首页 > 最新文献

Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology最新文献

英文 中文
Yaratıcılık ve Yaratıcı Olma Kavramlarının Günlük Dilde Anlamları
Pub Date : 2020-09-30 DOI: 10.26650/sp2019-0066
Engin Arık, Beril T. Atik
Yaratici ve yaraticilik soyut kavramlar oldugu icin tanimlanmasi guctur ve bilimsel calismalarla gunluk dilde cesitli anlamlarda kullanilmaktadir. Bu calismada Turkcede yaratici ve yaraticilik kavramlarinin gunluk dilde ne anlamlara geldigi sosyal medyadan elde edilen veriler analiz edilerek arastirilmistir. Calismada, Buyuk Veri yontemleri ve derlem dilbilim ile ilkornek kuramlari kullanilarak yaratici ve yaraticilik kavramlarinin anlamlarinin ortaya cikartilmasi hedeflenmistir. Bu calisma icin Twitterdan Şubat 2018-Mart 2019 tarihleri arasinda Rich Site Summary (RSS) ve Twitter beslemeleri (API) yardimiyla, Turkce filtresiyle, icinde “yaratici” ve “yaraticilik” gecen, birbirinin kopyasi olmayan, bir twiti RT ibaresiyle aynen tekrarlamayan ve bir twite cevap niteliginde olmayanlar toplanmistir. Bu sekilde toplam 40.382 adet yaratici iceren ve 13.007 adet icinde yaraticilik gecen twit otomatik olarak elde edilmistir. Yaratici verisi 124.028’u farkli sozcuk olmak uzere toplam 828.661 sozcukten, yaraticilik verisi ise 57.448’i farkli sozcuk olmak uzere toplam 268.886 sozcukten olusmaktadir. Bu verilerin analizinde Antconc ve Lancbox programlarindan ve siklik, logaritmik siklik, MI, DeltaP ve G gibi cesitli istatistiksel analizlerden yararlanilmistir. Sonuclar gunluk dilde yaratici ve yaraticilik kavramlarinin kullanimi ile bu kavramlarin sozluklerdeki ve bilim alanlarindaki karsiliklarinin birbiriyle ortusmedigini gostermektedir. Ornegin, sozluklerde kullanilan zeka, dusunce, dusunme, hayal gucu gibi kavramlar guncel dilde de anlamli bir sekilde siklikla kullanilmaktadir. Ancak sozluklerde yaratici tanimi icin kullanilan “kreatif” sozcugu gunluk dilde siklikla kullanilmamakla birlikte yaraticilik sozcugunun Ingilizce karsiligi olan creativityhashtag (#) isaretiyle birlikte siklikla kullanilmaktadir. Ayrica, bilim alanlarinda kullanilan farkli yollari kullanma, farkli dusunme gibi ifadelerle gunluk dilde siklikla karsilasilirken problem cozme ve motivasyon gibi kavramlar nadir kullanilmaktadir. Dolayisiyla, sozluklerde tanimlar guncellenirken bu yeni bulgulardan yani kavramlarin gunluk dilde kullanimlarindan yararlanilmalidir. Bilimsel tanimlarda ve arastirmalarda ise, bu kavramlarin bilimsel tanimlariyla, sozluklerdeki tanimlardan ve gunluk dilde kullanimlarindan farkliliklarinin alti cizilmeli ve bu farkliliklar dikkate alinarak arastirmalar yurutulmelidir.
由于创造力和创造性是抽象概念,因此很难界定,在科学研究和日常用语中的含义也各不相同。本研究通过分析从社交媒体获取的数据,对土耳其语中创造力和创意概念的含义进行了研究。研究中使用了大数据方法、语料库语言学和首例理论来揭示创造力和创造性概念的含义。本研究在 2018 年 2 月至 2019 年 3 月期间,借助富网站摘要(RSS)和推特信息源(API),从推特上共收集到 40382 条包含 "创造者 "和 "创造力 "字样的推文,这些推文之间没有重复,没有用 RT 重复一条推文,也没有回复一条推文。通过这种方式,共自动获取了 40,382 条包含 "创作者 "的推文和 13,007 条包含 "创意 "的推文。创作者数据包括 828,661 条语段,其中 124,028 条为不同语段;创意数据包括 268,886 条语段,其中 57,448 条为不同语段。在分析这些数据时,使用了 Antconc 和 Lancbox 程序以及各种统计分析,如频率、对数频率、MI、DeltaP 和 G。结果表明,创造力和创造性概念在日常用语中的使用与这些概念在词典和科学领域中的对应词并不一致。例如,词典中使用的智力、思想、思维、想象力等概念在现代语言中经常被有意义地使用。然而,字典中用于定义 "创造力 "的 "creative "一词,在日常用语中并不常用,却经常与英文中与 "创造力 "相对应的 "creativityhashtag"(#)一起使用。此外,在日常用语中还经常出现科学领域使用的 "使用不同方法 "和 "换位思考 "等表述,而 "解决问题 "和 "激励 "等概念却很少使用。因此,在更新词典中的定义时,应利用这些新发现,即在日常用语中使用的概念。在科学定义和研究中,应强调这些概念的科学定义与词汇表中的定义及其在日常语言中的使用之间的差异,并在开展研究时考虑到这些差异。
{"title":"Yaratıcılık ve Yaratıcı Olma Kavramlarının Günlük Dilde Anlamları","authors":"Engin Arık, Beril T. Atik","doi":"10.26650/sp2019-0066","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/sp2019-0066","url":null,"abstract":"Yaratici ve yaraticilik soyut kavramlar oldugu icin tanimlanmasi guctur ve bilimsel calismalarla gunluk dilde cesitli anlamlarda kullanilmaktadir. Bu calismada Turkcede yaratici ve yaraticilik kavramlarinin gunluk dilde ne anlamlara geldigi sosyal medyadan elde edilen veriler analiz edilerek arastirilmistir. Calismada, Buyuk Veri yontemleri ve derlem dilbilim ile ilkornek kuramlari kullanilarak yaratici ve yaraticilik kavramlarinin anlamlarinin ortaya cikartilmasi hedeflenmistir. Bu calisma icin Twitterdan Şubat 2018-Mart 2019 tarihleri arasinda Rich Site Summary (RSS) ve Twitter beslemeleri (API) yardimiyla, Turkce filtresiyle, icinde “yaratici” ve “yaraticilik” gecen, birbirinin kopyasi olmayan, bir twiti RT ibaresiyle aynen tekrarlamayan ve bir twite cevap niteliginde olmayanlar toplanmistir. Bu sekilde toplam 40.382 adet yaratici iceren ve 13.007 adet icinde yaraticilik gecen twit otomatik olarak elde edilmistir. Yaratici verisi 124.028’u farkli sozcuk olmak uzere toplam 828.661 sozcukten, yaraticilik verisi ise 57.448’i farkli sozcuk olmak uzere toplam 268.886 sozcukten olusmaktadir. Bu verilerin analizinde Antconc ve Lancbox programlarindan ve siklik, logaritmik siklik, MI, DeltaP ve G gibi cesitli istatistiksel analizlerden yararlanilmistir. Sonuclar gunluk dilde yaratici ve yaraticilik kavramlarinin kullanimi ile bu kavramlarin sozluklerdeki ve bilim alanlarindaki karsiliklarinin birbiriyle ortusmedigini gostermektedir. Ornegin, sozluklerde kullanilan zeka, dusunce, dusunme, hayal gucu gibi kavramlar guncel dilde de anlamli bir sekilde siklikla kullanilmaktadir. Ancak sozluklerde yaratici tanimi icin kullanilan “kreatif” sozcugu gunluk dilde siklikla kullanilmamakla birlikte yaraticilik sozcugunun Ingilizce karsiligi olan creativityhashtag (#) isaretiyle birlikte siklikla kullanilmaktadir. Ayrica, bilim alanlarinda kullanilan farkli yollari kullanma, farkli dusunme gibi ifadelerle gunluk dilde siklikla karsilasilirken problem cozme ve motivasyon gibi kavramlar nadir kullanilmaktadir. Dolayisiyla, sozluklerde tanimlar guncellenirken bu yeni bulgulardan yani kavramlarin gunluk dilde kullanimlarindan yararlanilmalidir. Bilimsel tanimlarda ve arastirmalarda ise, bu kavramlarin bilimsel tanimlariyla, sozluklerdeki tanimlardan ve gunluk dilde kullanimlarindan farkliliklarinin alti cizilmeli ve bu farkliliklar dikkate alinarak arastirmalar yurutulmelidir.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"50 3 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-09-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129808265","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
İş Stresi ve Güvenlik Performansı Arasındaki İlişkide Güvenlik İkliminin Düzenleyici Rolü: Sağlık Sektöründe Bir İnceleme
Pub Date : 2020-09-28 DOI: 10.26650/SP2020-0006
Ferhat Ayyıldız, D. Çam
The relationship between job stress and task performance is frequently studied in the literature. However, it is seen that there are fewer studies examining the relationship between job stress and safety performance which has important outcomes such as life safety. Therefore, the first aim of the present study was determined as examining the relationship between job stress and safety performance. Although previous studies have demonstrated the effects of various individual and situational factors on the job stress-performance relationship, it is noteworthy that the moderator role of the safety climate has not been examined yet. In this respect, another aim of the study is to investigate the moderator role of the safety climate as a situational variable in the relationships between job stress and sub-dimensions of safety performance. The present study was conducted with employees from the health sector as it contains both the most stressful jobs and high level of safety performance expectation. In this regard, the participants of the present study consisted of 165 healthcare professionals (73.3% women, 26.7% men) reached within the borders of Istanbul and Kocaeli. These professionals work in various departments and different roles (doctors, nurses, technicians, physiotherapists, laborants) in 11 institutions including three public hospitals and eight private hospitals. Job Stressor Appraisal Scale, Safe Behavior Scale and Safety Climate Scale were used to collect data. The correlation analysis results demonstrated the negative and significant relationship between job stress and safety compliance and safety participation as sub-dimensions of safety performance. Furthermore, it was found that the relationship between job stress and safety participation was moderated by the safety climate. These results indicate that while work stress increases safety participation in a low safety climate, it decreases in a high safety climate. On the other hand, the moderator effect of safety climate was not found statistically significant in the relationship between job stress and safety compliance. These results were compared with other research results in the literature and the effects of measurement-related and environmental factors on the results were discussed.
工作压力与任务绩效之间的关系在文献中经常被研究。然而,研究工作压力与安全绩效之间关系的研究较少,而安全绩效具有重要的结果,如生命安全。因此,本研究的第一个目的被确定为检验工作压力和安全绩效之间的关系。虽然以往的研究已经证明了各种个体因素和情境因素对工作压力-绩效关系的影响,但值得注意的是,安全气候的调节作用尚未得到检验。在这方面,本研究的另一个目的是探讨安全气候作为情境变量在工作压力与安全绩效子维度之间的关系中的调节作用。本研究是在卫生部门的员工中进行的,因为卫生部门既有压力最大的工作,也有高水平的安全绩效期望。在这方面,本研究的参与者包括伊斯坦布尔和科恰埃利边界内的165名保健专业人员(73.3%为女性,26.7%为男性)。这些专业人员在包括3家公立医院和8家私立医院在内的11家机构的不同部门和不同角色(医生、护士、技术人员、物理治疗师、实验室)工作。采用工作压力源评价量表、安全行为量表和安全气候量表收集数据。相关分析结果显示,工作压力与安全合规和安全参与作为安全绩效的子维度呈显著负相关。此外,我们还发现工作压力与安全参与之间的关系受到安全气候的调节。这些结果表明,在低安全气候下,工作压力增加了安全参与,而在高安全气候下,工作压力减少了安全参与。另一方面,安全气候对工作压力与安全依从性的调节作用不显著。将这些结果与文献中其他研究结果进行了比较,并讨论了测量相关因素和环境因素对结果的影响。
{"title":"İş Stresi ve Güvenlik Performansı Arasındaki İlişkide Güvenlik İkliminin Düzenleyici Rolü: Sağlık Sektöründe Bir İnceleme","authors":"Ferhat Ayyıldız, D. Çam","doi":"10.26650/SP2020-0006","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/SP2020-0006","url":null,"abstract":"The relationship between job stress and task performance is frequently studied in the literature. However, it is seen that there are fewer studies examining the relationship between job stress and safety performance which has important outcomes such as life safety. Therefore, the first aim of the present study was determined as examining the relationship between job stress and safety performance. Although previous studies have demonstrated the effects of various individual and situational factors on the job stress-performance relationship, it is noteworthy that the moderator role of the safety climate has not been examined yet. In this respect, another aim of the study is to investigate the moderator role of the safety climate as a situational variable in the relationships between job stress and sub-dimensions of safety performance. The present study was conducted with employees from the health sector as it contains both the most stressful jobs and high level of safety performance expectation. In this regard, the participants of the present study consisted of 165 healthcare professionals (73.3% women, 26.7% men) reached within the borders of Istanbul and Kocaeli. These professionals work in various departments and different roles (doctors, nurses, technicians, physiotherapists, laborants) in 11 institutions including three public hospitals and eight private hospitals. Job Stressor Appraisal Scale, Safe Behavior Scale and Safety Climate Scale were used to collect data. The correlation analysis results demonstrated the negative and significant relationship between job stress and safety compliance and safety participation as sub-dimensions of safety performance. Furthermore, it was found that the relationship between job stress and safety participation was moderated by the safety climate. These results indicate that while work stress increases safety participation in a low safety climate, it decreases in a high safety climate. On the other hand, the moderator effect of safety climate was not found statistically significant in the relationship between job stress and safety compliance. These results were compared with other research results in the literature and the effects of measurement-related and environmental factors on the results were discussed.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-09-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128025581","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
An Experimental Inquiry about the Additive Effects of Assigned and Primed Goals and Their Interaction with Performance Feedback 指派目标和启动目标的加性效应及其与绩效反馈交互作用的实验研究
Pub Date : 2020-03-27 DOI: 10.26650/sp2019-0022
Ümran Yüce Selvi, H. Sümer
Hedef belirleme ve performans geribildirimi, orgutsel etkililigi artirmak icin kullanilan iki onemli arac olarak degerlendirilmektedir. Bu iki degiskenin is/gorev performansini artirmadaki rolu cok sayida calisma tarafindan arastirilmistir; ancak bu konuda hala cevaplanmasi gereken sorular bulunmaktadir. Mevcut calisma temel olarak hedef belirleme ve performans geribildiriminin bir yaraticilik gorevi uzerindeki etkisini incelemeyi amaclamaktadir. Calisma hipotezleri, 4 (atanmis hedef, uyandirilmis hedef, atanmis ve uyandirilmis hedef bir arada ve hedef yok) X 2 (performans geribildirimi ve performans geribildirimi yok) deneysel deseni kullanilarak test edilmistir. Hedef uyandirma, basari duygusu ima eden fotograflar kullanilmasi yoluyla yapilmistir. Gorev performansi, Olcum 1 ve Olcum 2 olmak uzere iki kez olculmustur. Olcum 1 ve Olcum 2 performans degerleri arasindaki fark bagimli degisken olarak ele alinmistir. Calismanin katilimcilari 294 lisans ogrencisinden olusmaktadir. Bulgular, anlamli duzeyde hedef belirleme ve performans geribildirimi temel etkileri ile marjinal duzeyde anlamli etkilesim etkisine isaret etmistir. Atanmis hedef ve performans geribildirimi, gorev performansini sirasiyla hedef ve geribildirim olmayan kosullardan daha fazla yukseltmistir. Ancak, uyandirilmis hedef ile uyandirilmis ve atanmis hedeflerin bir arada saglandigi kosullarin performans artirici etkilerinin basit uygulama etkisinin otesine gecemedigi gorulmustur. Marjinal duzeyde anlamli bulunan hedef belirleme ve geribildirim etkilesimine dair bulgular, performans geribildiriminin sadece sistemde hedef belirleme olmadiginda kritik oldugunu gostermistir. Bulgular, hedef belirleme ve performans geribildirimlerini birlikte kullanmanin en yuksek performans artisini saglayacagi yonundeki beklentimizi desteklememistir. Sonuc olarak mevcut calisma gorev performansi artirilmasinda, uyandirilmis hedefler, uyandirilmis hedefler ile atanmis hedeflerin bir arada saglanmasi ve hedef belirleme ile performans geribildiriminin tamamlayici etkileri konusunda karsi kanit sunmasi bakimindan alanyazina katki saglamaktadir.
{"title":"An Experimental Inquiry about the Additive Effects of Assigned and Primed Goals and Their Interaction with Performance Feedback","authors":"Ümran Yüce Selvi, H. Sümer","doi":"10.26650/sp2019-0022","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/sp2019-0022","url":null,"abstract":"Hedef belirleme ve performans geribildirimi, orgutsel etkililigi artirmak icin kullanilan iki onemli arac olarak degerlendirilmektedir. Bu iki degiskenin is/gorev performansini artirmadaki rolu cok sayida calisma tarafindan arastirilmistir; ancak bu konuda hala cevaplanmasi gereken sorular bulunmaktadir. Mevcut calisma temel olarak hedef belirleme ve performans geribildiriminin bir yaraticilik gorevi uzerindeki etkisini incelemeyi amaclamaktadir. Calisma hipotezleri, 4 (atanmis hedef, uyandirilmis hedef, atanmis ve uyandirilmis hedef bir arada ve hedef yok) X 2 (performans geribildirimi ve performans geribildirimi yok) deneysel deseni kullanilarak test edilmistir. Hedef uyandirma, basari duygusu ima eden fotograflar kullanilmasi yoluyla yapilmistir. Gorev performansi, Olcum 1 ve Olcum 2 olmak uzere iki kez olculmustur. Olcum 1 ve Olcum 2 performans degerleri arasindaki fark bagimli degisken olarak ele alinmistir. Calismanin katilimcilari 294 lisans ogrencisinden olusmaktadir. Bulgular, anlamli duzeyde hedef belirleme ve performans geribildirimi temel etkileri ile marjinal duzeyde anlamli etkilesim etkisine isaret etmistir. Atanmis hedef ve performans geribildirimi, gorev performansini sirasiyla hedef ve geribildirim olmayan kosullardan daha fazla yukseltmistir. Ancak, uyandirilmis hedef ile uyandirilmis ve atanmis hedeflerin bir arada saglandigi kosullarin performans artirici etkilerinin basit uygulama etkisinin otesine gecemedigi gorulmustur. Marjinal duzeyde anlamli bulunan hedef belirleme ve geribildirim etkilesimine dair bulgular, performans geribildiriminin sadece sistemde hedef belirleme olmadiginda kritik oldugunu gostermistir. Bulgular, hedef belirleme ve performans geribildirimlerini birlikte kullanmanin en yuksek performans artisini saglayacagi yonundeki beklentimizi desteklememistir. Sonuc olarak mevcut calisma gorev performansi artirilmasinda, uyandirilmis hedefler, uyandirilmis hedefler ile atanmis hedeflerin bir arada saglanmasi ve hedef belirleme ile performans geribildiriminin tamamlayici etkileri konusunda karsi kanit sunmasi bakimindan alanyazina katki saglamaktadir.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"23 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-03-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115256482","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
Üniversite Öğrencilerinde Karanlık Üçlü: HEXACO Kişilik Özelliklerinin Yordayıcı Rolü
Pub Date : 2020-03-27 DOI: 10.26650/sp2019-0031
Ezgi Cömert, Cem Ali Gizir
Alan yazinda karsit kutuplarda yer aldigi one surulen Karanlik Uclu kisilik ozellikleri ile HEXACO kisilik ozellikleri arasindaki iliskilerin ele alinmasinin onemi siklikla vurgulanmaktadir. Diger yandan, Karanlik Uclu kisilik ozelliklerinin HEXACO kisilik modeli cercevesinde ve Turkiye’deki universite ogrencileri odaginda henuz yeterince incelenmedigi gozlemlenmektedir. Bu bakis acisiyla ele alinan bu calismada HEXACO kisilik ozelliklerinin (deneyime aciklik, disadonukluk, uyumluluk, duyarlilik, sorumluluk ve durustluk-alcakgonulluluk), Turkiye’deki universite ogrencilerinin Karanlik Uclu (Makyavelizm, narsisizm ve psikopati) duzeylerini ne derece yordadiklarinin incelenmesi amaclanmaktadir. Arastirmanin orneklemini, 2017-2018 egitim ogretim yilinda bir vakif universitesinin cesitli fakultelerinde ogrenimini surduren 388 (250 kadin, 138 erkek) lisans duzeyindeki ogrenciler olusturmaktadir. Bu arastirmada Kisisel Bilgi Formunun yanisira, Karanlik Uclu Kisilik Olcegi ve HEXACO Kisilik Olcegi olarak adlandirilan toplam iki olcum araci kullanilmistir. Arastirma verilerinin analiz edilmesi amaciyla basit korelasyon ve coklu regresyon analizi yontemleri kullanilmistir. Arastirma bulgularina gore durustluk-alcakgonulluluk, deneyime aciklik, duyarlilik ve uyumluluk degiskenlerinin Turkiye’deki universite ogrencilerinin Makyavelizm ve psikopati egilimlerini anlamli duzeyde yordadiklari belirlenmistir. Diger yandan, Turkiye’deki universite ogrencilerinin narsisizm egilimlerini yordayan degiskenlerin ise sirasiyla disadonukluluk, durustluk-alcakgonulluluk, sorumluluk ve deneyime aciklik oldugu gorulmustur. Bulgular diger bir acidan incelendiginde, durustluk-alcakgonulluluk ve deneyime aciklik HEXACO kisilik ozellikleri, Karanlik Ucluyu olusturan Makyavelizm, narsisizm ve psikopati egilimlerinin ucunu de aciklayan ortak faktorler olarak belirlenmistir. Bununla birlikte, duyarlik ve uyumluluk kisilik ozellikleri ise universite ogrencilerinin sadece Makyavelizm ve psikopati egilimlerini negatif yonde yordayan faktorlerdir. Diger yandan, disadonukluk ve sorumluluk kisilik ozellikleri ise sadece narsisizm egilimini pozitif yonde belirleyen faktorler olarak dikkat cekmektedir. Elde edilen bulgular, alan yazin temelinde tartisilmis ve ardindan alandaki cesitli uygulamalara ve gelecek calismalara yonelik oneriler sunulmustur.
在文献中,人们经常强调处理黑暗三合会人格特质与 HEXACO 人格特质之间关系的重要性,因为这两种人格特质被认为处于相反的两极。另一方面,人们注意到,在 HEXACO 人格模型的框架内,尚未对黑暗三合会人格特质进行充分研究,而且研究重点也未放在土耳其的大学生身上。从这一角度出发,本研究旨在探讨 HEXACO 人格特质(经验开放性、外向性、合意性、顺应性、敏感性、责任感和诚实-诚信)在多大程度上可以预测土耳其大学生的黑暗三重性(马基雅维利主义、自恋和心理变态)水平。研究样本包括2017-2018学年就读于某基础大学各院系的388名本科生(250名女生,138名男生)。在本研究中,除个人信息表外,还使用了黑暗三联人格量表和HEXACO人格量表共两种测量工具。数据分析采用了简单相关和多元回归分析方法。研究结果表明,诚实-诚信、对经验的开放性、敏感性和合意性变量可显著预测土耳其大学生的马基雅维利主义和心理变态倾向。另一方面,预测土耳其大学生自恋倾向的变量分别是外向性、诚实-诚信、责任感和经验开放性。从另一个角度对研究结果进行分析后发现,HEXACO 人格特质中的诚实-同情和经验开放性是解释形成黑暗面的马基雅维利主义、自恋和心理变态极端倾向的共同因素。另一方面,敏感性和合意性人格特质是只对大学生的马基雅维利主义和心理变态倾向产生负向预测的因素。另一方面,外向性和自觉性人格特质只对自恋有积极的预测作用。本文以文献为基础对研究结果进行了讨论,并对该领域的各种应用和未来研究提出了建议。
{"title":"Üniversite Öğrencilerinde Karanlık Üçlü: HEXACO Kişilik Özelliklerinin Yordayıcı Rolü","authors":"Ezgi Cömert, Cem Ali Gizir","doi":"10.26650/sp2019-0031","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/sp2019-0031","url":null,"abstract":"Alan yazinda karsit kutuplarda yer aldigi one surulen Karanlik Uclu kisilik ozellikleri ile HEXACO kisilik ozellikleri arasindaki iliskilerin ele alinmasinin onemi siklikla vurgulanmaktadir. Diger yandan, Karanlik Uclu kisilik ozelliklerinin HEXACO kisilik modeli cercevesinde ve Turkiye’deki universite ogrencileri odaginda henuz yeterince incelenmedigi gozlemlenmektedir. Bu bakis acisiyla ele alinan bu calismada HEXACO kisilik ozelliklerinin (deneyime aciklik, disadonukluk, uyumluluk, duyarlilik, sorumluluk ve durustluk-alcakgonulluluk), Turkiye’deki universite ogrencilerinin Karanlik Uclu (Makyavelizm, narsisizm ve psikopati) duzeylerini ne derece yordadiklarinin incelenmesi amaclanmaktadir. Arastirmanin orneklemini, 2017-2018 egitim ogretim yilinda bir vakif universitesinin cesitli fakultelerinde ogrenimini surduren 388 (250 kadin, 138 erkek) lisans duzeyindeki ogrenciler olusturmaktadir. Bu arastirmada Kisisel Bilgi Formunun yanisira, Karanlik Uclu Kisilik Olcegi ve HEXACO Kisilik Olcegi olarak adlandirilan toplam iki olcum araci kullanilmistir. Arastirma verilerinin analiz edilmesi amaciyla basit korelasyon ve coklu regresyon analizi yontemleri kullanilmistir. Arastirma bulgularina gore durustluk-alcakgonulluluk, deneyime aciklik, duyarlilik ve uyumluluk degiskenlerinin Turkiye’deki universite ogrencilerinin Makyavelizm ve psikopati egilimlerini anlamli duzeyde yordadiklari belirlenmistir. Diger yandan, Turkiye’deki universite ogrencilerinin narsisizm egilimlerini yordayan degiskenlerin ise sirasiyla disadonukluluk, durustluk-alcakgonulluluk, sorumluluk ve deneyime aciklik oldugu gorulmustur. Bulgular diger bir acidan incelendiginde, durustluk-alcakgonulluluk ve deneyime aciklik HEXACO kisilik ozellikleri, Karanlik Ucluyu olusturan Makyavelizm, narsisizm ve psikopati egilimlerinin ucunu de aciklayan ortak faktorler olarak belirlenmistir. Bununla birlikte, duyarlik ve uyumluluk kisilik ozellikleri ise universite ogrencilerinin sadece Makyavelizm ve psikopati egilimlerini negatif yonde yordayan faktorlerdir. Diger yandan, disadonukluk ve sorumluluk kisilik ozellikleri ise sadece narsisizm egilimini pozitif yonde belirleyen faktorler olarak dikkat cekmektedir. Elde edilen bulgular, alan yazin temelinde tartisilmis ve ardindan alandaki cesitli uygulamalara ve gelecek calismalara yonelik oneriler sunulmustur.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-03-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130521767","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 2
Investigation of the Psychometric Properties of the Turkish Adaptation of Positivity Scale for Adolescents and Young Adults 土耳其青少年积极适应量表的心理测量特征研究
Pub Date : 2020-03-27 DOI: 10.26650/sp2018-0017
Baki Duy, M. Yildiz
Olumlu yonelim veya olumlu dusunme pozitif psikolojinin temel calisma konulari arasinda yer almaktadir. Bu nedenle bu calismada esas olarak, Pozitiflik Olceginin (P Olcegi) Turkce uyarlamasinin ergenler ve genc yetiskinler icin psikometrik ozelliklerinin incelenmesi amaclanmistir. Arastirmanin katilimcilari 307 lise (Kadin = 189, Erkek = 118) ve 354 universite ogrencisinden (Kadin = 190, Erkek = 164) olusmaktadir. Lise grubunun yas ortalamasi 15.84 ve universite grubunun yas ortalamasi 21.36’dir. Olcegin Turkce uyarlamasinin yapi gecerliligini ve olcum degismezligini belirlemek amaciyla coklu grup dogrulayici faktor analizinden yararlanilmistir. Yapi gecerliligine dair daha fazla destek sunmak amaciyla Rosenberg Benlik Saygisi Olcegi, Yasam Yonelimi Testi, Ergenler Icin Olumlu ve Olumsuz Duygular Olcegi ve Yasam Doyumu Olcegi kullanilmistir. Olcegin guvenirligini test etmek amaciyla olcegin Cronbach Alpha katsayisi hesaplanmistir. Dogrulayici faktor analizi bulgulari olcegin tek boyutlu yapisini destekler niteliktedir. Gruplar arasi olcum degismezligine yonelik yapilan analizler hem yapisal modelin hem de olcum modelinin kabul edilebilir uyum degerlerine sahip oldugunu gostermistir. Bu bulgulara ek olarak olumlu dusunme ile benlik saygisi, iyimserlik, kotumserlik, yasam doyumu ve olumlu ve olumsuz duygular arasinda elde edilen anlamli korelasyon degerleri olcegin yapi gecerliligini destekler niteliktedir. Olcegin ayrica yeter duzeyde ic tutarliliga sahip oldugu bulunmustur. Analizlerden elde edilen bulgular, P Olceginin Turk ergenlerle ve genc yetiskinlerle guvenle kullanilabilecegini gostermektedir.
积极取向或积极思考是积极心理学的主要课题之一。因此,本研究的主要目的是研究土耳其版青少年积极性量表(P-Scale)的心理测量特性。本研究的参与者包括 307 名高中生(女=189,男=118)和 354 名大学生(女=190,男=164)。高中生组的平均年龄为 15.84 岁,大学生组的平均年龄为 21.36 岁。多组确认性因素分析用于确定量表土耳其语改编版的结构效度和测量不变性。罗森伯格自尊量表》、《生活取向测试》、《青少年正负情绪量表》和《对生活的满意度量表》也被用来进一步证明量表的结构效度。为了检验量表的信度,计算了量表的 Cronbach Alpha 系数。确认性因子分析结果支持量表的单维结构。组间测量不变性分析表明,结构模型和测量模型的拟合值均可接受。此外,积极思考与自尊、乐观、悲观、生活满意度以及积极和消极情绪之间的显著相关值也证明了量表的建构效度。量表还具有足够的内部一致性。分析结果表明,积极思维量表可以安全地用于土耳其青少年。
{"title":"Investigation of the Psychometric Properties of the Turkish Adaptation of Positivity Scale for Adolescents and Young Adults","authors":"Baki Duy, M. Yildiz","doi":"10.26650/sp2018-0017","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/sp2018-0017","url":null,"abstract":"Olumlu yonelim veya olumlu dusunme pozitif psikolojinin temel calisma konulari arasinda yer almaktadir. Bu nedenle bu calismada esas olarak, Pozitiflik Olceginin (P Olcegi) Turkce uyarlamasinin ergenler ve genc yetiskinler icin psikometrik ozelliklerinin incelenmesi amaclanmistir. Arastirmanin katilimcilari 307 lise (Kadin = 189, Erkek = 118) ve 354 universite ogrencisinden (Kadin = 190, Erkek = 164) olusmaktadir. Lise grubunun yas ortalamasi 15.84 ve universite grubunun yas ortalamasi 21.36’dir. Olcegin Turkce uyarlamasinin yapi gecerliligini ve olcum degismezligini belirlemek amaciyla coklu grup dogrulayici faktor analizinden yararlanilmistir. Yapi gecerliligine dair daha fazla destek sunmak amaciyla Rosenberg Benlik Saygisi Olcegi, Yasam Yonelimi Testi, Ergenler Icin Olumlu ve Olumsuz Duygular Olcegi ve Yasam Doyumu Olcegi kullanilmistir. Olcegin guvenirligini test etmek amaciyla olcegin Cronbach Alpha katsayisi hesaplanmistir. Dogrulayici faktor analizi bulgulari olcegin tek boyutlu yapisini destekler niteliktedir. Gruplar arasi olcum degismezligine yonelik yapilan analizler hem yapisal modelin hem de olcum modelinin kabul edilebilir uyum degerlerine sahip oldugunu gostermistir. Bu bulgulara ek olarak olumlu dusunme ile benlik saygisi, iyimserlik, kotumserlik, yasam doyumu ve olumlu ve olumsuz duygular arasinda elde edilen anlamli korelasyon degerleri olcegin yapi gecerliligini destekler niteliktedir. Olcegin ayrica yeter duzeyde ic tutarliliga sahip oldugu bulunmustur. Analizlerden elde edilen bulgular, P Olceginin Turk ergenlerle ve genc yetiskinlerle guvenle kullanilabilecegini gostermektedir.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-03-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128629610","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
A Phenomenological Study on Voluntarily Childless Women 自愿无子女妇女的现象学研究
Pub Date : 2020-03-27 DOI: 10.26650/sp2019-0034
S. Parlak, Işıl Tekin
The way in which women decide to have children is affected by many processes, including personal, social, historical, and political. Maternity is seen as an inevitable part of women’s happiness and a complement to their femininity. In traditional Turkish family structure, femininity is sanctified through maternity, and the status of women in the family and society is shaped by whether they have children or not. The status of women began to change with urbanization and also by virtue of women’s increasing participation in the workforce. The idea began to be expressed that maternity is not necessarily the fate of women, and given that it is a preference, which includes not only satisfaction but also difficulty, childlessness might be preferred. This study aims to examine the voluntary childlessness preferences of women. For this purpose, the study group consisted of four married women, who currently do not have children and who prefer not to have children. The age of the participants varies between 30 and 40 years and they are all voluntary. The study is designed according to descriptive phenomenology design of qualitative research methodology. The data were collected through semi-structured in-depth interviews. In the analysis of the data, Colaizzi’s (1978) phenomenological analysis steps were followed. During the interviews, it was seen that participants emphasized the concepts of responsibility and care giving. As a result of the analysis, it appears that the data are combined under the following themes: the meaning of maternity, the meaning of the concept of maternity in social circles, the meaning of not wanting a child, effects of voluntary childlessness, the decision of voluntary childlessness, social reactions to voluntary childlessness, and dilemmas experienced in the face of voluntary childlessness. It was observed that instinctive attitudes about maternity and perceptions on child bearing are still ongoing, that the pressure of being a mother has been preserved in the social environment, and that voluntarily childfree women define childlessness as freedom in many areas of life. With this study we make a contribution to the literature by attending to the voice of voluntarily childless women in the context of a woman’s right to decide on her own body. Keywords: Woman
女性决定要孩子的方式受到许多过程的影响,包括个人的、社会的、历史的和政治的。母性被视为女性幸福不可避免的一部分,是对女性气质的补充。在传统的土耳其家庭结构中,女性特质通过母性得到神圣化,女性在家庭和社会中的地位取决于她们是否有孩子。妇女的地位随着城市化以及妇女越来越多地参与劳动力而开始改变。人们开始表示,生育不一定是女性的命运,考虑到生育是一种偏好,这不仅包括满足,也包括困难,不生育可能是首选。本研究旨在探讨女性自愿不生育的偏好。为此,研究小组由四位已婚妇女组成,她们目前没有孩子,也不想要孩子。参与者的年龄在30到40岁之间,他们都是自愿的。本研究采用定性研究方法论的描述现象学设计。数据是通过半结构化的深度访谈收集的。在数据分析中,遵循Colaizzi(1978)的现象学分析步骤。在访谈中可以看到,参与者强调责任和关怀的概念。分析结果显示,数据似乎是在以下主题下组合的:生育的意义,生育概念在社会圈子中的意义,不想要孩子的意义,自愿不生育的影响,自愿不生育的决定,社会对自愿不生育的反应,以及面对自愿不生育所经历的困境。有人指出,对生育的本能态度和对生育的看法仍然存在,作为母亲的压力在社会环境中仍然存在,自愿不生育的妇女将不生育定义为生活中许多领域的自由。通过这项研究,我们通过关注妇女在决定自己身体权利的背景下自愿无子女妇女的声音,对文献做出了贡献。关键词:女人
{"title":"A Phenomenological Study on Voluntarily Childless Women","authors":"S. Parlak, Işıl Tekin","doi":"10.26650/sp2019-0034","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/sp2019-0034","url":null,"abstract":"The way in which women decide to have children is affected by many processes, including personal, social, historical, and political. Maternity is seen as an inevitable part of women’s happiness and a complement to their femininity. In traditional Turkish family structure, femininity is sanctified through maternity, and the status of women in the family and society is shaped by whether they have children or not. The status of women began to change with urbanization and also by virtue of women’s increasing participation in the workforce. The idea began to be expressed that maternity is not necessarily the fate of women, and given that it is a preference, which includes not only satisfaction but also difficulty, childlessness might be preferred. This study aims to examine the voluntary childlessness preferences of women. For this purpose, the study group consisted of four married women, who currently do not have children and who prefer not to have children. The age of the participants varies between 30 and 40 years and they are all voluntary. The study is designed according to descriptive phenomenology design of qualitative research methodology. The data were collected through semi-structured in-depth interviews. In the analysis of the data, Colaizzi’s (1978) phenomenological analysis steps were followed. During the interviews, it was seen that participants emphasized the concepts of responsibility and care giving. As a result of the analysis, it appears that the data are combined under the following themes: the meaning of maternity, the meaning of the concept of maternity in social circles, the meaning of not wanting a child, effects of voluntary childlessness, the decision of voluntary childlessness, social reactions to voluntary childlessness, and dilemmas experienced in the face of voluntary childlessness. It was observed that instinctive attitudes about maternity and perceptions on child bearing are still ongoing, that the pressure of being a mother has been preserved in the social environment, and that voluntarily childfree women define childlessness as freedom in many areas of life. With this study we make a contribution to the literature by attending to the voice of voluntarily childless women in the context of a woman’s right to decide on her own body. Keywords: Woman","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"25 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-03-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124938366","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 6
Büyük Veri ve Derlem Anlambilim Açısından Aşk Kavramı: Anlam, Gönderim ve Metafor
Pub Date : 2019-06-28 DOI: 10.26650/SP2019-0011
Engin Arık, Beril T. Arik
Farkli disiplinlerde ask uzerine calismalar yapilmakla birlikte ask soyut bir kavram  oldugu icin tanimlanmasi oldukca guctur. Disiplinlerarasi ask calismalarina katkida  bulunmayi amaclayan bu calisma, askin Turkce’de ne anlama geldigini ve dilde  kullanimini bilgisayarli dilbilim ve derlem yontemleriyle analiz ederek ask kavraminin  ilkornegini ortaya koymaktadir. Calisma kuramsal olarak Ilkornek Kurami ile Derlem  Anlambilim kuramlarini kullanip Derlem ve Buyuk Veri analiz yontemlerinden  yararlanmaktadir. Ilkornek kuramina gore ilkornek bir sinifin belli basli ozelliklerini  tasimaktadir. Şeyler beyinde kategorize edilirken ilkorneklere benzerliklerine gore  siniflandirilirlar. Kategoriler arasinda gecisler cok kesin degildir. Bazi seyler ilkornege  daha cok benzeyip kavrami daha cok temsil ederken, bazilari daha az benzeyip  kavrami daha az temsil etmektedirler. Derlem anlambilim kuramina gore ise, bir  sozcugun anlami, sozcugun cekimli hallerini de kapsayan sozcugun ozune, bu sozcukle  beraber kullanilan diger sozcuklere, sozcugun icinde bulundugu dilbilgisel yapilara,  konusucularin bilgi, tavir ve tutumlari ile dis dunya bilgisine ve metin / konusma turune  dayanmaktadir. Calismanin verisi Turkce Ulusal Derlemi’nden ask sozcugunun gectigi  2,500 satir, 10,671 farkli sozcuk ve toplam 27,855 sozcukten ve Twitter’dan 85,980  kisa mesaj (tweet) 130,016 farkli sozcuk ve toplam 1,280,736 sozcukten olusmaktadir.  Analiz sonuclarina gore ask, NITELIK, NICELIK, ZAMAN, YER, GERCEKLIK,  ZIHIN, BEDEN, DIL, INANC, ŞEY, KIŞI, BITKI ve TAŞIT ilkornekleriyle baglantili  bir kavram olup bu ilkorneklerle ilgili kavramlarla birlikte siklikla kullanilmaktadir.  Ask hem pozitif hem negatif duygu ifadeleriyle birlikte kullanilmaktadir. Ayrica, ask  yakin iliski ve baglanma ile ilgili sozcuklerle ifade edildigi gibi gercek olmayan bir  baglanmayi, nesne veya gruba baglanmayi ve baglanmasiz iliskileri de icermektedir.  Dolayisiyla, askin anlami baglama gore degisken olup dilin resmi ve gundelik  kullanimlarina gore de cesitlilik gostermektedir. Bu nedenlerle, hem gozlem / gorusme  yapilan calismalarda hem de deneysel calismalarda bu kavramlarin kullanimina dikkat  etmek, gelistirilen olcum araclarindaki tanimlar ve katilimcilarin kullandigi kavramlar  arasindaki farkliliklarin arastirma sonuclarini etkileyebilecegi goz ardi edilmemelidir.
虽然不同学科都有关于爱情的研究,但由于爱情是一个抽象的概念,因此很难对其进行定义。本研究旨在通过计算语言学和语料库方法,分析土耳其语中 "爱 "的含义及其在语言中的用法,为跨学科的 "爱 "研究做出贡献。本研究在理论上采用了第一实例理论和语料库语义学理论,并使用了语料库和大数据分析方法。根据首例理论,首例具有类的某些特征。在大脑中对事物进行分类时,是根据它们与第一实例的相似性进行分类的。类别之间的转换并不十分精确。有些事物与首例的相似度较高,代表概念的程度较高,而有些事物与首例的相似度较低,代表概念的程度较低。根据语料库语义学理论,一个词的意义取决于该词的实质内容,包括其转折形式、与该词一起使用的其他词、该词所在的语法结构、说话人的知识、态度和行为以及对外界的了解,还有文本/语音的类型。本研究的数据包括土耳其语国家语料库中含有 ask 一词的 2,500 行、10,671 个不同的单词和共计 27,855 个单词,以及 Twitter 中的 85,980 条短信息(tweets)、130,016 个不同的单词和共计 1,280,736 个单词。 根据分析结果,"爱 "是一个与 "质量"、"数量"、"时间"、"地点"、"现实"、"心灵"、"身体"、"语言"、"信念"、"事物"、"人"、"植物 "和 "交通 "等原则相关的概念,并且经常与这些原则相关的概念一起使用。 爱既可用于积极情绪的表达,也可用于消极情绪的表达。此外,"爱 "还与亲密关系和依恋有关,但也包括虚幻的依恋、对物体或群体的依恋以及无依恋的关系。 因此,"爱 "的含义取决于语境,并随着语言的正式和日常使用而变化。因此,无论是在观察/访谈研究中还是在实验研究中,都必须注意这些概念的使用,而且不应忽视的是,所开发的测量工具中的定义与参与者所使用的概念之间的差异可能会影响研究结果。
{"title":"Büyük Veri ve Derlem Anlambilim Açısından Aşk Kavramı: Anlam, Gönderim ve Metafor","authors":"Engin Arık, Beril T. Arik","doi":"10.26650/SP2019-0011","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/SP2019-0011","url":null,"abstract":"Farkli disiplinlerde ask uzerine calismalar yapilmakla birlikte ask soyut bir kavram  oldugu icin tanimlanmasi oldukca guctur. Disiplinlerarasi ask calismalarina katkida  bulunmayi amaclayan bu calisma, askin Turkce’de ne anlama geldigini ve dilde  kullanimini bilgisayarli dilbilim ve derlem yontemleriyle analiz ederek ask kavraminin  ilkornegini ortaya koymaktadir. Calisma kuramsal olarak Ilkornek Kurami ile Derlem  Anlambilim kuramlarini kullanip Derlem ve Buyuk Veri analiz yontemlerinden  yararlanmaktadir. Ilkornek kuramina gore ilkornek bir sinifin belli basli ozelliklerini  tasimaktadir. Şeyler beyinde kategorize edilirken ilkorneklere benzerliklerine gore  siniflandirilirlar. Kategoriler arasinda gecisler cok kesin degildir. Bazi seyler ilkornege  daha cok benzeyip kavrami daha cok temsil ederken, bazilari daha az benzeyip  kavrami daha az temsil etmektedirler. Derlem anlambilim kuramina gore ise, bir  sozcugun anlami, sozcugun cekimli hallerini de kapsayan sozcugun ozune, bu sozcukle  beraber kullanilan diger sozcuklere, sozcugun icinde bulundugu dilbilgisel yapilara,  konusucularin bilgi, tavir ve tutumlari ile dis dunya bilgisine ve metin / konusma turune  dayanmaktadir. Calismanin verisi Turkce Ulusal Derlemi’nden ask sozcugunun gectigi  2,500 satir, 10,671 farkli sozcuk ve toplam 27,855 sozcukten ve Twitter’dan 85,980  kisa mesaj (tweet) 130,016 farkli sozcuk ve toplam 1,280,736 sozcukten olusmaktadir.  Analiz sonuclarina gore ask, NITELIK, NICELIK, ZAMAN, YER, GERCEKLIK,  ZIHIN, BEDEN, DIL, INANC, ŞEY, KIŞI, BITKI ve TAŞIT ilkornekleriyle baglantili  bir kavram olup bu ilkorneklerle ilgili kavramlarla birlikte siklikla kullanilmaktadir.  Ask hem pozitif hem negatif duygu ifadeleriyle birlikte kullanilmaktadir. Ayrica, ask  yakin iliski ve baglanma ile ilgili sozcuklerle ifade edildigi gibi gercek olmayan bir  baglanmayi, nesne veya gruba baglanmayi ve baglanmasiz iliskileri de icermektedir.  Dolayisiyla, askin anlami baglama gore degisken olup dilin resmi ve gundelik  kullanimlarina gore de cesitlilik gostermektedir. Bu nedenlerle, hem gozlem / gorusme  yapilan calismalarda hem de deneysel calismalarda bu kavramlarin kullanimina dikkat  etmek, gelistirilen olcum araclarindaki tanimlar ve katilimcilarin kullandigi kavramlar  arasindaki farkliliklarin arastirma sonuclarini etkileyebilecegi goz ardi edilmemelidir.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"38 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127640919","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Üniversite Öğrencilerinde Dışadönüklük, Sosyal Ağları Kullanma Sıklığı ve Cinsiyetin Problemli Sosyal Ağ Kullanımına Etkisinin İncelenmesi
Pub Date : 2019-06-28 DOI: 10.26650/sp2018-0013
Ahmet Kesici
Problemli sosyal ag kullanimi, kisinin sosyal aglara katilma gudusune karsi kendini kontrol edememesi ile ilgili bir sorundur. Bu sorun, kiside sosyal, psikolojik ve fizyolojik rahatsizliklarin yasanmasina neden olmaktadir. Bu calisma; disadonukluk, sosyal aglari kullanma sikligi ve cinsiyetin universite ogrencileri arasinda problemli sosyal ag kullanimina etkisini incelemek amaciyla yapilmistir. Calismaya 2017 - 2018 ogretim yili bahar doneminde bir devlet universitesinde okuyan 258 ogrenci katilmistir. Verilerin toplanmasinda Problemli Sosyal Ag Kullanim Olcegi, Bes Faktor Envanteri’nin disadonukluk faktoru ve Sosyal Aglari Kullanma Sikligi Olcegi kullanilmistir. Coklu dogrusal regresyon analizi sonuclarina gore disadonukluk, sosyal aglari kullanma sikligi ve cinsiyetten olusan model, problemli sosyal ag kullanimindaki degisimin %6.4’unu anlamli olarak aciklamistir. Arastirmada sosyal aglari kullanma sikliginin problemli sosyal ag kullaniminda anlamli bir yordayici oldugu belirlenmistir. Buna karsin, disadonukluk ile cinsiyetin, universite ogrencilerinde problemli sosyal ag kullaniminin anlamli yordayicilari olmadiklari sonucuna ulasilmistir. Arastirmada elde edilen bulgulara dayali olarak sosyal aglari kullanma sikliginin problemli sosyal ag kullanimi uzerinde beklenenden daha dusuk duzeyde bir etkiye sahip oldugu belirlenmistir. Dolayisiyla problemli sosyal ag kullanimi uzerinde kullanim sikligi disinda baska faktorlerin de etkili oldugu soylenebilir. Ayrica universite ogrencilerinde cinsiyetin problemli sosyal ag kullanimi acisindan bir risk faktoru olmadigi sonucuna ulasilmistir. Arastirmada disadonukluk ile sosyal aglari kullanma sikligi arasinda pozitif yonde, dusuk duzeyde ve anlamli bir iliski olmasina ragmen disadonuklugun problemli sosyal ag kullanimi uzerinde etkili olmadigi belirlenmistir. Bu sonuc; disadonuklerin merak ve heyecan verici gelismeleri kacirma korkusu gibi kisilik ozellikleri nedeniyle sosyal aglari amaclari dogrultusunda sik kullandiklari ancak sosyal doyum saglamak icin yuz yuze etkilesimi tercih ettikleri seklinde degerlendirilmistir.
有问题地使用社交网络是一个与无法控制自己参与社交网络的冲动有关的问题。这一问题会导致社会、心理和生理失调。本研究旨在探讨不诚实、使用社交网络的频率和性别对大学生问题性社交网络使用的影响。2017-2018学年春季学期,258名就读于某州立大学的学生参与了研究。研究采用 "问题社交网络使用量表"、"五因子量表 "中的 "联系障碍 "因子和 "社交网络使用频率量表 "收集数据。根据多元线性回归分析的结果,由联系障碍、社交网络使用频率和性别组成的模型显著解释了问题社交网络使用中 6.4% 的变异。在这项研究中,使用社交网络的频率被确定为问题社交网络使用的重要预测因素。另一方面,研究得出的结论是,"连接障碍 "和 "性别 "并不是大学生使用问题社交网络的重要预测因素。根据研究结果,使用社交网络的频率对问题社交网络使用的影响低于预期。因此,可以说除了使用频率之外,其他因素也会对问题社交网络的使用产生影响。此外,研究还得出结论,性别不是大学生使用问题社交网络的风险因素。在这项研究中,尽管 "连接不良 "与使用社交网络的频率之间存在正相关、低相关和显著相关,但研究确定,"连接不良 "对问题社交网络的使用没有影响。对这一结果的解释是,行为失调者由于其好奇心和害怕错过令人兴奋的发展等个性特征而频繁使用社交网络,但他们更喜欢面对面的互动来提供社交满足感。
{"title":"Üniversite Öğrencilerinde Dışadönüklük, Sosyal Ağları Kullanma Sıklığı ve Cinsiyetin Problemli Sosyal Ağ Kullanımına Etkisinin İncelenmesi","authors":"Ahmet Kesici","doi":"10.26650/sp2018-0013","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/sp2018-0013","url":null,"abstract":"Problemli sosyal ag kullanimi, kisinin sosyal aglara katilma gudusune karsi kendini kontrol edememesi ile ilgili bir sorundur. Bu sorun, kiside sosyal, psikolojik ve fizyolojik rahatsizliklarin yasanmasina neden olmaktadir. Bu calisma; disadonukluk, sosyal aglari kullanma sikligi ve cinsiyetin universite ogrencileri arasinda problemli sosyal ag kullanimina etkisini incelemek amaciyla yapilmistir. Calismaya 2017 - 2018 ogretim yili bahar doneminde bir devlet universitesinde okuyan 258 ogrenci katilmistir. Verilerin toplanmasinda Problemli Sosyal Ag Kullanim Olcegi, Bes Faktor Envanteri’nin disadonukluk faktoru ve Sosyal Aglari Kullanma Sikligi Olcegi kullanilmistir. Coklu dogrusal regresyon analizi sonuclarina gore disadonukluk, sosyal aglari kullanma sikligi ve cinsiyetten olusan model, problemli sosyal ag kullanimindaki degisimin %6.4’unu anlamli olarak aciklamistir. Arastirmada sosyal aglari kullanma sikliginin problemli sosyal ag kullaniminda anlamli bir yordayici oldugu belirlenmistir. Buna karsin, disadonukluk ile cinsiyetin, universite ogrencilerinde problemli sosyal ag kullaniminin anlamli yordayicilari olmadiklari sonucuna ulasilmistir. Arastirmada elde edilen bulgulara dayali olarak sosyal aglari kullanma sikliginin problemli sosyal ag kullanimi uzerinde beklenenden daha dusuk duzeyde bir etkiye sahip oldugu belirlenmistir. Dolayisiyla problemli sosyal ag kullanimi uzerinde kullanim sikligi disinda baska faktorlerin de etkili oldugu soylenebilir. Ayrica universite ogrencilerinde cinsiyetin problemli sosyal ag kullanimi acisindan bir risk faktoru olmadigi sonucuna ulasilmistir. Arastirmada disadonukluk ile sosyal aglari kullanma sikligi arasinda pozitif yonde, dusuk duzeyde ve anlamli bir iliski olmasina ragmen disadonuklugun problemli sosyal ag kullanimi uzerinde etkili olmadigi belirlenmistir. Bu sonuc; disadonuklerin merak ve heyecan verici gelismeleri kacirma korkusu gibi kisilik ozellikleri nedeniyle sosyal aglari amaclari dogrultusunda sik kullandiklari ancak sosyal doyum saglamak icin yuz yuze etkilesimi tercih ettikleri seklinde degerlendirilmistir.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"45 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132659517","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
Romantik İlişki Becerileri Psikoeğitim Programının Etkinliğinin Sınanması: Bir Pilot Çalışma
Pub Date : 2019-06-28 DOI: 10.26650/SP2018-0033
Ahmet Togay, İ. Şahin, M. Atici
Genc yetiskinlik, romantik iliskilerin on planda oldugu bir gelisimsel donemdir ve bu donemde saglikli romantik iliskiler kurma konusunda genc yetiskinler cesitli problemler yasayabilmektedir. Bu arastirmada, genc yetiskin bireylere yonelik gelistirilen romantik iliski becerileri psikoegitim programinin etkinliginin sinanmasi hedeflenmistir. Psikoegitim programinin etkinliginin sinanmasi nicel ve nitel yolla gerceklestirilmeye calisilmistir. Arastirmada on test-son test kontrol gruplu yari deneysel desen kullanilmistir. Psikoegitim programinin etkinligini nicel olarak test etmek icin karma desen iki yonlu ANOVA testi kullanilmistir. Ayrica programin uzun sureli etkinligini nitel olarak sinamak icin mudahale sonrasinda katilimcilarla odak grup gorusmesi gerceklestirilmistir. Calisma grubu, Akdeniz bolgesinde yer alan bir universitede ogrenim goren ve en az alti aydir devam eden bir romantik iliskisi olan 24 (deney grubunda 12, kontrol grubunda 12) universite ogrencisinden olusmaktadir. Psikoegitim programinin etkinligini nicel olarak sinamak icin katilimcilarin iliski doyumlari incelenmis ve bunun icin on test ve son test olcumlerinde Iliski Istikrari Olcegi’nin iliski doyumu alt olcegi kullanilmistir. Deney ve kontrol gruplarinin tekrarli olcumlerinden elde edilen iliski doyumu duzeylerine iliskin toplam puanlari arasinda anlamli bir fark olmadigi ancak gruplar ici on test ve son test iliski doyumu duzeylerine iliskin puanlar arasinda anlamli bir fark oldugu belirlenmistir. Ayrica, farkli islem gruplarinda olmak ile tekrarli olcumler faktorlerinin iliski doyumu uzerindeki ortak etkilerinin anlamli oldugu belirlenmistir. Buna gore deney grubundaki katilimcilarin, kontrol grubunda olup bu egitimi almayan katilimcilara gore iliski doyumu duzeylerinde anlamli bir artis oldugunu belirlenmistir. Odak grup gorusmesinden elde edilen bulgulara gore, psikoegitim programindan sonra katilimcilarin iliski doyumlarindaki olumlu gelisimin devam ettigi gorulmustur. Ayrica katilimcilar iletisim, iliski inanclari, hedefe ulasma ve beklentiler gibi konularda kazandiklari bilgi, beceri ve farkindaliklarin iliskilerini olumlu yonde etkiledigini ifade etmislerdir. Arastirma sonucunda elde edilen hem nicel hem de nitel bulgular psikoegitim programinin amacina ulastigini gostermistir.
{"title":"Romantik İlişki Becerileri Psikoeğitim Programının Etkinliğinin Sınanması: Bir Pilot Çalışma","authors":"Ahmet Togay, İ. Şahin, M. Atici","doi":"10.26650/SP2018-0033","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/SP2018-0033","url":null,"abstract":"Genc yetiskinlik, romantik iliskilerin on planda oldugu bir gelisimsel donemdir ve bu donemde saglikli romantik iliskiler kurma konusunda genc yetiskinler cesitli problemler yasayabilmektedir. Bu arastirmada, genc yetiskin bireylere yonelik gelistirilen romantik iliski becerileri psikoegitim programinin etkinliginin sinanmasi hedeflenmistir. Psikoegitim programinin etkinliginin sinanmasi nicel ve nitel yolla gerceklestirilmeye calisilmistir. Arastirmada on test-son test kontrol gruplu yari deneysel desen kullanilmistir. Psikoegitim programinin etkinligini nicel olarak test etmek icin karma desen iki yonlu ANOVA testi kullanilmistir. Ayrica programin uzun sureli etkinligini nitel olarak sinamak icin mudahale sonrasinda katilimcilarla odak grup gorusmesi gerceklestirilmistir. Calisma grubu, Akdeniz bolgesinde yer alan bir universitede ogrenim goren ve en az alti aydir devam eden bir romantik iliskisi olan 24 (deney grubunda 12, kontrol grubunda 12) universite ogrencisinden olusmaktadir. Psikoegitim programinin etkinligini nicel olarak sinamak icin katilimcilarin iliski doyumlari incelenmis ve bunun icin on test ve son test olcumlerinde Iliski Istikrari Olcegi’nin iliski doyumu alt olcegi kullanilmistir. Deney ve kontrol gruplarinin tekrarli olcumlerinden elde edilen iliski doyumu duzeylerine iliskin toplam puanlari arasinda anlamli bir fark olmadigi ancak gruplar ici on test ve son test iliski doyumu duzeylerine iliskin puanlar arasinda anlamli bir fark oldugu belirlenmistir. Ayrica, farkli islem gruplarinda olmak ile tekrarli olcumler faktorlerinin iliski doyumu uzerindeki ortak etkilerinin anlamli oldugu belirlenmistir. Buna gore deney grubundaki katilimcilarin, kontrol grubunda olup bu egitimi almayan katilimcilara gore iliski doyumu duzeylerinde anlamli bir artis oldugunu belirlenmistir. Odak grup gorusmesinden elde edilen bulgulara gore, psikoegitim programindan sonra katilimcilarin iliski doyumlarindaki olumlu gelisimin devam ettigi gorulmustur. Ayrica katilimcilar iletisim, iliski inanclari, hedefe ulasma ve beklentiler gibi konularda kazandiklari bilgi, beceri ve farkindaliklarin iliskilerini olumlu yonde etkiledigini ifade etmislerdir. Arastirma sonucunda elde edilen hem nicel hem de nitel bulgular psikoegitim programinin amacina ulastigini gostermistir.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"23 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124913251","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
4-6 Yaş Çocuklarında Kaynak Dağıtımında Eşitsizlikten Kaçınmayı Etkileyen Faktörlerin İncelenmesi
Pub Date : 2019-06-28 DOI: 10.26650/SP2018-0034
Ezgi Acun, Sema Karakelle
Bu calismanin amaci, okul oncesi cocuklarda ortak is yapma, esitsizlik turu  ve bedellilik kosulu faktorlerinin kaynak dagitiminda esitsizlikten kacinma  uzerindeki etkilerini incelemektir. Bu amacla calismaya 50-72 ay (Ort. 62 ay)  arasinda olan toplam 80 (39 erkek, 41 kiz) cocuk katilmistir. Calisma, iki deney  ve bir kontrol grubundan olusmaktadir. Deney gruplarindan biri tam ortak is  yapmayi, digeri yari ortak is yapmayi icermektedir. Cocuklarda esitsizlikten  kacinmayi olcmek icin secime zorlama oyunu kullanilmis, cocuklarin partnerleri  ile arasinda esitsizligin ve esitligin oldugu dagitim seceneklerinden hangisini  daha cok tercih ettigine bakilmistir. Secime zorlama paradigmasi ile esitsizlikten  kacinmanin esitsizlik turu ve bedellilik kosulu tarafindan nasil etkilendigine  bakilmistir (Sheskin, Bloom ve Wynn, 2014). Bedellilik kosulu, cocugun  kendi kaynaginin esitligin ve esitsizligin oldugu dagitim seceneklerinde ayni  sayida olup olmamasini ifade etmektedir. Esitsizlik turu ise esitsizligin oldugu  dagitim seceneklerinin dezavantajli ya da avantajli olmasini ifade etmektedir.  Dezavantajli esitsizlik, bir kisinin dagitimda digerine gore daha az alma durumu;  avantajli esitsizlik ise bir kisinin dagitimda digerine gore daha fazla alma durumu  olarak tanimlanmaktadir (Fehr ve Schmidt, 1999). Analizler icin karisik model  ANOVA kullanilmis, ortak is yapma gruplar arasi faktor, esitsizlik turu ve  bedellilik kosulu ise grup ici faktor olarak degerlendirilmistir. Bulgular, ilgili  literature zit olarak ortak is yapmanin esitsizlikten kacinma uzerinde anlamli bir  etkisinin olmadigini ve cocuklarin avantajli esitsizlik turunde dezavantajliya gore  esitsizlikten daha fazla kacindigini gostermektedir. Ayrica bedellilik kosulunun  esitsizlikten kacinma uzerinde anlamli bir etkisinin oldugu, kaynak dagitimlari  bedelsiz oldugunda bedelli oldugu duruma gore cocuklarin esitsizlikten daha  fazla kacindigi gorulmustur. Sonuclarin, bu yas cocuklarinda genel-evrensel bir  esitsizlikten kacinma prensibini desteklemedigi soylenebilir.
{"title":"4-6 Yaş Çocuklarında Kaynak Dağıtımında Eşitsizlikten Kaçınmayı Etkileyen Faktörlerin İncelenmesi","authors":"Ezgi Acun, Sema Karakelle","doi":"10.26650/SP2018-0034","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/SP2018-0034","url":null,"abstract":"Bu calismanin amaci, okul oncesi cocuklarda ortak is yapma, esitsizlik turu  ve bedellilik kosulu faktorlerinin kaynak dagitiminda esitsizlikten kacinma  uzerindeki etkilerini incelemektir. Bu amacla calismaya 50-72 ay (Ort. 62 ay)  arasinda olan toplam 80 (39 erkek, 41 kiz) cocuk katilmistir. Calisma, iki deney  ve bir kontrol grubundan olusmaktadir. Deney gruplarindan biri tam ortak is  yapmayi, digeri yari ortak is yapmayi icermektedir. Cocuklarda esitsizlikten  kacinmayi olcmek icin secime zorlama oyunu kullanilmis, cocuklarin partnerleri  ile arasinda esitsizligin ve esitligin oldugu dagitim seceneklerinden hangisini  daha cok tercih ettigine bakilmistir. Secime zorlama paradigmasi ile esitsizlikten  kacinmanin esitsizlik turu ve bedellilik kosulu tarafindan nasil etkilendigine  bakilmistir (Sheskin, Bloom ve Wynn, 2014). Bedellilik kosulu, cocugun  kendi kaynaginin esitligin ve esitsizligin oldugu dagitim seceneklerinde ayni  sayida olup olmamasini ifade etmektedir. Esitsizlik turu ise esitsizligin oldugu  dagitim seceneklerinin dezavantajli ya da avantajli olmasini ifade etmektedir.  Dezavantajli esitsizlik, bir kisinin dagitimda digerine gore daha az alma durumu;  avantajli esitsizlik ise bir kisinin dagitimda digerine gore daha fazla alma durumu  olarak tanimlanmaktadir (Fehr ve Schmidt, 1999). Analizler icin karisik model  ANOVA kullanilmis, ortak is yapma gruplar arasi faktor, esitsizlik turu ve  bedellilik kosulu ise grup ici faktor olarak degerlendirilmistir. Bulgular, ilgili  literature zit olarak ortak is yapmanin esitsizlikten kacinma uzerinde anlamli bir  etkisinin olmadigini ve cocuklarin avantajli esitsizlik turunde dezavantajliya gore  esitsizlikten daha fazla kacindigini gostermektedir. Ayrica bedellilik kosulunun  esitsizlikten kacinma uzerinde anlamli bir etkisinin oldugu, kaynak dagitimlari  bedelsiz oldugunda bedelli oldugu duruma gore cocuklarin esitsizlikten daha  fazla kacindigi gorulmustur. Sonuclarin, bu yas cocuklarinda genel-evrensel bir  esitsizlikten kacinma prensibini desteklemedigi soylenebilir.","PeriodicalId":224243,"journal":{"name":"Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology","volume":"228 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114563403","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
期刊
Psikoloji Çalışmaları / Studies in Psychology
全部 Acc. Chem. Res. ACS Applied Bio Materials ACS Appl. Electron. Mater. ACS Appl. Energy Mater. ACS Appl. Mater. Interfaces ACS Appl. Nano Mater. ACS Appl. Polym. Mater. ACS BIOMATER-SCI ENG ACS Catal. ACS Cent. Sci. ACS Chem. Biol. ACS Chemical Health & Safety ACS Chem. Neurosci. ACS Comb. Sci. ACS Earth Space Chem. ACS Energy Lett. ACS Infect. Dis. ACS Macro Lett. ACS Mater. Lett. ACS Med. Chem. Lett. ACS Nano ACS Omega ACS Photonics ACS Sens. ACS Sustainable Chem. Eng. ACS Synth. Biol. Anal. Chem. BIOCHEMISTRY-US Bioconjugate Chem. BIOMACROMOLECULES Chem. Res. Toxicol. Chem. Rev. Chem. Mater. CRYST GROWTH DES ENERG FUEL Environ. Sci. Technol. Environ. Sci. Technol. Lett. Eur. J. Inorg. Chem. IND ENG CHEM RES Inorg. Chem. J. Agric. Food. Chem. J. Chem. Eng. Data J. Chem. Educ. J. Chem. Inf. Model. J. Chem. Theory Comput. J. Med. Chem. J. Nat. Prod. J PROTEOME RES J. Am. Chem. Soc. LANGMUIR MACROMOLECULES Mol. Pharmaceutics Nano Lett. Org. Lett. ORG PROCESS RES DEV ORGANOMETALLICS J. Org. Chem. J. Phys. Chem. J. Phys. Chem. A J. Phys. Chem. B J. Phys. Chem. C J. Phys. Chem. Lett. Analyst Anal. Methods Biomater. Sci. Catal. Sci. Technol. Chem. Commun. Chem. Soc. Rev. CHEM EDUC RES PRACT CRYSTENGCOMM Dalton Trans. Energy Environ. Sci. ENVIRON SCI-NANO ENVIRON SCI-PROC IMP ENVIRON SCI-WAT RES Faraday Discuss. Food Funct. Green Chem. Inorg. Chem. Front. Integr. Biol. J. Anal. At. Spectrom. J. Mater. Chem. A J. Mater. Chem. B J. Mater. Chem. C Lab Chip Mater. Chem. Front. Mater. Horiz. MEDCHEMCOMM Metallomics Mol. Biosyst. Mol. Syst. Des. Eng. Nanoscale Nanoscale Horiz. Nat. Prod. Rep. New J. Chem. Org. Biomol. Chem. Org. Chem. Front. PHOTOCH PHOTOBIO SCI PCCP Polym. Chem.
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
0
微信
客服QQ
Book学术公众号 扫码关注我们
反馈
×
意见反馈
请填写您的意见或建议
请填写您的手机或邮箱
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
现在去查看 取消
×
提示
确定
Book学术官方微信
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术
文献互助 智能选刊 最新文献 互助须知 联系我们:info@booksci.cn
Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。
Copyright © 2023 Book学术 All rights reserved.
ghs 京公网安备 11010802042870号 京ICP备2023020795号-1