A series 24 tetrahydroimidazo[1,2-a] pyrimidine derivatives were subjected to 3D quantitative structure activity relationship for antimicrobial activity. Partial least square methodology was utilized for the development of QSAR models. Six different QSAR models have been generated for antimicrobial efficiency of tetrahydroimidazo[1,2-a] pyrimidine derivatives against three human pathogens. QSAR models revealed positive influence of steric and electronic parameters on antimicrobial potential - of tetrahydroimidazo[1,2-a] pyrimidine derivatives.
{"title":"3D quantitative structure activity relationship of tetrahydroımıdazo [1,2-a] pyrimidine as antimıcrobial agents","authors":"S. Khedkar, Js Patil, Pm Sable","doi":"10.12991/MARUPJ.323296","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.323296","url":null,"abstract":"A series 24 tetrahydroimidazo[1,2-a] pyrimidine derivatives were subjected to 3D quantitative structure activity relationship for antimicrobial activity. Partial least square methodology was utilized for the development of QSAR models. Six different QSAR models have been generated for antimicrobial efficiency of tetrahydroimidazo[1,2-a] pyrimidine derivatives against three human pathogens. QSAR models revealed positive influence of steric and electronic parameters on antimicrobial potential - of tetrahydroimidazo[1,2-a] pyrimidine derivatives.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"49 1","pages":"644-653"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"74680094","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu calismada, satisa sunulmus kozmetik urunlerde triklosan’in (TCS) miktar tayini amaciyla kullaniacak basit, hizli ve duyarli bir ters faz-ince tabaka kromatografisi/densitometri yontemi gelistirildi. Gelistirilen yonteme ek olarak elde edilen sistemin saglamliginin kanitlanmasi icin yapilan analizlerde merkezi bilesik tasarim (CCD) yontemi uygulandi. Kromatografik ayrim icin silika jel 60 GF254 kapli, ters faz-ince tabaka kromatografisi/ densitometri yontemi icin uretilmis aluminyum plaklar ve metanol : buzlu asetik 7:3 h/h karisimindan olusan hareketli faz kullanildi, deteksiyon dalga boyu 281 nm olarak belirlendi. Kullanilan hareketli faz TCS icin mukemmel simetriye sahip piklerin elde edilmesini sagladi. Yontem; 2 - 200 ng/band gibi genis bir aralik icin dogrusal olarak tespit edildi. Bircok validasyon parametresi incelenerek yontem en iyi hale getirildi. Sistemin saglamliginin kontrolu icin uc-faktor duzeyinde CCD yontemi kullanildi. Gelistirilen ve en iyi hale getirilen yontem yerel saticilardan edinilen 20 farkli kozmetik urunun iceriginde bulunan triklosan’in miktar tayiminin yapilmasi icin kullanildi. Gelistirilen ters faz-ince tabaka kromatografisi/densitometri yonteminin kozmetik urunlerde triklosan’in miktar tayini icin rutin olarak kulanilacagi gibi farmasotik urunlerde ve gidalarda yapilacak ayni amacli analizlerde de kullanimi onerilmektedir.
{"title":"Central Composite Design to develop a robust RP-TLC/Densitometry method for quantification of Triclosan in cosmetic preparations","authors":"K. Jayaseelan, Santhana Lakshmi Santhana Lakshmi","doi":"10.12991/MARUPJ.323289","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.323289","url":null,"abstract":"Bu calismada, satisa sunulmus kozmetik urunlerde triklosan’in (TCS) miktar tayini amaciyla kullaniacak basit, hizli ve duyarli bir ters faz-ince tabaka kromatografisi/densitometri yontemi gelistirildi. Gelistirilen yonteme ek olarak elde edilen sistemin saglamliginin kanitlanmasi icin yapilan analizlerde merkezi bilesik tasarim (CCD) yontemi uygulandi. Kromatografik ayrim icin silika jel 60 GF254 kapli, ters faz-ince tabaka kromatografisi/ densitometri yontemi icin uretilmis aluminyum plaklar ve metanol : buzlu asetik 7:3 h/h karisimindan olusan hareketli faz kullanildi, deteksiyon dalga boyu 281 nm olarak belirlendi. Kullanilan hareketli faz TCS icin mukemmel simetriye sahip piklerin elde edilmesini sagladi. Yontem; 2 - 200 ng/band gibi genis bir aralik icin dogrusal olarak tespit edildi. Bircok validasyon parametresi incelenerek yontem en iyi hale getirildi. Sistemin saglamliginin kontrolu icin uc-faktor duzeyinde CCD yontemi kullanildi. Gelistirilen ve en iyi hale getirilen yontem yerel saticilardan edinilen 20 farkli kozmetik urunun iceriginde bulunan triklosan’in miktar tayiminin yapilmasi icin kullanildi. Gelistirilen ters faz-ince tabaka kromatografisi/densitometri yonteminin kozmetik urunlerde triklosan’in miktar tayini icin rutin olarak kulanilacagi gibi farmasotik urunlerde ve gidalarda yapilacak ayni amacli analizlerde de kullanimi onerilmektedir.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"65 1","pages":"612-619"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"74944252","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu calismada farkli glutensiz atistirmaliklarin eser element seviyeleri ve antioksidan kapasiteleri arastirildi. Ornekler mikrodalga sistem kullanilarak cozunurlestirildi. Na, Mg, K, Ca, Fe, Zn, Cu ve Mn duzeyleri induktif eslesmis plazma kutle spektrometresi ile saptandi. Antioksidan kapasiteyi belirlemek icin bakir indirgeme antioksidan kapasite ve 2,2-difenil-1-pikrilhidrazil radikali supurme kapasitesi yontemleri kullanildi. Na, Mg, K, Ca, Fe, Zn, Cu ve Mn duzeyleri sirasiyla 43.77 – 4905 mg/kg, 47.15 – 751 mg/kg, 44.84 – 2156 mg/kg, 95.29 – 1616 mg/kg, 69.70 – 144 mg/kg, 5.92 – 41.28 mg/kg, 3.57 – 13.25 mg/ kg ve 5.20 – 12.06 mg/kg araliginda bulundu. En yuksek antioksidan kapasite degeri her iki antioksidan kapasite analizinde de portakalli bardan elde edildi.
{"title":"Trace Element Content and Antioxidant Capacity of Gluten-Free Snacks Produced for Coeliac Disease Patients","authors":"G. Yalçın","doi":"10.12991/MARUPJ.323284","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.323284","url":null,"abstract":"Bu calismada farkli glutensiz atistirmaliklarin eser element seviyeleri ve antioksidan kapasiteleri arastirildi. Ornekler mikrodalga sistem kullanilarak cozunurlestirildi. Na, Mg, K, Ca, Fe, Zn, Cu ve Mn duzeyleri induktif eslesmis plazma kutle spektrometresi ile saptandi. Antioksidan kapasiteyi belirlemek icin bakir indirgeme antioksidan kapasite ve 2,2-difenil-1-pikrilhidrazil radikali supurme kapasitesi yontemleri kullanildi. Na, Mg, K, Ca, Fe, Zn, Cu ve Mn duzeyleri sirasiyla 43.77 – 4905 mg/kg, 47.15 – 751 mg/kg, 44.84 – 2156 mg/kg, 95.29 – 1616 mg/kg, 69.70 – 144 mg/kg, 5.92 – 41.28 mg/kg, 3.57 – 13.25 mg/ kg ve 5.20 – 12.06 mg/kg araliginda bulundu. En yuksek antioksidan kapasite degeri her iki antioksidan kapasite analizinde de portakalli bardan elde edildi.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"52 1","pages":"598-602"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"80711198","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
F. Izzettin, A. Al-taie, M. Sancar, M. Aliustaoğlu
Kemoterapi alan kanser hastalarinda ilac kaynakli problemler, normalden daha siddetli sonuclar gosterir. Klinik eczacinin en onemli rollerinden biri ilac kaynakli problemlerin belirlenmesi ve onlenmesidir. Hasta egitiminin saglanmasi, kemoterapi uygulanirken ortaya cikabilecek ilac kaynakli problemlerin onlenmesi veya siddetlerinin azaltilmasi adina onemli bir adimdir. Bu calismanin amaci, diyabetli kanser hastalarina ait bu problemlerin azaltilmasi ve cozulmesinde klinik eczaci tarafindan verilen etkili hasta egitimi ve yapilan uygun onerilerin oneminin anlasilmasi ve ilac kaynakli problemlerin ortaya cikis sikliginin belirlenmesidir. Cesitli kanser tiplerine ait yeni teshis konmus ve kemoterapi almasi uygun gorulmus olan 50 diyabetli hasta uzerinde prospektif ve tek grup olarak yurutulen calisma, Eylul 2014 ve Nisan 2015 tarihleri arasinda Istanbul, Turkiye’deki bir egitim ve arastirma hastanesinde gerceklestirilmistir. Uygun gorulen kemoterapi protokol takvimi sirasinda, ilac kaynakli problemler degerlendirilmis ve kemoterapiye dair eczaci onerileriyle, hastalara uygun egitim verilmistir. Ilac kaynakli problemlerin n=65’i uygunsuz IV sivi seciminden, n=33’u recete edilen ilacin dozunun dusuk olmasindan, n=30’u da recete edilen ilacin dozunun yuksek olmasindan dolayi ortaya cikmistir. Klinik eczaci onerileriyle tamamen cozulen ilac kaynakli problem yuzdesi %69.57’dir (n=80). Solgunluk (p=0,0001), idrar sikligi (p=0,003), istahta azalma (p=0,0001), bulanti (p=0,0001), kusma (p=0,0001) ve uyusukluk (p=0,0001) belirtilerinde anlamli bir artis gorulmustur. Klinik eczaci onerilerinden ve hasta egitiminden sonra kemoterapiye bagli yan etkilerden idrar sikligi (p=0,0001) ve kusmanin (p=0,0001) siddeti ve sikliginda anlamli azalma gozlenmistir. Bu calisma, diyabetli kanser hastalarinin ilac kaynakli problemlere ve ilac yan etkilerine acik olduklarini ortaya koymustur. Klinik eczacinin bu tur hastalara anlasilabilir bir egitim ve bakim saglamasi beklenir. Eczaci onerilerinin sonucunda bircok ilac kaynakli problemin ve yan etkinin onlenmesi ve ortadan kaldirilmasi saglanarak hastalarin kemoterapi kurlerine devam etme istegi artirilabilir.
{"title":"Influence of Pharmacist Recommendations for Chemotherapy-Related Problems in Diabetic Cancer Patients","authors":"F. Izzettin, A. Al-taie, M. Sancar, M. Aliustaoğlu","doi":"10.12991/MARUPJ.323286","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.323286","url":null,"abstract":"Kemoterapi alan kanser hastalarinda ilac kaynakli problemler, normalden daha siddetli sonuclar gosterir. Klinik eczacinin en onemli rollerinden biri ilac kaynakli problemlerin belirlenmesi ve onlenmesidir. Hasta egitiminin saglanmasi, kemoterapi uygulanirken ortaya cikabilecek ilac kaynakli problemlerin onlenmesi veya siddetlerinin azaltilmasi adina onemli bir adimdir. Bu calismanin amaci, diyabetli kanser hastalarina ait bu problemlerin azaltilmasi ve cozulmesinde klinik eczaci tarafindan verilen etkili hasta egitimi ve yapilan uygun onerilerin oneminin anlasilmasi ve ilac kaynakli problemlerin ortaya cikis sikliginin belirlenmesidir. Cesitli kanser tiplerine ait yeni teshis konmus ve kemoterapi almasi uygun gorulmus olan 50 diyabetli hasta uzerinde prospektif ve tek grup olarak yurutulen calisma, Eylul 2014 ve Nisan 2015 tarihleri arasinda Istanbul, Turkiye’deki bir egitim ve arastirma hastanesinde gerceklestirilmistir. Uygun gorulen kemoterapi protokol takvimi sirasinda, ilac kaynakli problemler degerlendirilmis ve kemoterapiye dair eczaci onerileriyle, hastalara uygun egitim verilmistir. Ilac kaynakli problemlerin n=65’i uygunsuz IV sivi seciminden, n=33’u recete edilen ilacin dozunun dusuk olmasindan, n=30’u da recete edilen ilacin dozunun yuksek olmasindan dolayi ortaya cikmistir. Klinik eczaci onerileriyle tamamen cozulen ilac kaynakli problem yuzdesi %69.57’dir (n=80). Solgunluk (p=0,0001), idrar sikligi (p=0,003), istahta azalma (p=0,0001), bulanti (p=0,0001), kusma (p=0,0001) ve uyusukluk (p=0,0001) belirtilerinde anlamli bir artis gorulmustur. Klinik eczaci onerilerinden ve hasta egitiminden sonra kemoterapiye bagli yan etkilerden idrar sikligi (p=0,0001) ve kusmanin (p=0,0001) siddeti ve sikliginda anlamli azalma gozlenmistir. Bu calisma, diyabetli kanser hastalarinin ilac kaynakli problemlere ve ilac yan etkilerine acik olduklarini ortaya koymustur. Klinik eczacinin bu tur hastalara anlasilabilir bir egitim ve bakim saglamasi beklenir. Eczaci onerilerinin sonucunda bircok ilac kaynakli problemin ve yan etkinin onlenmesi ve ortadan kaldirilmasi saglanarak hastalarin kemoterapi kurlerine devam etme istegi artirilabilir.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"39 1","pages":"603-611"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"85033011","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
pp Subramani, Shivratna V. Khare, Sujata P. Choudhari, S. Phalle, Santosh S. Kumbhar, Vs Kavade, Aa Pratavale, P. Choudhari
Fatty acid biosynthesis is an important process in the microorganism life cycle. β-Ketoacyl-acyl Carrier Protein Synthase III (FABH) catalyzes a critical step in fatty acid biosynthesis via type ii fatty acid biosynthesis. Series of 43 Benzoyl amino benzoic acid derivatives were subjected to 2D and 3D quantitative structure-activity relationships (QSAR) analysis via multiple linear regression and partial least square analysis respectively. Statistically significant four QSAR models were developed with good cross-validated correlation coefficient and external validation values. Developed QSAR model indicated the significance of the lipophilic parameters in an inhibitory potential of benzoyl amino benzoic acid derivatives.
{"title":"Investigation on quantitatıve structure-activity relationshıps of benzoylamino benzoic acıd derivatives as β-ketoacyl-acyl carrıer protein synthase ııı (fabh) inhibitors","authors":"pp Subramani, Shivratna V. Khare, Sujata P. Choudhari, S. Phalle, Santosh S. Kumbhar, Vs Kavade, Aa Pratavale, P. Choudhari","doi":"10.12991/MARUPJ.323295","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.323295","url":null,"abstract":"Fatty acid biosynthesis is an important process in the microorganism life cycle. β-Ketoacyl-acyl Carrier Protein Synthase III (FABH) catalyzes a critical step in fatty acid biosynthesis via type ii fatty acid biosynthesis. Series of 43 Benzoyl amino benzoic acid derivatives were subjected to 2D and 3D quantitative structure-activity relationships (QSAR) analysis via multiple linear regression and partial least square analysis respectively. Statistically significant four QSAR models were developed with good cross-validated correlation coefficient and external validation values. Developed QSAR model indicated the significance of the lipophilic parameters in an inhibitory potential of benzoyl amino benzoic acid derivatives.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"38 1","pages":"631-643"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"85124982","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
S. Arefin, M. S. Hossain, Shamme Akter Neshe, M. Rashid, M. Amin, M. Hussain
Now-a-days synthetic food dyes are being used most commonly as food colorant in confectionaries, drugs and cosmetics. Present study was designed to evaluate the toxic effect of Tartrazine, a widely used azo dye, on Swiss Albino Mice. Experimental animals were treated with tested dye at a dose level 200mg/kg & 400mg/kg body weight along with normal diet. Various physiological and biochemical parameters were assessed to study the toxic effect of tartrazine. Our study revealed a highly noticeable decrease in the body weight gain of mice at 400mg/kg dose compared with the control group. A significant variation in the average weight of the major organs (heart, kidney & liver) was also observed. The average weights of the heart & kidney were increased whereas the average weight of liver was decreased significantly. Serum triglyceride, creatinine and bilirubin levels were significantly increased but in contrast cholesterol level was decreased in the groups of mice treated with Tartrazine. Tartrazine has the the use of this dye in confectionaries, drugs and cosmetics.
{"title":"Tartrazine induced changes in physiological and biochemical parameters in Swiss albino mice, Mus musculus","authors":"S. Arefin, M. S. Hossain, Shamme Akter Neshe, M. Rashid, M. Amin, M. Hussain","doi":"10.12991/MARUPJ.319304","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.319304","url":null,"abstract":"Now-a-days synthetic food dyes are being used most commonly as food colorant in confectionaries, drugs and cosmetics. Present study was designed to evaluate the toxic effect of Tartrazine, a widely used azo dye, on Swiss Albino Mice. Experimental animals were treated with tested dye at a dose level 200mg/kg & 400mg/kg body weight along with normal diet. Various physiological and biochemical parameters were assessed to study the toxic effect of tartrazine. Our study revealed a highly noticeable decrease in the body weight gain of mice at 400mg/kg dose compared with the control group. A significant variation in the average weight of the major organs (heart, kidney & liver) was also observed. The average weights of the heart & kidney were increased whereas the average weight of liver was decreased significantly. Serum triglyceride, creatinine and bilirubin levels were significantly increased but in contrast cholesterol level was decreased in the groups of mice treated with Tartrazine. Tartrazine has the the use of this dye in confectionaries, drugs and cosmetics.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"4 1","pages":"564-569"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"88733904","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ş. Oktay, B. Alev-Tuzuner, S. Tunali, E. Ak, E. Emekli-Alturfan, Tuğba Tunali-Akbay, Leyla Koç-Öztürk, Ş. Çetinel, R. Yanardag, A. Yarat
Antiepileptik ve antikonvulzan etkili bir ilac olan valproik asit (VPA) oksidan ureminde artisa neden oldugundan toksik yan etkilere sahiptir. Bu calismanin amaci guclu bir serbest radikal yakalayicisi olan edaravonun VPA’nin yol actigi toksisite ve doku hasari uzerine etkilerini biyokimyasal ve histolojik olarak arastirmaktir. Disi Spraque Dawley turu sicanlar kontrol, edaravon (30 mg kg-1 gun-1), VPA (0.5 mg kg-1 gun- 1), VPA+edaravon (ayni dozlarda) olmak uzere dort gruba ayrildi. VPA ve edaravon intraperitonal olarak 7 gun boyunca verildi. Total protein, lipit peroksidasyon (LPO), siyalik asit (SA) ve glutatyon (GSH) duzeyleri ve alkalen fosfataz (ALP), doku faktoru (DF), superoksit dismutaz (SOD), glutatyon- S-transferaz (GST), katalaz (KAT), glutatyon peroksidaz (GPx) ve miyeloperoksidaz (MPO) aktiviteleri pankreas homojenatlarinda olculdu. LPO ve SA duzeyleri ve ALP, DF ve MPO aktiviteleri kontrol grubuna gore kiyaslandiginda VPA grubunda anlamli olarak artti. GST, KAT ve GPx aktiviteleri kontrol grubuna gore kiyaslandiginda VPA grubunda anlamli olarak azaldi. VPA grubunda morfolojik olarak belirgin bir hasar tespit edildi. Edaravonun olumlu etkisi SA, DF, KAT ve GPx parametrelerinde ve histolojik incelemede gozlemlendi. Bu nedenle, edaravon VPA’nin pankreastaki zararli etkilerinin giderilmesinde ve/veya azaltilmasinda yararli olabilir.
{"title":"Investigation of the Effects of Edaravone on Valproic Acid Induced Tissue Damage in Pancreas","authors":"Ş. Oktay, B. Alev-Tuzuner, S. Tunali, E. Ak, E. Emekli-Alturfan, Tuğba Tunali-Akbay, Leyla Koç-Öztürk, Ş. Çetinel, R. Yanardag, A. Yarat","doi":"10.12991/MARUPJ.319312","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.319312","url":null,"abstract":"Antiepileptik ve antikonvulzan etkili bir ilac olan valproik asit (VPA) oksidan ureminde artisa neden oldugundan toksik yan etkilere sahiptir. Bu calismanin amaci guclu bir serbest radikal yakalayicisi olan edaravonun VPA’nin yol actigi toksisite ve doku hasari uzerine etkilerini biyokimyasal ve histolojik olarak arastirmaktir. Disi Spraque Dawley turu sicanlar kontrol, edaravon (30 mg kg-1 gun-1), VPA (0.5 mg kg-1 gun- 1), VPA+edaravon (ayni dozlarda) olmak uzere dort gruba ayrildi. VPA ve edaravon intraperitonal olarak 7 gun boyunca verildi. Total protein, lipit peroksidasyon (LPO), siyalik asit (SA) ve glutatyon (GSH) duzeyleri ve alkalen fosfataz (ALP), doku faktoru (DF), superoksit dismutaz (SOD), glutatyon- S-transferaz (GST), katalaz (KAT), glutatyon peroksidaz (GPx) ve miyeloperoksidaz (MPO) aktiviteleri pankreas homojenatlarinda olculdu. LPO ve SA duzeyleri ve ALP, DF ve MPO aktiviteleri kontrol grubuna gore kiyaslandiginda VPA grubunda anlamli olarak artti. GST, KAT ve GPx aktiviteleri kontrol grubuna gore kiyaslandiginda VPA grubunda anlamli olarak azaldi. VPA grubunda morfolojik olarak belirgin bir hasar tespit edildi. Edaravonun olumlu etkisi SA, DF, KAT ve GPx parametrelerinde ve histolojik incelemede gozlemlendi. Bu nedenle, edaravon VPA’nin pankreastaki zararli etkilerinin giderilmesinde ve/veya azaltilmasinda yararli olabilir.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"32 1","pages":"570-577"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"91527476","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Kobalt oksit (Co3O4) nanopartikulleri spesifik optik, magnetik ve elektriksel aktivite ozelliklerinden dolayi cesitli endustriyel ve medikal alanda genis olcude kullanilmaktadir. Ancak, ozellikle sekonder hedef organ olarak degerlendirilen bobreklerdeki etkiler goz onune alindiginda toksik ve advers etkileri acisindan literaturde yeteri kadar bilgi mevcut degildir. Bu sebeple; Co3O4 nanopartikullerinin NRK-52E bobrek epitel hucreleri uzerinde toksik potansiyelini in vitro sartlarda arastirdik. Bobrek hucreleri tarafindan alinan Co3O4 nanopartikullerinin 100 μg/ mL maruziyet konsantrasyonunda anlamli duzeyde apoptoz ve nekrozu indukleyerek hucre canliliginda azalmaya sebep oldugu gozlendi. Buna karsilik, DNA’da hasara yol acmadigi tespit edildi. Elde edilen sonuclara gore; Co3O4 nanopartikullerinin bobrek hucrelerinde hucresel toksisiteyi induklemesi cesitli alanlardaki kullanimlarinda Co3O4 nanopartikullerinin guvenliligine temkinli yaklasilmasi uygun olacaktir. Ancak, ileri calismalar ile toksik etki mekanizmalarinin detayli arastirilmasi gerekmektedir.
{"title":"Assessment of Cellular Responses in Kidney Cells Exposed to Cobalt Oxide Nanoparticles","authors":"Mahmoud Abudayyak, T. Gurkaynak, G. Özhan","doi":"10.12991/MARUPJ.318619","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.318619","url":null,"abstract":"Kobalt oksit (Co3O4) nanopartikulleri spesifik optik, magnetik ve elektriksel aktivite ozelliklerinden dolayi cesitli endustriyel ve medikal alanda genis olcude kullanilmaktadir. Ancak, ozellikle sekonder hedef organ olarak degerlendirilen bobreklerdeki etkiler goz onune alindiginda toksik ve advers etkileri acisindan literaturde yeteri kadar bilgi mevcut degildir. Bu sebeple; Co3O4 nanopartikullerinin NRK-52E bobrek epitel hucreleri uzerinde toksik potansiyelini in vitro sartlarda arastirdik. Bobrek hucreleri tarafindan alinan Co3O4 nanopartikullerinin 100 μg/ mL maruziyet konsantrasyonunda anlamli duzeyde apoptoz ve nekrozu indukleyerek hucre canliliginda azalmaya sebep oldugu gozlendi. Buna karsilik, DNA’da hasara yol acmadigi tespit edildi. Elde edilen sonuclara gore; Co3O4 nanopartikullerinin bobrek hucrelerinde hucresel toksisiteyi induklemesi cesitli alanlardaki kullanimlarinda Co3O4 nanopartikullerinin guvenliligine temkinli yaklasilmasi uygun olacaktir. Ancak, ileri calismalar ile toksik etki mekanizmalarinin detayli arastirilmasi gerekmektedir.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"15 1","pages":"537-543"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"90692670","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pemetrekset, mezotelyoma, kucuk hucreli olmayan akciger kanseri ve pek cok neoplazmin tedavisinde kullanilan kemoterapotik bir ilactir. Kemoterapotik ilaclar tedavide sadece kanser hucrelerini hedeflemezler. Tedavi suresince normal hucrelerde bu ilaclarla karsilasirlar. Buradan yola cikilarak planlanan bu calismada, pemetrekset’in in vitro kosullarda nomal lokositler uzerine genotoksik etkisinin olup olmadiginin ortaya konulmasi amaclandi. Calismada, genotoksisite calismalarinda hizli ve guvenilir sonuclar vermesi dolayisiyla siklikla kullanilan bir yontem olan alkali tek hucre jel elektroforez yontemi kullanildi. Iki gonullu donorden alinan insan periferal kan orneklerinden elde edilen lokositler, ilacin dort farkli konsantrasyonu (25, 50, 75 ve 100μg/mL) ile 1 saat muamele edildi. DNA hasari bakimindan 75μg/mL (p˂0,05) ve 100μg/ml’de (p˂0,01) negatif kontrole gore istatistiksel olarak anlamli bir artis tespit edildi. Bu bulgu, pemetrekset’in normal lokositler uzerine genotoksik potansiyelinin olabilecegini gostermektedir.
{"title":"Evaluation of genotoxic potential of pemetrexed by using in vitro alkaline comet assay","authors":"Hayal Cobanoglu, M. Coşkun, M. Coşkun, A. Çayır","doi":"10.12991/MARUPJ.318635","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.318635","url":null,"abstract":"Pemetrekset, mezotelyoma, kucuk hucreli olmayan akciger kanseri ve pek cok neoplazmin tedavisinde kullanilan kemoterapotik bir ilactir. Kemoterapotik ilaclar tedavide sadece kanser hucrelerini hedeflemezler. Tedavi suresince normal hucrelerde bu ilaclarla karsilasirlar. Buradan yola cikilarak planlanan bu calismada, pemetrekset’in in vitro kosullarda nomal lokositler uzerine genotoksik etkisinin olup olmadiginin ortaya konulmasi amaclandi. Calismada, genotoksisite calismalarinda hizli ve guvenilir sonuclar vermesi dolayisiyla siklikla kullanilan bir yontem olan alkali tek hucre jel elektroforez yontemi kullanildi. Iki gonullu donorden alinan insan periferal kan orneklerinden elde edilen lokositler, ilacin dort farkli konsantrasyonu (25, 50, 75 ve 100μg/mL) ile 1 saat muamele edildi. DNA hasari bakimindan 75μg/mL (p˂0,05) ve 100μg/ml’de (p˂0,01) negatif kontrole gore istatistiksel olarak anlamli bir artis tespit edildi. Bu bulgu, pemetrekset’in normal lokositler uzerine genotoksik potansiyelinin olabilecegini gostermektedir.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"101 4 Pt 1 1","pages":"544-550"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"88572994","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
A. Keyhani, A. T. Kareshk, Razieh Tavakoli Oliaei, H. Mahmoudvand
Son 30 yila kadar, kistik ekinokokkozis (CE) tedavisinde cerrahi yaklasim en dogru secim olarak gorulmekteydi. Hipertonik tuz cozeltisi ve gumus nitrat cozeltisi gibi skolisidal ozellik gosteren cozeltiler cerrahi islemler esnasinda kistlerin inaktivasyonu icin kullanilmakla birlikte bu cozeltilerin ciddi yan etkilere de neden oldugu bilinmektedir. Bu calismada, Cuminum cyminum L.’nin hidatik kist protoskoleseslerine karsi in vitro skolisidal etkinligine ek olarak olusturulan fare modelinde akut toksisitesi de incelenmistir. Protoskolesesler aseptik sartlarda hidatik kisti olan koyunlarin karacigerlerinden aspire edilerek elde edilmistir. Ucucu yag (12.5-100 μl/mL) ve metanollu ekstre (12.5-100 mg/mL) farkli derisimlerde 5-60 dakika uygulanmistir. Protoskoleseslerin canliligi eosin ekskluzyon yontemiyle (%0.1 eozin boyama) ile tespit edilmistir. Buna ek olarak, 32 erkek NMRI fare kullanilarak C.cyminum’un akut toksistesi calisilmistir. C.cyminum’un metanollu ekstresi 100 ve 50 mg/ml derisimlerde uygulandiginda 10 ve 20 dakika maruziyet sonrasinda protoskoleseslerin %100’unu oldurmustur. C.cyminum’un ucucu yagi, 50 ve 25 μl/mL derisimlerde uygulandiginda ise sirasiyla 10 ve 20 dakika maruziyet sonrasinda tum protoskoleseslerin oldugu tespit edilmistir. Ucucu yag ile yapilan calismalarda 1 ml/kg doza kadar olum saptanmazken 2 ml/kg dozda olum orani %25’tir. Metanollu ekstre ile calisildiginda ise 4 g/kg doza kadar olum gerceklesmemistir. Elde edilen bulgular degerlendirildiginde C. cyminum’un potansiyal skolisidal etkinligine ek olarak ciddi bir toksiste gostermedigi ve bu nedenle hidatik kist cerrahisinde bitkisel kaynakli bir skolisidal olarak kullanilabilecegi onerilmis ancak onerininin dogrulanmasi icin ileri klinik calismalara ihtiyac duyuldugu da belirtilmistir.
{"title":"Protoscolicidal Effects and Acute Toxicity of Essential Oil and Methanolic Extract of Cuminum cyminum Seeds","authors":"A. Keyhani, A. T. Kareshk, Razieh Tavakoli Oliaei, H. Mahmoudvand","doi":"10.12991/MARUPJ.319204","DOIUrl":"https://doi.org/10.12991/MARUPJ.319204","url":null,"abstract":"Son 30 yila kadar, kistik ekinokokkozis (CE) tedavisinde cerrahi yaklasim en dogru secim olarak gorulmekteydi. Hipertonik tuz cozeltisi ve gumus nitrat cozeltisi gibi skolisidal ozellik gosteren cozeltiler cerrahi islemler esnasinda kistlerin inaktivasyonu icin kullanilmakla birlikte bu cozeltilerin ciddi yan etkilere de neden oldugu bilinmektedir. Bu calismada, Cuminum cyminum L.’nin hidatik kist protoskoleseslerine karsi in vitro skolisidal etkinligine ek olarak olusturulan fare modelinde akut toksisitesi de incelenmistir. Protoskolesesler aseptik sartlarda hidatik kisti olan koyunlarin karacigerlerinden aspire edilerek elde edilmistir. Ucucu yag (12.5-100 μl/mL) ve metanollu ekstre (12.5-100 mg/mL) farkli derisimlerde 5-60 dakika uygulanmistir. Protoskoleseslerin canliligi eosin ekskluzyon yontemiyle (%0.1 eozin boyama) ile tespit edilmistir. Buna ek olarak, 32 erkek NMRI fare kullanilarak C.cyminum’un akut toksistesi calisilmistir. C.cyminum’un metanollu ekstresi 100 ve 50 mg/ml derisimlerde uygulandiginda 10 ve 20 dakika maruziyet sonrasinda protoskoleseslerin %100’unu oldurmustur. C.cyminum’un ucucu yagi, 50 ve 25 μl/mL derisimlerde uygulandiginda ise sirasiyla 10 ve 20 dakika maruziyet sonrasinda tum protoskoleseslerin oldugu tespit edilmistir. Ucucu yag ile yapilan calismalarda 1 ml/kg doza kadar olum saptanmazken 2 ml/kg dozda olum orani %25’tir. Metanollu ekstre ile calisildiginda ise 4 g/kg doza kadar olum gerceklesmemistir. Elde edilen bulgular degerlendirildiginde C. cyminum’un potansiyal skolisidal etkinligine ek olarak ciddi bir toksiste gostermedigi ve bu nedenle hidatik kist cerrahisinde bitkisel kaynakli bir skolisidal olarak kullanilabilecegi onerilmis ancak onerininin dogrulanmasi icin ileri klinik calismalara ihtiyac duyuldugu da belirtilmistir.","PeriodicalId":18529,"journal":{"name":"Marmara Pharmaceutical Journal","volume":"9 1","pages":"551-557"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2017-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"87672522","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}