BSA), while D5-A3-D5 demonstrated the highest binding affinity with human serum albumin (HSA).
目的:荧光成像(FLI)被认为是一种直接可视化生物分析和深入了解复杂生物结构和过程的高效方法。在这种背景下，有潜力用于FLI的新型定制有机分子，特别是由聚集诱导发射发光原(AIEgens)支持的近红外(NIR)区域，是一个快速发展的研究领域。在此，我们使用ADMET和分子对接分析，研究了模型(D2-A2-D2)和新设计的(Dn-An-Dn)有机发光原与血液蛋白(牛血清白蛋白(BSA)和人血清白蛋白(HSA))相互作用的药代动力学特性，这些蛋白已成为几种治疗药物的多功能载体，用于治疗早期癌症和传染病。材料与方法:采用Gaussian 09软件包计算所测发光物质的结构性质。然后利用DFT/B3LYP/6-31G(d,p)水平进行几何优化，准确确定电子结构和分子性质。使用SwissADME网络工具，应用Lipinski的五法则来预测化合物的药物性。Molinspiration用于进一步验证这些特性和其他生物活性参数。使用OSIRIS Property Explorer (v.4.5.1)评估毒性参数。利用SAMSON 2022 R2建模平台对发光蛋白-白蛋白复合物进行分子对接模拟，并实现Autodock-vina扩展。从蛋白质数据库中获得牛血清白蛋白(BSA, PDB ID: 4F5S)和人血清白蛋白(HSA, PDB ID: 4L9Q)的x射线晶体结构。对接交互的可视化是使用Discovery Studio Visualizer 2021进行的。结果与讨论:化合物D1-A1-D1和D1-A1-D1在分子量(MW)和ClogPo/w值方面表现突出，是有希望用于药物设计的候选化合物。亲脂性分析显示，这两种化合物具有较高的miLogP值，表明具有高度的亲脂性，这通常有利于药物传递。基于GPCR配体和蛋白酶抑制剂(PI)参数，它们也表现出中等的生物活性。另一方面，D4-A3-D4与牛血清白蛋白(BSA)的相互作用最显著，而D5-A3-D5与人血清白蛋白(HSA)的结合亲和力最高。
{"title":"AN IN SILICO PHARMACOKINETIC INVESTIGATION OF ORGANIC LUMINOGENS: UNDERSTANDING THE NIR AIEGENS AND THEIR INTERACTIONS WITH SERUM ALBUMINS","authors":"Harun NALÇAKAN, Gülbin KURTAY, Dilara Tuğçe ÖZDİL, Züleyha YILMAZ","doi":"10.33483/jfpau.1335047","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1335047","url":null,"abstract":"Objective: Fluorescence imaging (FLI) is accepted as a highly effective method for visualizing bioanalytics directly and gaining insight into complicated biological structures and processes. In this context, newly tailored organic molecules, which have the potential to be used in FLI, especially near-infrared (NIR) regions supported by aggregation-induced emission luminogens (AIEgens), are a rapidly developing area of study. Herein, using ADMET and molecular docking analyses, we examined the pharmacokinetic properties of both model (D2-A2-D2) and newly designed (Dn-An-Dn) organic luminogens to interact with blood proteins, namely bovine serum albumin (BSA) and human serum albumin (HSA), which have emerged as a versatile carrier of several therapeutic agents against preliminary cancer and infectious diseases. Material and Method: The structural properties of the examined luminogens were computed using the Gaussian 09 software package. The DFT/B3LYP/6-31G(d,p) level was then utilized for geometry optimization and accurately determining electronic structures and molecular properties. Lipinski's rule of five was applied to predict the drugability of the compounds using the SwissADME web tool. Molinspiration was used for further validation of these properties and additional bioactivity parameters. Toxicity parameters were evaluated with OSIRIS Property Explorer (v.4.5.1). Molecular docking simulations of the luminogen-albumin complexes were performed using SAMSON 2022 R2 modeling platform and implemented Autodock-vina extension. The X-ray crystal structures of bovine serum albumin (BSA, PDB ID: 4F5S) and human serum albumin (HSA, PDB ID: 4L9Q) were obtained from the Protein Data Bank. Visualization of the docking interactions was conducted using Discovery Studio Visualizer 2021. Result and Discussion: The compounds D1-A1-D1 and D1-A4-D1 stood out concerning molecular weight (MW) and ClogPo/w values, making them promising candidates for drug design. An analysis of lipophilicity revealed that these two compounds displayed high miLogP values, indicating a high degree of lipophilicity, which is generally beneficial for drug delivery. They also exhibited moderate bioactivity based on GPCR ligand and protease inhibitor (PI) parameters. On the other hand, D4-A3-D4 showcased paramount interaction with bovine serum albumin (BSA), while D5-A3-D5 demonstrated the highest binding affinity with human serum albumin (HSA).","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"4 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135821476","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Objective: In recent years, there have been incresing numbers of the studies based on pharmacist communication skills in community pharmacy. However, different expertise knowledge provision within community pharmacy interaction is an under-researched area. This article aims to investigate how the expertise demonstration is deployed in a community pharmacy interaction. Material and Method: 30-hour audio and video recordings were collected in a community pharmacy in Türkiye, and analysed through data-driven and bottom-up research perspective of Conversation Analysis. Result and Discussion: The findings of the study show that the pharmacist displayed his expertise knowledge within three different sequential organizations initiated by the patient, pharmacy staff and pharmacist through a wide range of interactional practices such as providing extended explanations and advices, referring to external authority, and using both professional and trade knowledge. This micro-analytic study in pharmacy interaction makes an important contribution to pharmacy services and education.
{"title":"A CONVERSATION ANALYTIC INVESTIGATION ON EXPERTISE DEMONSTRATION IN COMMUNITY PHARMACY INTERACTION","authors":"Elif ULUTAŞ DENİZ, Merve BOZBIYIK","doi":"10.33483/jfpau.1353299","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1353299","url":null,"abstract":"Objective: In recent years, there have been incresing numbers of the studies based on pharmacist communication skills in community pharmacy. However, different expertise knowledge provision within community pharmacy interaction is an under-researched area. This article aims to investigate how the expertise demonstration is deployed in a community pharmacy interaction. Material and Method: 30-hour audio and video recordings were collected in a community pharmacy in Türkiye, and analysed through data-driven and bottom-up research perspective of Conversation Analysis. Result and Discussion: The findings of the study show that the pharmacist displayed his expertise knowledge within three different sequential organizations initiated by the patient, pharmacy staff and pharmacist through a wide range of interactional practices such as providing extended explanations and advices, referring to external authority, and using both professional and trade knowledge. This micro-analytic study in pharmacy interaction makes an important contribution to pharmacy services and education.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"8 2","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135974791","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Objective: This study aims to explore the role of iNOS inhibitors in Alzheimer's disease (AD), a neurodegenerative disorder affecting millions worldwide. The main symptoms of AD include memory loss, cognitive decline, and behavioral changes. While the exact cause remains uncertain, both genetic and environmental factors are believed to contribute. Recent research has emphasized the significance of nitric oxide (NO) in AD development. Specifically, the upregulation of inducible nitric oxide synthase (iNOS) in AD patients leads to excessive NO production during neuronal inflammation, exacerbating AD and dementia. Therefore, the investigation focuses on the potential of iNOS inhibitors as a novel therapeutic approach for AD treatment. Result and Discussion: In this review, we present the current therapeutic strategies available for Alzheimer's disease (AD) and explore the promising potential of iNOS inhibitors in AD treatment. Specifically, we will focus on their capacity to mitigate NO production and examine their potential neuroprotective effects. Additionally, this review will offer an overview of both natural and synthetic iNOS inhibitors, emphasizing the importance of safety considerations during the development of iNOS inhibitors as therapeutic interventions for AD.
{"title":"ALZHEIMER HASTALIĞINDA iNOS İNHİBİTÖRLERİNİN UMUT VERİCİ ROLÜ","authors":"Shkar MARIWAN AHMED, Gulcin TUGCU, Meric KOKSAL AKKOC","doi":"10.33483/jfpau.1314900","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1314900","url":null,"abstract":"Objective: This study aims to explore the role of iNOS inhibitors in Alzheimer's disease (AD), a neurodegenerative disorder affecting millions worldwide. The main symptoms of AD include memory loss, cognitive decline, and behavioral changes. While the exact cause remains uncertain, both genetic and environmental factors are believed to contribute. Recent research has emphasized the significance of nitric oxide (NO) in AD development. Specifically, the upregulation of inducible nitric oxide synthase (iNOS) in AD patients leads to excessive NO production during neuronal inflammation, exacerbating AD and dementia. Therefore, the investigation focuses on the potential of iNOS inhibitors as a novel therapeutic approach for AD treatment. Result and Discussion: In this review, we present the current therapeutic strategies available for Alzheimer's disease (AD) and explore the promising potential of iNOS inhibitors in AD treatment. Specifically, we will focus on their capacity to mitigate NO production and examine their potential neuroprotective effects. Additionally, this review will offer an overview of both natural and synthetic iNOS inhibitors, emphasizing the importance of safety considerations during the development of iNOS inhibitors as therapeutic interventions for AD.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"6 6","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135367173","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Sefa GÖZCÜ, Mustafa KORKMAZ, Sercan ÇORLU, Suat TUYSUZ
Objective: This research was carried out to record the usage of plants, parts of this plant used, and methods of preparation by people living in 10 districts and 58 villages of Erzincan province. Material and Method: The medicinal plant species used by the local people for treatment, was collected and determined. All traditionally used information was collected; herbarium materials were prepared, They are deposited in Erzincan Binali Yıldırım University herbarium (EBYU), Erzincan Binali Yıldırım University. Result and Discussion: A total of 100 medical plants taxa pertaining to 39 families were defined in this research. Out of these, 88 species grew naturally, while 12 species were cultivated. The most widespread plant families were Asteraceae (14), Lamiaceae (8), and Rosaceae (14). Infusion was the most widely used preparation method. The utilization of traditional medicine was still extensive among the people in Erzincan. However, through increscent health service facilities in region, herbal medicine seemed to be more related to health care and illness prevention than curation. There is also the loss of traditional knowledge as it receives new immigrants. There is a gradual loss of traditional knowledge on the use of medicinal plants, both in younger generations and due to migration.
{"title":"ERZİNCAN (TÜRKİYE) İLİNDEKİ TIBBİ BİTKİLERİN GELENEKSEL KULLANIMLARI","authors":"Sefa GÖZCÜ, Mustafa KORKMAZ, Sercan ÇORLU, Suat TUYSUZ","doi":"10.33483/jfpau.1329957","DOIUrl":"https://doi.org/10.33483/jfpau.1329957","url":null,"abstract":"Objective: This research was carried out to record the usage of plants, parts of this plant used, and methods of preparation by people living in 10 districts and 58 villages of Erzincan province. Material and Method: The medicinal plant species used by the local people for treatment, was collected and determined. All traditionally used information was collected; herbarium materials were prepared, They are deposited in Erzincan Binali Yıldırım University herbarium (EBYU), Erzincan Binali Yıldırım University. Result and Discussion: A total of 100 medical plants taxa pertaining to 39 families were defined in this research. Out of these, 88 species grew naturally, while 12 species were cultivated. The most widespread plant families were Asteraceae (14), Lamiaceae (8), and Rosaceae (14). Infusion was the most widely used preparation method. The utilization of traditional medicine was still extensive among the people in Erzincan. However, through increscent health service facilities in region, herbal medicine seemed to be more related to health care and illness prevention than curation. There is also the loss of traditional knowledge as it receives new immigrants. There is a gradual loss of traditional knowledge on the use of medicinal plants, both in younger generations and due to migration.","PeriodicalId":7891,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Eczacilik Fakultesi Dergisi","volume":"96 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135413493","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
京公网安备 11010802042870号
京ICP备2023020795号-1
扫码关注我们
求助内容：
应助结果提醒方式：