Mustafa Tüfekli, Şebnem Tireng Karut, V. Akmeşe, Reyhan Sekban, Emine Aydin, Şemsi Karadeniz
Ricania japonica (Walker, 1851) (Hemiptera: Ricaniidae) Dogu Karadeniz bolgesinde onemli bir zararlidir. Bolgede cay uretimi yapilmasindan dolayi mucadelesinde kimyasallar yerine biyolojik mucadele gibi alternatif mucadele yontemleri on plana cikmaktadir. Bu nedenle ele alinan bu calismayla R. japonica’nin biyolojik mucadelesinde kullanilma potansiyeli olan dogal dusmanlar belirlenmeye calisilmistir. Calisma 2017-2020 yillari arasinda Dogu Karadeniz Bolgesine ait Trabzon, Rize ve Artvin illerinde bulunan zararli R. japonica ve konukculari ile yurutulmustur. Calismada zararlinin dogal biyolojik mucadelesine katki saglayacak cok sayida predator ve parazitoit tur saptanmistir. Bu dogal dusmanlardan Aprostocetus sp. ve Polynema sp. zararliya karsi olasi potansiyel parazitoidler olarak belirlenmistir. Ayrica olu R. japonica erginlerinden yapilan izolasyonlar sonucunda zararlinin entomopatojen fungus Beauveria bassiana tarafindan enfekte edildigi saptanmistir. Bu calismada saptanan parazitoit turler ve entomopatojen fungus ile yapilacak ayrintili calismalarin zararlinin biyolojik mucadelesine onemli katkilar sunabilecegi dusunulmektedir.
{"title":"Ricania japonica (Hemiptera: Ricaniidae) nın Biyolojik Mücadelesinde Kullanılabilecek Potansiyel Doğal Düşmanların Belirlenmesi","authors":"Mustafa Tüfekli, Şebnem Tireng Karut, V. Akmeşe, Reyhan Sekban, Emine Aydin, Şemsi Karadeniz","doi":"10.36846/cjafs.2021.35","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.35","url":null,"abstract":"Ricania japonica (Walker, 1851) (Hemiptera: Ricaniidae) Dogu Karadeniz bolgesinde onemli bir zararlidir. Bolgede cay uretimi yapilmasindan dolayi mucadelesinde kimyasallar yerine biyolojik mucadele gibi alternatif mucadele yontemleri on plana cikmaktadir. Bu nedenle ele alinan bu calismayla R. japonica’nin biyolojik mucadelesinde kullanilma potansiyeli olan dogal dusmanlar belirlenmeye calisilmistir. Calisma 2017-2020 yillari arasinda Dogu Karadeniz Bolgesine ait Trabzon, Rize ve Artvin illerinde bulunan zararli R. japonica ve konukculari ile yurutulmustur. Calismada zararlinin dogal biyolojik mucadelesine katki saglayacak cok sayida predator ve parazitoit tur saptanmistir. Bu dogal dusmanlardan Aprostocetus sp. ve Polynema sp. zararliya karsi olasi potansiyel parazitoidler olarak belirlenmistir. Ayrica olu R. japonica erginlerinden yapilan izolasyonlar sonucunda zararlinin entomopatojen fungus Beauveria bassiana tarafindan enfekte edildigi saptanmistir. Bu calismada saptanan parazitoit turler ve entomopatojen fungus ile yapilacak ayrintili calismalarin zararlinin biyolojik mucadelesine onemli katkilar sunabilecegi dusunulmektedir.","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"32 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"87010916","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu calismada farkli bitkisel (soya, bezelye ve bugday) ve hayvansal (peynir alti suyu ve yumurta aki) proteinlerin eriste uretiminde kullanilmasinin, eristenin fizikokimyasal, teksturel, pisirme ve duyusal ozelliklerinde olusturdugu etkilerin belirlenmesi amaclanmistir. Bu amacla %80 protein icerigine sahip bitkisel ve hayvansal protein tozlari eriste uretiminde kullanilmistir. Duyusal analiz degerlendirmesinde TOPSIS yontemi uygulanmistir. Pisirme islemi sonucu en yuksek protein degeri soya ve bezelye ile uretilen eristelerde belirlenirken, tekstur analizinde en sert urun yumurta aki ile uretilen eriste olarak tespit edilmistir. TOPSIS degerlendirmesi sonucu en cok tercih edilen urun peynir alti suyu proteini ile uretilen eriste olurken en az tercih edilen yumurta aki ile uretilen eriste olmustur.
{"title":"Bitkisel ve Hayvansal Proteinlerin Eriştenin Tekstürel ve Duyusal Özelliklerine Etkisi","authors":"Meryem Göksel Saraç","doi":"10.36846/cjafs.2021.32","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.32","url":null,"abstract":"Bu calismada farkli bitkisel (soya, bezelye ve bugday) ve hayvansal (peynir alti suyu ve yumurta aki) proteinlerin eriste uretiminde kullanilmasinin, eristenin fizikokimyasal, teksturel, pisirme ve duyusal ozelliklerinde olusturdugu etkilerin belirlenmesi amaclanmistir. Bu amacla %80 protein icerigine sahip bitkisel ve hayvansal protein tozlari eriste uretiminde kullanilmistir. Duyusal analiz degerlendirmesinde TOPSIS yontemi uygulanmistir. Pisirme islemi sonucu en yuksek protein degeri soya ve bezelye ile uretilen eristelerde belirlenirken, tekstur analizinde en sert urun yumurta aki ile uretilen eriste olarak tespit edilmistir. TOPSIS degerlendirmesi sonucu en cok tercih edilen urun peynir alti suyu proteini ile uretilen eriste olurken en az tercih edilen yumurta aki ile uretilen eriste olmustur.","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"108 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"82558935","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu calismada, Milas (Mugla)’da tarla kosullarinda yetistiriciligi yapilan Solanum lycopersicum L. cv. 5656 (VO-506), BT-236, BT-Tokat F1 cesitleri ile geleneksel Pembe domates cesidinin Domates yaprak galeri guvesi Tuta absoluta Meyrick’nin ergin oncesi donemlerinin populasyon yogunluklarina etkileri arastirilmistir. T. absoluta bulasiklik oranlari 2014 yili uretim sezonunda bildirilen cesit sirasina gore %17.62, 19.21, 23.02 ve 13.18 olarak gerceklesmistir. Bu degerler 2015 yili uretim sezonunda ise ayni cesit sirasina bagli olarak %6.39, 4.28, 7.39 ve 4.28 olmustur. Calismada kullanilan domates cesitlerinde belirlenen vuruk meyve oranlari 2014 yili uretim sezonu icin Pembe, BT-Tokat, 5656 ve BT-236 cesitlerinde sirasiyla %14.52, 22.65, 25.40 ve 31.99; 2015 yili uretim sezonunda ise %5.30, 16.83, 10.24 ve 16.67 olarak saptanmistir. Her iki yil icin de tum sonuclar bir arada degerlendirildiginde T. absoluta’ya karsin en tolerant cesit Pembe olurken bunu 2014 yili uretim sezonunda 5656, BT-236, BT-Tokat; 2015 yili uretim sezonunda ise BT-236, 5656, BT-Tokat cesitleri izlemistir.
{"title":"Bazı Domates Çeşitlerinin Milas (Muğla) Tarla Koşullarında Tuta absoluta nın Ergin Öncesi Popülasyon Yoğunluklarına Etkileri","authors":"Yaşar Mutlu Türkmen, Cengiz Kazak","doi":"10.36846/cjafs.2021.43","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.43","url":null,"abstract":"Bu calismada, Milas (Mugla)’da tarla kosullarinda yetistiriciligi yapilan Solanum lycopersicum L. cv. 5656 (VO-506), BT-236, BT-Tokat F1 cesitleri ile geleneksel Pembe domates cesidinin Domates yaprak galeri guvesi Tuta absoluta Meyrick’nin ergin oncesi donemlerinin populasyon yogunluklarina etkileri arastirilmistir. T. absoluta bulasiklik oranlari 2014 yili uretim sezonunda bildirilen cesit sirasina gore %17.62, 19.21, 23.02 ve 13.18 olarak gerceklesmistir. Bu degerler 2015 yili uretim sezonunda ise ayni cesit sirasina bagli olarak %6.39, 4.28, 7.39 ve 4.28 olmustur. Calismada kullanilan domates cesitlerinde belirlenen vuruk meyve oranlari 2014 yili uretim sezonu icin Pembe, BT-Tokat, 5656 ve BT-236 cesitlerinde sirasiyla %14.52, 22.65, 25.40 ve 31.99; 2015 yili uretim sezonunda ise %5.30, 16.83, 10.24 ve 16.67 olarak saptanmistir. Her iki yil icin de tum sonuclar bir arada degerlendirildiginde T. absoluta’ya karsin en tolerant cesit Pembe olurken bunu 2014 yili uretim sezonunda 5656, BT-236, BT-Tokat; 2015 yili uretim sezonunda ise BT-236, 5656, BT-Tokat cesitleri izlemistir.","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"38 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"91355030","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Susam yuksek kaliteli yag ve yag icerigi ile dunyanin basta gelen yag bitkilerinden birisidir. Cukurova Bolgesi, Manisa ve Antalya'dan sonra susam tarimin en cok yapildigi bolgedir. Cukurova Bolgesinde ikinci urun olarak ekilen susamin en onemli sorunlarindan bir tanesi susam fillodi hastaligidir. Susam fillodi hastaligi bolgede bircok ilcede onemli verim kayiplarina neden olmaktadir. Bu calismada Adana ve Mersin ilcelerinde belirlenen susam tarlalarda susam fillodi hastaligi oldugu saptanan susam bitkilerinden alinan farkli dokularda hastaligin varligi arastirilmistir. Olgun yesil cicek, kucuk yesil cicek, cadi supurgesi gorunumlu bitki uclari, kucuk yaprak, yaprak sapi, surgun kabugu, cimlenmis tohum, cimlenmis tohumlu yesil tohum kapsulu, cimlenmemis tohum ve cimlenmemis tohumlu yesil tohum kapsulu gibi farkli bitki aksamlariyla calisma yapilmistir. Susam fillodi hastaliginin molekuler olarak saptanmasi icin nested PCR yontemi uygulanmis ve bu amacla P1/P7 ve R16F2n/R16R2 primerleri kullanilmistir. Calisma sonunda icinde susam tohumlarinin da bulundugu 10 farkli susam bitki dokularinin tamaminda susam fillodi hastaligi tespit edilmistir.
{"title":"Susam Bitkisi (Sesamum indicum) nin Farklı Dokularında Susam Fillodi Hastalığının Araştırılması","authors":"Ömer Erbil, Nuket Onelge, Orhan Bozan","doi":"10.36846/cjafs.2021.44","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.44","url":null,"abstract":"Susam yuksek kaliteli yag ve yag icerigi ile dunyanin basta gelen yag bitkilerinden birisidir. Cukurova Bolgesi, Manisa ve Antalya'dan sonra susam tarimin en cok yapildigi bolgedir. Cukurova Bolgesinde ikinci urun olarak ekilen susamin en onemli sorunlarindan bir tanesi susam fillodi hastaligidir. Susam fillodi hastaligi bolgede bircok ilcede onemli verim kayiplarina neden olmaktadir. Bu calismada Adana ve Mersin ilcelerinde belirlenen susam tarlalarda susam fillodi hastaligi oldugu saptanan susam bitkilerinden alinan farkli dokularda hastaligin varligi arastirilmistir. Olgun yesil cicek, kucuk yesil cicek, cadi supurgesi gorunumlu bitki uclari, kucuk yaprak, yaprak sapi, surgun kabugu, cimlenmis tohum, cimlenmis tohumlu yesil tohum kapsulu, cimlenmemis tohum ve cimlenmemis tohumlu yesil tohum kapsulu gibi farkli bitki aksamlariyla calisma yapilmistir. Susam fillodi hastaliginin molekuler olarak saptanmasi icin nested PCR yontemi uygulanmis ve bu amacla P1/P7 ve R16F2n/R16R2 primerleri kullanilmistir. Calisma sonunda icinde susam tohumlarinin da bulundugu 10 farkli susam bitki dokularinin tamaminda susam fillodi hastaligi tespit edilmistir.","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"86064971","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Calisma Kilis ilinde yurutulen kucukbas hayvancilik faaliyetleri hakkinda bilgi edinmek amaciyla yapilmistir. Calismada 26 koyde bulunan 81 isletme sahibi ile yuz yuze derinlemesine gorusmeler yapilmistir. Isletme sahiplerinin cogunlukla 41-50 yas araliginda ve 30-40 yildir hayvancilikla mesgul olduklari, % 13.6’sinin okur yazar olmadigi ve % 71.6’sinin ilkokul mezunu oldugu tespit edilmistir. Hayvanlarin bakimlari genellikle isletme sahibi, esi ve cocuklari tarafindan karsilanmakta olup, birkac isletme kisa sureli Suriyeli isci calistirdiklarini belirtmistir. Hayvanlarin %92.6’si elle sagilmakta ve sutun %67.8’i peynir olarak degerlendirilmektedir. Isletmeciler en fazla Ivesi koyunu (%86.4) ve Kilis kecisini (%100) tercih ettiklerini bildirmislerdir. Isletme sahiplerinin %81.5’i arazisi oldugunu, hayvancilikla birlikte bitkisel uretim de yaptigini(%69.1) ve %84’u gocerlik yapmadigini belirtmistir. Hayvanlar genellikle yazin acik kisin kapali alanlarda (%56.8) barinmaktadir. Hayvanlar genellikle ek yem ile birlikte meradan beslenmekte sadece % 4.9’u isletmede elden beslenmektedir. Kilis ilinde hayvancilik faaliyetini surduren kisilerin egitim seviyeleri oldukca dusuk ve geleneksel yontemlerle hayvancilik yapilmaktadir. Gencler koyde kalmak istemedikleri icin isletmeler coban bulmakta sorun yasamakta ve genellikle kucuk olcekli isletmeler olarak faaliyetini surdurmektedirler.
{"title":"Kilis İli DKKYB ne Üye İşletmelerde Küçükbaş Hayvancılık Faaliyetlerinin Değerlendirilmesi","authors":"Yadigar Polat","doi":"10.36846/cjafs.2021.34","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.34","url":null,"abstract":"Calisma Kilis ilinde yurutulen kucukbas hayvancilik faaliyetleri hakkinda bilgi edinmek amaciyla yapilmistir. Calismada 26 koyde bulunan 81 isletme sahibi ile yuz yuze derinlemesine gorusmeler yapilmistir. Isletme sahiplerinin cogunlukla 41-50 yas araliginda ve 30-40 yildir hayvancilikla mesgul olduklari, % 13.6’sinin okur yazar olmadigi ve % 71.6’sinin ilkokul mezunu oldugu tespit edilmistir. Hayvanlarin bakimlari genellikle isletme sahibi, esi ve cocuklari tarafindan karsilanmakta olup, birkac isletme kisa sureli Suriyeli isci calistirdiklarini belirtmistir. Hayvanlarin %92.6’si elle sagilmakta ve sutun %67.8’i peynir olarak degerlendirilmektedir. Isletmeciler en fazla Ivesi koyunu (%86.4) ve Kilis kecisini (%100) tercih ettiklerini bildirmislerdir. Isletme sahiplerinin %81.5’i arazisi oldugunu, hayvancilikla birlikte bitkisel uretim de yaptigini(%69.1) ve %84’u gocerlik yapmadigini belirtmistir. Hayvanlar genellikle yazin acik kisin kapali alanlarda (%56.8) barinmaktadir. Hayvanlar genellikle ek yem ile birlikte meradan beslenmekte sadece % 4.9’u isletmede elden beslenmektedir. Kilis ilinde hayvancilik faaliyetini surduren kisilerin egitim seviyeleri oldukca dusuk ve geleneksel yontemlerle hayvancilik yapilmaktadir. Gencler koyde kalmak istemedikleri icin isletmeler coban bulmakta sorun yasamakta ve genellikle kucuk olcekli isletmeler olarak faaliyetini surdurmektedirler.","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"52 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"86985962","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Artan Dozlarda Bor Uygulamasının İki farklı Zeytin (Olea europaea L.) Çeşidinin Yaprak Bor Konsantrasyonu Üzerine etkisi","authors":"A. Torun","doi":"10.36846/cjafs.2021.33","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.33","url":null,"abstract":"","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"81 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"78008930","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Turnip mosaic virus (TuMV) dunyada konukcusu oldugu bitkilerin yetistirildigi bolgelerde ekonomik duzeyde zarara neden olmaktadir. Dunyada son yillarda yapilan bir calismada virusun Brassicaceae familyasindaki bitkilerin disinda bamyayi da enfekte ettigi belirlenmistir. Bu calisma kapsaminda bamyayi enfekte eden bir TuMV izolatinin tum genom dizi analizi yapilmistir. Genom dizilimi belirlenen bamya TuMV izolatinin dunya izolatlari ile karsilastirilmasi sonucunda nukleotit duzeyinde %77-93, amino asit duzeyinde ise %89-97 oraninda benzerliklere sahip oldugu bulunmustur. Filogenetik analizler sonucunda ise bamya TuMV izolatinin basal-B filogenetik grubunda yer aldigi gorulmustur. Bu calisma ile ulkemizde ilk defa bamyayi enfekte eden bir TuMV izolatinin genom duzeyinde molekuler karaktezasyonu gerceklestirilmistir.
{"title":"Ülkemiz Turnip Mosaic Virus Bamya İzolatının Tüm Genom Analizi","authors":"Gözde Demir, Savaş Korkmaz","doi":"10.36846/cjafs.2021.42","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.42","url":null,"abstract":"Turnip mosaic virus (TuMV) dunyada konukcusu oldugu bitkilerin yetistirildigi bolgelerde ekonomik duzeyde zarara neden olmaktadir. Dunyada son yillarda yapilan bir calismada virusun Brassicaceae familyasindaki bitkilerin disinda bamyayi da enfekte ettigi belirlenmistir. Bu calisma kapsaminda bamyayi enfekte eden bir TuMV izolatinin tum genom dizi analizi yapilmistir. Genom dizilimi belirlenen bamya TuMV izolatinin dunya izolatlari ile karsilastirilmasi sonucunda nukleotit duzeyinde %77-93, amino asit duzeyinde ise %89-97 oraninda benzerliklere sahip oldugu bulunmustur. Filogenetik analizler sonucunda ise bamya TuMV izolatinin basal-B filogenetik grubunda yer aldigi gorulmustur. Bu calisma ile ulkemizde ilk defa bamyayi enfekte eden bir TuMV izolatinin genom duzeyinde molekuler karaktezasyonu gerceklestirilmistir.","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"2236 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"86557349","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
The survey studies were carried out on the first and second crop maize areas in Adana to determine the distribution of the corn stem borers. It has been determined that the damaged plant ratio due to the stem borers was ranged between 17.83 and 51.94% in the first crop maize and varied from 5.18 to 32.36% in the second crop maize. C. partellus was the most common pest insect species in the vegetative period of both first and second crop maize. In the tassel + cob period, C. partellus was the most common species in the first crop maize, while O. nubilalis was the dominant species in second crop maize. Sesamia nonagrioides was recorded in very low rates in all sampling locations. With this study, it was determined that C. partellus was the main pest species in the first crop corn, and also it can cause damage in the second crop maize in the early growing season.
{"title":"Adana İlindeki Mısır Üretim Alanlarında Zararlı Mısır Kurtlarının (Lepidoptera: Crambidae, Noctuidae) Yaygınlık Durumunun Belirlenmesi","authors":"Serkan Pehli̇van, Ekrem Atakan","doi":"10.36846/cjafs.2021.36","DOIUrl":"https://doi.org/10.36846/cjafs.2021.36","url":null,"abstract":"The survey studies were carried out on the first and second crop maize areas in Adana to determine the distribution of the corn stem borers. It has been determined that the damaged plant ratio due to the stem borers was ranged between 17.83 and 51.94% in the first crop maize and varied from 5.18 to 32.36% in the second crop maize. C. partellus was the most common pest insect species in the vegetative period of both first and second crop maize. In the tassel + cob period, C. partellus was the most common species in the first crop maize, while O. nubilalis was the dominant species in second crop maize. Sesamia nonagrioides was recorded in very low rates in all sampling locations. With this study, it was determined that C. partellus was the main pest species in the first crop corn, and also it can cause damage in the second crop maize in the early growing season.","PeriodicalId":10840,"journal":{"name":"Cukurova University, Agriculture Faculty","volume":"44 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"88183802","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}