Amac: Bu calismanin amaci Ar-Ge yogun KOBI’lerinin uluslararasilasmasi uzerine kuresel zihniyetin nasil bir rolu oldugunu kesfetmektir. Bu dogrultuda Ar-Ge yogun KOBI’lerin kuresel zihniyete sahip olup olmadiklari, kuresel zihniyete sahip olanlarin daha cok hangi ozellikleri tasidiklari, hangi unsurlarin Ar-Ge yogun Turk KOBI’lerinde kuresel zihniyeti etkiledigi ve son olarak kuresel zihniyete sahip Ar-Ge yogun KOBI’lerin uluslararasilasma mekanizmalarinin neler oldugu arastirilmistir. Yontem: Nitel ve kesifler olarak tasarlanan calismada olusturulan arastirma sorularina cevap bulmak adina 19 biyoteknoloji firmasi ile mulakat yapilmistir. Bulgular: Calismadan elde edilen bulgular Ar-Ge yogun KOBI’lerin kuresel zihniyete sahip olduklari ve kuresel zihniyete sahip KOBI’lerde uluslararasilasmanin prestij saglayacagi, ulke ekonomisine bu yolla daha fazla katki yapilacagi, rekabetciligin daha iyi ogrenilecegi ve pazarlarinin bu yolla daha cok genisletilecegi dusuncesinin daha baskin oldugu gorulmektedir. Bulgular ayrica kuresel zihniyetin olusumunda kurum yoneticilerinin bilissel ozelliklerinin ve pazar kosullarinin daha belirleyici oldugunu gostermektedir. Kuresel zihniyete sahip Ar-Ge yogun KOBI’lerin hem duzey olarak hem de hiz olarak dusuk bir uluslararasilasma performansi sergiledikleri ve ozellikle Ar-Ge faaliyetlerinin uluslararasilasmalarinda etkili oldugu gorulmektedir. Sonuc: Ar-Ge yogun Turk KOBI’lerini referans alarak yapilan bu calisma Turkiye gibi gelismekte olan bir ulkede kuresel zihniyetin olusumunda hangi unsurlarin daha cok etkili oldugunu, kuresel zihniyete sahip firmalarin hangi ozellikleri tasidigini ve hangi mekanizmalarla uluslararasilastigini gostermesi bakimindan kuramsal alana katkida bulunmaktadir.
{"title":"KÜRESEL ZİHNİYET VE AR-GE YOĞUN KOBİ’LERİN ULUSLARARASILAŞMASI: TÜRKİYE BİYOTEKNOLOJİ SEKTÖRÜ ÖRNEĞİ","authors":"Mahmut Hiziroglu, Elif Akkaya","doi":"10.22139/JOBS.558875","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/JOBS.558875","url":null,"abstract":"Amac: Bu calismanin amaci Ar-Ge yogun KOBI’lerinin uluslararasilasmasi uzerine kuresel zihniyetin nasil bir rolu oldugunu kesfetmektir. Bu dogrultuda Ar-Ge yogun KOBI’lerin kuresel zihniyete sahip olup olmadiklari, kuresel zihniyete sahip olanlarin daha cok hangi ozellikleri tasidiklari, hangi unsurlarin Ar-Ge yogun Turk KOBI’lerinde kuresel zihniyeti etkiledigi ve son olarak kuresel zihniyete sahip Ar-Ge yogun KOBI’lerin uluslararasilasma mekanizmalarinin neler oldugu arastirilmistir. Yontem: Nitel ve kesifler olarak tasarlanan calismada olusturulan arastirma sorularina cevap bulmak adina 19 biyoteknoloji firmasi ile mulakat yapilmistir. Bulgular: Calismadan elde edilen bulgular Ar-Ge yogun KOBI’lerin kuresel zihniyete sahip olduklari ve kuresel zihniyete sahip KOBI’lerde uluslararasilasmanin prestij saglayacagi, ulke ekonomisine bu yolla daha fazla katki yapilacagi, rekabetciligin daha iyi ogrenilecegi ve pazarlarinin bu yolla daha cok genisletilecegi dusuncesinin daha baskin oldugu gorulmektedir. Bulgular ayrica kuresel zihniyetin olusumunda kurum yoneticilerinin bilissel ozelliklerinin ve pazar kosullarinin daha belirleyici oldugunu gostermektedir. Kuresel zihniyete sahip Ar-Ge yogun KOBI’lerin hem duzey olarak hem de hiz olarak dusuk bir uluslararasilasma performansi sergiledikleri ve ozellikle Ar-Ge faaliyetlerinin uluslararasilasmalarinda etkili oldugu gorulmektedir. Sonuc: Ar-Ge yogun Turk KOBI’lerini referans alarak yapilan bu calisma Turkiye gibi gelismekte olan bir ulkede kuresel zihniyetin olusumunda hangi unsurlarin daha cok etkili oldugunu, kuresel zihniyete sahip firmalarin hangi ozellikleri tasidigini ve hangi mekanizmalarla uluslararasilastigini gostermesi bakimindan kuramsal alana katkida bulunmaktadir.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115245444","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amac: Sakarya’da faaliyet gosteren kamu egitim kurumlarindaki is yeri sendika temsilcilerinin liderlik davranis ozelliklerinin uyelerin sendikal bagliliklari uzerindeki etkisinin belirlenmesidir. Yontem: Sakarya genelinde kamu kurumlarinda gorev yapan okul oncesi, ilkokul, ortaokul ve lisede gorevli Egitim Bir-Sen, Turk Egitim-Sen ve Egitim-Sen sendikalarina uye ogretmenler uzerinde bir arastirma yapilmistir. Arastirmada veri toplama araci olarak arastirmanin amaci dogrultusunda hazirlanan anket formu kullanilmis ve yuz yuze gorusme yoluyla 380 sendika uyesi ogretmene anket uygulanmistir. Arastirma sonucunda elde edilen verilerin analizinde SPSS 24.0 programi kullanilmistir. Elde edilen veriler, analiz edilirken frekans, ortalama, yuzde alma, faktor analizi, korelasyon ve basit regresyon analiz yontemleri kullanilmistir. Bulgular: Arastirma bulgularindan hareketle isyeri sendika temsilcilerinin ozellikleri su sekildedir: arkadas canlisi, digerlerinin fikir ve onerilerini dinleyen, astlarina guvenen, karar alirken riske girmekten kacinmayan, her isi kendisi yapmaya calisan, kimin neden sorumlu oldugunu her zaman bilen, baskalarina gorev ve sorumluluk vermekten kacinmayan, acik ve durust bir yontemi olan, tutarli, elestirilere acik, yeni fikirleri tartismaktan hoslanan, kurallara ve prensiplere uymaya onem veren, iyi calismalari takdir eden, amaclari belirgin, yeni projeler ureten, uygulanmakta olan planlar uzerinde cok titiz, astlarini savunan, yeniliklere acik, catismalari ortadan kaldiracak olanaklar yaratan, astlarina adil davranan, gerektiginde cabuk karar alan, planlari dikkatli yapan, karar verirken astlarina soz hakki veren, esnek ve degisime acik olmalaridir. Is yeri sendika temsilcilerinin bu liderlik ozelliklerinin uyelerin sendikal bagliliklari uzerinde etkisi bulunmaktadir. Sonuc: Isyeri sendika temsilcilerinin liderlik davranis ozelliklerinin uyelerin sendikal bagliliklari uzerinde etkisi oldugu ortaya cikmistir.
{"title":"SENDİKA TEMSİLCİLERİNİN LİDERLİK TUTUM VE DAVRANIŞLARININ SENDİKAL BAĞLILIK ÜZERİNE ETKİSİ SAKARYA İLİ ÖRNEĞİ","authors":"Tuncay Yilmaz, Hilal Ki̇şi̇oğlu","doi":"10.22139/jobs.557124","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/jobs.557124","url":null,"abstract":"Amac: Sakarya’da faaliyet gosteren kamu egitim kurumlarindaki is yeri sendika temsilcilerinin liderlik davranis ozelliklerinin uyelerin sendikal bagliliklari uzerindeki etkisinin belirlenmesidir. Yontem: Sakarya genelinde kamu kurumlarinda gorev yapan okul oncesi, ilkokul, ortaokul ve lisede gorevli Egitim Bir-Sen, Turk Egitim-Sen ve Egitim-Sen sendikalarina uye ogretmenler uzerinde bir arastirma yapilmistir. Arastirmada veri toplama araci olarak arastirmanin amaci dogrultusunda hazirlanan anket formu kullanilmis ve yuz yuze gorusme yoluyla 380 sendika uyesi ogretmene anket uygulanmistir. Arastirma sonucunda elde edilen verilerin analizinde SPSS 24.0 programi kullanilmistir. Elde edilen veriler, analiz edilirken frekans, ortalama, yuzde alma, faktor analizi, korelasyon ve basit regresyon analiz yontemleri kullanilmistir. Bulgular: Arastirma bulgularindan hareketle isyeri sendika temsilcilerinin ozellikleri su sekildedir: arkadas canlisi, digerlerinin fikir ve onerilerini dinleyen, astlarina guvenen, karar alirken riske girmekten kacinmayan, her isi kendisi yapmaya calisan, kimin neden sorumlu oldugunu her zaman bilen, baskalarina gorev ve sorumluluk vermekten kacinmayan, acik ve durust bir yontemi olan, tutarli, elestirilere acik, yeni fikirleri tartismaktan hoslanan, kurallara ve prensiplere uymaya onem veren, iyi calismalari takdir eden, amaclari belirgin, yeni projeler ureten, uygulanmakta olan planlar uzerinde cok titiz, astlarini savunan, yeniliklere acik, catismalari ortadan kaldiracak olanaklar yaratan, astlarina adil davranan, gerektiginde cabuk karar alan, planlari dikkatli yapan, karar verirken astlarina soz hakki veren, esnek ve degisime acik olmalaridir. Is yeri sendika temsilcilerinin bu liderlik ozelliklerinin uyelerin sendikal bagliliklari uzerinde etkisi bulunmaktadir. Sonuc: Isyeri sendika temsilcilerinin liderlik davranis ozelliklerinin uyelerin sendikal bagliliklari uzerinde etkisi oldugu ortaya cikmistir.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"35 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121243707","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amac: Bu calismanin amaci, yatirim projeleri degerlendirme yontemlerinden paranin zaman degerini dikkate alan (dinamik) yontemler olan net bugunku deger yontemi ve ic verim (karlilik) orani yontemi kullanilarak alternatif iki yatirim projesinden birinin tercih edilmesi durumunun incelenmesidir. Boyle bir secimde net bugunku deger ile ic karlilik orani yontemi farkli sonuclar verebilmektedir. Bu durum uygulama uzerinden gosterilmistir. Yontem: Bu calismada oncelikle temel kavramlar olan; yatirim kavrami ve yatirim (sermaye) butcelemesi kavramlari aciklanarak yatirim projeleri siniflandirilmistir. Ardindan yatirim karari alinmasinda gerekli verilere yer verilerek, yatirim projesi degerlendirilmesinde kullanilan yontemler paranin zaman degerini dikkate alip - almamasina gore teorik olarak tanimlanmistir. Yatirim projesi degerlendirme yontemlerinden net bugunku deger yontemi ile ic verim (karlilik) orani yontemi detayli olarak aciklanmis, bu iki yontem teorik olarak karsilastirilarak avantaj ve dezavantajlarina yer verilmis ve ardindan bir uygulama uzerinden karsilastirilmistir. Bulgular: Bu calismada yatirim projeleri degerlendirme yontemleri kisaca aciklanarak, net bugunku deger yontemi ve ic karlilik orani yontemi arasindaki iliski hem teorik olarak, hem de bir uygulama uzerinden gosterilmistir. Uygulamayi anlasilir kilmak icin olusturulan sekilde iki egrinin kesisim noktasi projelerin net bugunku degerlerini birbirine esit kilan verim oranlarini gostermektedir. Bu oran yaklasik % 15,31’dir. Sonuc: Proje degerlemesinde kullanilan verim orani (kabul edilen asgari karlilik orani) %15,31 degerinden kucukse, B projesi tercih edilecektir. Ancak, kullanilan verim orani bu degerden buyukse A projesi tercih edilecektir.
{"title":"YATIRIM PROJELERİ DEĞERLENDİRME YÖNTEMLERİNDEN NET BUGÜNKÜ DEĞER YÖNTEMİ VE İÇ VERİM ORANI YÖNTEMİNİN KARŞILAŞTIRILMASI","authors":"Begüm Öktem","doi":"10.22139/jobs.586388","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/jobs.586388","url":null,"abstract":"Amac: Bu calismanin amaci, yatirim projeleri degerlendirme yontemlerinden paranin zaman degerini dikkate alan (dinamik) yontemler olan net bugunku deger yontemi ve ic verim (karlilik) orani yontemi kullanilarak alternatif iki yatirim projesinden birinin tercih edilmesi durumunun incelenmesidir. Boyle bir secimde net bugunku deger ile ic karlilik orani yontemi farkli sonuclar verebilmektedir. Bu durum uygulama uzerinden gosterilmistir. Yontem: Bu calismada oncelikle temel kavramlar olan; yatirim kavrami ve yatirim (sermaye) butcelemesi kavramlari aciklanarak yatirim projeleri siniflandirilmistir. Ardindan yatirim karari alinmasinda gerekli verilere yer verilerek, yatirim projesi degerlendirilmesinde kullanilan yontemler paranin zaman degerini dikkate alip - almamasina gore teorik olarak tanimlanmistir. Yatirim projesi degerlendirme yontemlerinden net bugunku deger yontemi ile ic verim (karlilik) orani yontemi detayli olarak aciklanmis, bu iki yontem teorik olarak karsilastirilarak avantaj ve dezavantajlarina yer verilmis ve ardindan bir uygulama uzerinden karsilastirilmistir. Bulgular: Bu calismada yatirim projeleri degerlendirme yontemleri kisaca aciklanarak, net bugunku deger yontemi ve ic karlilik orani yontemi arasindaki iliski hem teorik olarak, hem de bir uygulama uzerinden gosterilmistir. Uygulamayi anlasilir kilmak icin olusturulan sekilde iki egrinin kesisim noktasi projelerin net bugunku degerlerini birbirine esit kilan verim oranlarini gostermektedir. Bu oran yaklasik % 15,31’dir. Sonuc: Proje degerlemesinde kullanilan verim orani (kabul edilen asgari karlilik orani) %15,31 degerinden kucukse, B projesi tercih edilecektir. Ancak, kullanilan verim orani bu degerden buyukse A projesi tercih edilecektir.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"77 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116010374","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amac: Yonetim Bilisim Sistemleri (YBS) alaninda basarili mezunlarin tanimlanabilmesi icin isletmeler tarafindan ise alim surecinde aranan yetkinlikleri nicel arastirma yontemi ile belirlemektir. Arastirma sonucunda elde edilen bulgular dogrultusunda bolum profillerinin ve egitim programlarinin sektorle uyumlu hale gelmesi, bu alandan mezun olan bireylerin istihdam olanaklarina katki saglanmasi hedeflenmektedir. Yontem: Calismada nicel arastirma yontemi kullanilmis olup, YBS bolumunden mezun olmus ve sektor calisani 272 mezuna anket uygulanmistir. Katilimcilar sahip olduklari yetkinlik duzeylerini 5’li likert tipi olcek yapisinda degerlendirmistir. Yapilan anket sonucu degerlendirilen 53 ifadenin faktor yapisini incelemek icin yapilan faktor analizi sonucunda yetkinlikler sosyal yetkinlik, yonetsel yetkinlik, temel teknik yetkinlik ve temel yetkinlik olmak uzere dort kategoride degerlendirilmistir. Bulgular: Calismada elde edilen bulgularin analizi sonucunda mezunlarin sahip olduklari kisisel ve kisilerarasi yetkinliklerini kapsayan sosyal yetkinlik duzeyleri diger sahip olduklari yetkinliklerin ortalamalarindan yuksek cikmistir. Yetkinlik ifadelerinden en onemli uc ifadenin sosyal yetkinlik turunde 1) kendisine verilen gorevleri yerine getirme, 2) yeni beceri ve kavramlari ogrenme, 3) baskalarini dinlemek oldugu gorulmektedir. Hipotez testleri sonucunda; mezunlarin sahip olduklari teknik yetkinliklerinin; cinsiyet degiskenine, mevcut is pozisyonlarinda terfi etmelerine, sektor deneyim surelerine, gelir seviyelerine gore anlamli bir sekilde farklilastigi gorulmustur. Yonetsel yetkinlik duzeylerinin lisans ve yuksek lisans egitim seviyelerine gore farklilik gosterdigi ve is pozisyonunda terfi alanlarin yonetsel yetkinlik turunde daha yuksek ortalamaya sahip oldugu gorulmustur. Mezunlarin gelir seviyeleri ve deneyimleri arasinda anlamli bir iliski oldugu gorulmus, staj deneyimine sahip olmalarinin ve gelir seviyelerinin herhangi bir yetkinlik turu icin farklilik gostermedigi gorulmustur. Sonuc: Arastirmada yer alan bu dort yetkinlik turunun katilimcilar tarafindan derecelendirilmesi sonucu hesaplanan ortalamalardan en yukseginin sosyal yetkinlik turune ait oldugu, ikinci sirada yonetsel yetkinlik, ucuncu olarak temel teknik yetkinlik ve son olarak teknik yetkinlik turu oldugu gorulmustur. Mezunlarin demografik ozelliklerinin degiskenlik gosterdigi goz onunde bulundurulursa sosyal yetkinlikler YBS bolumu mezunlarinin istihdam edilebilmesi icin sahip olunmasi gereken en temel yetkinlik olarak degerlendirilmektedir. Her ne kadar Turkiye’deki diger bolumlere kiyasla daha az mezun vermis ve yeni bir bolum olsa da sektorde farklilasmak icin teknik yetkinlik gerektiren konularda ogrenmeyi ogrenme bilincinde kendilerini yetkin hale getirmeleri gerekmektedir. Egitim programlarinin mufredatlarinda da bu teknik konulara yer verilmeli ve egitim mufredatlari sosyal ve yonetsel yetkinlikleri destekleyici dersler ile dengeli bir sekilde planlanmalidir.
{"title":"Yönetim Bilişim Sistemleri Mezunlarının Sahip Olması Gereken Bilgi, Beceri Ve Yetkinlikler","authors":"Merve Vural, A. Turan","doi":"10.22139/JOBS.562327","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/JOBS.562327","url":null,"abstract":"Amac: Yonetim Bilisim Sistemleri (YBS) alaninda basarili mezunlarin tanimlanabilmesi icin isletmeler tarafindan ise alim surecinde aranan yetkinlikleri nicel arastirma yontemi ile belirlemektir. Arastirma sonucunda elde edilen bulgular dogrultusunda bolum profillerinin ve egitim programlarinin sektorle uyumlu hale gelmesi, bu alandan mezun olan bireylerin istihdam olanaklarina katki saglanmasi hedeflenmektedir. Yontem: Calismada nicel arastirma yontemi kullanilmis olup, YBS bolumunden mezun olmus ve sektor calisani 272 mezuna anket uygulanmistir. Katilimcilar sahip olduklari yetkinlik duzeylerini 5’li likert tipi olcek yapisinda degerlendirmistir. Yapilan anket sonucu degerlendirilen 53 ifadenin faktor yapisini incelemek icin yapilan faktor analizi sonucunda yetkinlikler sosyal yetkinlik, yonetsel yetkinlik, temel teknik yetkinlik ve temel yetkinlik olmak uzere dort kategoride degerlendirilmistir. Bulgular: Calismada elde edilen bulgularin analizi sonucunda mezunlarin sahip olduklari kisisel ve kisilerarasi yetkinliklerini kapsayan sosyal yetkinlik duzeyleri diger sahip olduklari yetkinliklerin ortalamalarindan yuksek cikmistir. Yetkinlik ifadelerinden en onemli uc ifadenin sosyal yetkinlik turunde 1) kendisine verilen gorevleri yerine getirme, 2) yeni beceri ve kavramlari ogrenme, 3) baskalarini dinlemek oldugu gorulmektedir. Hipotez testleri sonucunda; mezunlarin sahip olduklari teknik yetkinliklerinin; cinsiyet degiskenine, mevcut is pozisyonlarinda terfi etmelerine, sektor deneyim surelerine, gelir seviyelerine gore anlamli bir sekilde farklilastigi gorulmustur. Yonetsel yetkinlik duzeylerinin lisans ve yuksek lisans egitim seviyelerine gore farklilik gosterdigi ve is pozisyonunda terfi alanlarin yonetsel yetkinlik turunde daha yuksek ortalamaya sahip oldugu gorulmustur. Mezunlarin gelir seviyeleri ve deneyimleri arasinda anlamli bir iliski oldugu gorulmus, staj deneyimine sahip olmalarinin ve gelir seviyelerinin herhangi bir yetkinlik turu icin farklilik gostermedigi gorulmustur. Sonuc: Arastirmada yer alan bu dort yetkinlik turunun katilimcilar tarafindan derecelendirilmesi sonucu hesaplanan ortalamalardan en yukseginin sosyal yetkinlik turune ait oldugu, ikinci sirada yonetsel yetkinlik, ucuncu olarak temel teknik yetkinlik ve son olarak teknik yetkinlik turu oldugu gorulmustur. Mezunlarin demografik ozelliklerinin degiskenlik gosterdigi goz onunde bulundurulursa sosyal yetkinlikler YBS bolumu mezunlarinin istihdam edilebilmesi icin sahip olunmasi gereken en temel yetkinlik olarak degerlendirilmektedir. Her ne kadar Turkiye’deki diger bolumlere kiyasla daha az mezun vermis ve yeni bir bolum olsa da sektorde farklilasmak icin teknik yetkinlik gerektiren konularda ogrenmeyi ogrenme bilincinde kendilerini yetkin hale getirmeleri gerekmektedir. Egitim programlarinin mufredatlarinda da bu teknik konulara yer verilmeli ve egitim mufredatlari sosyal ve yonetsel yetkinlikleri destekleyici dersler ile dengeli bir sekilde planlanmalidir.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"44 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116554099","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amac: Magaza atmosferi, tuketim duygulari, memnuniyeti ve satin alma sonrasi egilimler perakende magazacilik sektorundeki temel kavramlar arasinda yer almaktadir. Magaza yoneticileri essiz magaza atmosferi unsurlari ve buna bagli olarak sadik musteriler yaratma egilimindedir. Bu arastirmada, magaza atmosferi, magazaya duygusal yakinlik, musteri memnuniyeti ve tavsiye etme davranislari arasindaki iliskiyi arastirmak icin nedensel bir model gelistirerek alan yazindaki boslugu gidermek amaclanmaktadir. Yontem: Veriler anket yontemi kullanilarak gonullu 445 magaza musterisi tarafindan saglanmistir. Verilerin analizinde, AMOS 20.0 paket programi kullanilarak hipotezleri test etmek icin yapisal esitlik modelinden yararlanilmistir. Bulgular: Bulgular, magaza atmosferi ve magazaya yonelik duygusal yakinligin musteri memnuniyetini onemli derecede etkiledigi belirlenmistir. Magazaya yonelik duygusal yakinligin tavsiye etme davranisi uzerindeki etkisinin musteri memnuniyetinin etkisinden gorece daha yuksek oldugu tespit edilmistir. Ayrica, musteri memnuniyetinin, magazaya yonelik duygusal yakinligin tavsiye etme davranisi uzerindeki etkisini guclendirdigi sonucuna ulasilmistir. Sonuc: Sonuc olarak, magaza atmosferi ve magazaya yonelik duygusal yakinligin, memnuniyet ve tavsiye etme davranisiyla ile iliskili oldugu ve musterilerin satin alma sonrasi davranislarinin sekillenmesinde onemli olcude etkili olabilecegi gorulmektedir.
Amac: Bibliyometrik calismalar, taramis oldugu literaturun tur, dil, yil, konu, metot gibi ozelliklerini incelemektedir. Bu calismada, Turkiye'de sosyal bilimler alaninda "kadin" konusunda yazilmis YOK tez veri tabaninda yer alan erisime acik 2008-2018 yillari arasindaki 738 adet lisansustu tez, bibliyometrik ozellikleri acisindan incelenmistir. Calismanin amaci, Turkiye'de kadin konusunu farkli amaclarla ele alan 738 adet lisansustu tezin kapsamli incelemesini yaparak bibliyometrik bir profil olusturmaktir. Yontem: Calismada icerik analizi yontemi kullanilmistir. Calisma kapsaminda tezler, yil, tur, dil, universite, enstitu, anabilim dali, bilim dali, konu, yontem, yazar cinsiyeti, danisman unvani ve sayfa sayisina gore siniflandirilmistir. Siniflandirilan veriler, Microsoft Excel kullanilarak tablo haline getirilmis ve analiz edilerek grafikler olusturulmustur. Bulgular: Calismanin bulgulari su sekildedir: Tez sayilarinin “en fazla” 2015, “en az” 2008 yilinda oldugu ortaya cikmistir. Yuksek lisans ve doktorada sirasiyla “Istanbul Universitesi” ve “Marmara Universitesi”, enstitu bazinda “Sosyal Bilimler Enstitusu” one cikmistir. Yuksek lisansta “Isletme” anabilim dalinda, doktorada “Sosyoloji” anabilim dalinda ve her ikisinde de “Din Sosyolojisi” bilim dalinda “en fazla” calismanin oldugu gorulmustur. En fazla “sosyo-kulturel” konulara odaklanildigi ve “nitel yontem”in tercih edildigi gorulmustur. Sonuc: Son 10 yilda “kadin” konusunda yazilmis doktora tezlerinin yuksek lisans tezlerine gore daha az oldugu, tezlerin yazim dilinde “Ingilizce” dilinin daha az kullanildigi, “egitim”, “cinsellik” ve “saglik” konularinin daha az calisildigi, “kadin” yazarlarin “kadin” konusunda daha fazla tez calismasi yapmis oldugu sonuclarina ulasilmistir. Calisma, gelecekte “kadin” konusunda lisansustu tez yazacak ogrencilere yardimci olacaktir.
{"title":"Türkiye'de Kadın Konusu Üzerine Yazılan Lisansüstü Tezlerin Bibliyometrik İncelemesi (2008-2018)","authors":"Elif Teceren","doi":"10.22139/JOBS.543163","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/JOBS.543163","url":null,"abstract":"Amac: Bibliyometrik calismalar, taramis oldugu literaturun tur, dil, yil, konu, metot gibi ozelliklerini incelemektedir. Bu calismada, Turkiye'de sosyal bilimler alaninda \"kadin\" konusunda yazilmis YOK tez veri tabaninda yer alan erisime acik 2008-2018 yillari arasindaki 738 adet lisansustu tez, bibliyometrik ozellikleri acisindan incelenmistir. Calismanin amaci, Turkiye'de kadin konusunu farkli amaclarla ele alan 738 adet lisansustu tezin kapsamli incelemesini yaparak bibliyometrik bir profil olusturmaktir. Yontem: Calismada icerik analizi yontemi kullanilmistir. Calisma kapsaminda tezler, yil, tur, dil, universite, enstitu, anabilim dali, bilim dali, konu, yontem, yazar cinsiyeti, danisman unvani ve sayfa sayisina gore siniflandirilmistir. Siniflandirilan veriler, Microsoft Excel kullanilarak tablo haline getirilmis ve analiz edilerek grafikler olusturulmustur. Bulgular: Calismanin bulgulari su sekildedir: Tez sayilarinin “en fazla” 2015, “en az” 2008 yilinda oldugu ortaya cikmistir. Yuksek lisans ve doktorada sirasiyla “Istanbul Universitesi” ve “Marmara Universitesi”, enstitu bazinda “Sosyal Bilimler Enstitusu” one cikmistir. Yuksek lisansta “Isletme” anabilim dalinda, doktorada “Sosyoloji” anabilim dalinda ve her ikisinde de “Din Sosyolojisi” bilim dalinda “en fazla” calismanin oldugu gorulmustur. En fazla “sosyo-kulturel” konulara odaklanildigi ve “nitel yontem”in tercih edildigi gorulmustur. Sonuc: Son 10 yilda “kadin” konusunda yazilmis doktora tezlerinin yuksek lisans tezlerine gore daha az oldugu, tezlerin yazim dilinde “Ingilizce” dilinin daha az kullanildigi, “egitim”, “cinsellik” ve “saglik” konularinin daha az calisildigi, “kadin” yazarlarin “kadin” konusunda daha fazla tez calismasi yapmis oldugu sonuclarina ulasilmistir. Calisma, gelecekte “kadin” konusunda lisansustu tez yazacak ogrencilere yardimci olacaktir.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"24 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114529346","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Importance of the physical and mental capacity of manpower in the provision of health services and the idea that the concept of organizational silence will become more important with the effect of employee motivation and performance indicates the focus of this study. In Turkey, studies regarding organizational silence of health care employees mostly conducted with nurses, approximately 50%. 42% of this studies conducted with the participation of all staff in the organization and 8% of this studies conducted with both physicians and nurses (Bayin et al., 2015). Studies conducted with all staff in the organization investigate the reasons of organizational silence (Aliogullari, 2012; Cinar et al., 2013), types of organizational silence (Deniz et al., 2013; Aktas ve Şimsek, 2013), and the consequences of this concept with reasons (Afsar, 2013). There is no research in the literature that studies the subjects which employees remain silent, reasons of silence and perceived results of silence with all staff in the organization. In addition to these, current study examines whether the results differ according to individualistic and demographic variables and with this feature the study becomes more original. The study conducted in one of the state hospitals in Ankara. There are 884 staff in the hospital from various occupations (physicians, midwives/nurses, other healthcare personnel, administrative personnel). Instead of using sampling methods, researchers have tried to reach all staff in the hospital. Totally 291 questionnaire were collected due to reasons such as leave of absence (such as sickness, birth, annual leave), shifts, and unwillingness to participate in the study. 15 of the collected questionnaires excluded because of physicians, 98 midwives/nurses, 67 other healthcare personnel and 70 administrative personnel participate the study and this total number of 276 health care workers included in the study accounted for the 31.2% of the hospital population. The questionnaire developed by Cakici (2008) were used to collect data. The Questionnaire consist of two parts; first one is Personal Information Form for individual and demographic information and second part is Organizational Silence Scale. SPSS 21.0 (Statistical Package for the Social Sciences) were used to analyze collected data. In the data analyzing process, frequencies and percentages were used to reveal the descriptive findings related to the individual and demographic characteristics of the staff that participate in the research. After this step, validity and reliability analysis were applied to the scales used in the study. In the next step, mean and standard deviation descriptive statistical methods were used to related to the sub-dimensions of the scales used in the study. In order to determine whether the scales and sub-dimensions used in the study differ according to the individual and demographic characteristics of the participants, the significance test (Standard t test) and one
人力的身心能力在提供健康服务中的重要性，以及组织沉默的概念会随着员工动机和绩效的影响而变得更加重要，这是本研究的重点。在土耳其，关于卫生保健员工组织沉默的研究主要是在护士中进行的，约占50%。42%的研究是在组织中所有员工的参与下进行的，8%的研究是在医生和护士的参与下进行的(Bayin et al.， 2015)。对组织中所有员工进行的研究调查了组织沉默的原因(Aliogullari, 2012;Cinar et al.， 2013)，组织沉默的类型(Deniz et al.， 2013;Aktas ve Şimsek, 2013)，以及这个概念的后果与原因(Afsar, 2013)。文献中没有对组织中所有员工保持沉默的对象、沉默的原因和沉默的感知结果进行研究。除此之外，目前的研究还考察了结果是否会根据个人主义和人口变量而有所不同，有了这个特点，研究变得更加原始。这项研究是在安卡拉的一家州立医院进行的。医院共有884名不同职业的工作人员(医生、助产士/护士、其他保健人员、行政人员)。研究人员试图接触医院的所有员工，而不是使用抽样方法。因病假(如生病、出生、年假)、轮班、不愿参加研究等原因，共收集问卷291份。15份问卷被排除，因为医生、98名助产士/护士、67名其他卫生保健人员和70名行政人员参与了研究，这276名卫生保健人员被纳入研究，占医院人口的31.2%。使用Cakici(2008)开发的问卷来收集数据。问卷由两部分组成;第一部分是个人信息表，用于统计个人和人口信息;第二部分是组织沉默量表。使用SPSS 21.0 (Statistical Package for Social Sciences)软件对收集到的数据进行分析。在数据分析过程中，使用频率和百分比来揭示与参与研究的工作人员的个人和人口特征有关的描述性发现。在此步骤之后，对研究中使用的量表进行效度和信度分析。接下来，使用均值和标准差描述性统计方法对研究中使用的量表的子维度进行关联。为了确定研究中使用的量表和子维度是否根据参与者的个体和人口学特征而有所不同，我们使用了显著性检验(标准t检验)和单向方差分析(单向方差分析)。如果组间存在显著性差异，则使用事后检验之一的Scheffe检验比较组间所有可能的线性组合，以找出显著性是由哪一组引起的。当检查参与者的个人和社会人口特征时，可以看到大部分参与者(59.1%)是女性。85.1%的受访者已婚，50.7%的受访者年龄在38岁及以下，49.3%的受访者年龄在39岁及以上。参与者在具体医院的工作经验;60.5%的参与者工作6年及以下，其余39.5%的参与者工作7年及以上。从受教育程度来看，19.9%的受访者拥有小学及高中学历，26.5%的受访者拥有大专学历，36.6%的受访者拥有本科学历，17%的受访者拥有研究生学历。可以看出，14.9%的参与者是医生，35.5%是助产士/护士，24.3%是其他保健人员，25.4%是行政人员。在管理职位方面，17.8%的参与者处于管理职位，82.2%的参与者处于非管理职位。通过对员工沉默主体测量量表、沉默原因和沉默感知结果的构效度分析，发现员工沉默主体维度由“工作机会与责任”、“管理问题”、“员工绩效”、“道德问题”和“改进努力”子维度组成。沉默的原因维度由“行政和组织原因”、“对工作的恐惧和对孤立的恐惧”、“缺乏经验”和“害怕破坏关系”等子维度组成。 人力的身心能力在提供健康服务中的重要性，以及组织沉默的概念会随着员工动机和绩效的影响而变得更加重要，这是本研究的重点。在土耳其，关于卫生保健员工组织沉默的研究主要是在护士中进行的，约占50%。42%的研究是在组织中所有员工的参与下进行的，8%的研究是在医生和护士的参与下进行的(Bayin et al.， 2015)。对组织中所有员工进行的研究调查了组织沉默的原因(Aliogullari, 2012;Cinar et al.， 2013)，组织沉默的类型(Deniz et al.， 2013;Aktas ve Şimsek, 2013)，以及这个概念的后果与原因(Afsar, 2013)。文献中没有对组织中所有员工保持沉默的对象、沉默的原因和沉默的感知结果进行研究。除此之外，目前的研究还考察了结果是否会根据个人主义和人口变量而有所不同，有了这个特点，研究变得更加原始。这项研究是在安卡拉的一家州立医院进行的。医院共有884名不同职业的工作人员(医生、助产士/护士、其他保健人员、行政人员)。研究人员试图接触医院的所有员工，而不是使用抽样方法。因病假(如生病、出生、年假)、轮班、不愿参加研究等原因，共收集问卷291份。15份问卷被排除，因为医生、98名助产士/护士、67名其他卫生保健人员和70名行政人员参与了研究，这276名卫生保健人员被纳入研究，占医院人口的31.2%。使用Cakici(2008)开发的问卷来收集数据。问卷由两部分组成;第一部分是个人信息表，用于统计个人和人口信息;第二部分是组织沉默量表。使用SPSS 21.0 (Statistical Package for Social Sciences)软件对收集到的数据进行分析。在数据分析过程中，使用频率和百分比来揭示与参与研究的工作人员的个人和人口特征有关的描述性发现。在此步骤之后，对研究中使用的量表进行效度和信度分析。接下来，使用均值和标准差描述性统计方法对研究中使用的量表的子维度进行关联。为了确定研究中使用的量表和子维度是否根据参与者的个体和人口学特征而有所不同，我们使用了显著性检验(标准t检验)和单向方差分析(单向方差分析)。如果组间存在显著性差异，则使用事后检验之一的Scheffe检验比较组间所有可能的线性组合，以找出显著性是由哪一组引起的。当检查参与者的个人和社会人口特征时，可以看到大部分参与者(59.1%)是女性。85.1%的受访者已婚，50.7%的受访者年龄在38岁及以下，49.3%的受访者年龄在39岁及以上。参与者在具体医院的工作经验;60.5%的参与者工作6年及以下，其余39.5%的参与者工作7年及以上。从受教育程度来看，19.9%的受访者拥有小学及高中学历，26.5%的受访者拥有大专学历，36.6%的受访者拥有本科学历，17%的受访者拥有研究生学历。可以看出，14.9%的参与者是医生，35.5%是助产士/护士，24.3%是其他保健人员，25.4%是行政人员。在管理职位方面，17.8%的参与者处于管理职位，82.2%的参与者处于非管理职位。通过对员工沉默主体测量量表、沉默原因和沉默感知结果的构效度分析，发现员工沉默主体维度由“工作机会与责任”、“管理问题”、“员工绩效”、“道德问题”和“改进努力”子维度组成。沉默的原因维度由“行政和组织原因”、“对工作的恐惧和对孤立的恐惧”、“缺乏经验”和“害怕破坏关系”等子维度组成。
{"title":"SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ÖRGÜTSEL SESSİZLİK, SESSİZLİĞİN NEDENLERİ VE SONUÇLARINA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ","authors":"Erşan Çakır, Özgür Uğurluoğlu","doi":"10.22139/jobs.535835","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/jobs.535835","url":null,"abstract":"Importance of the physical and mental capacity of manpower in the provision of health services and the idea that the concept of organizational silence will become more important with the effect of employee motivation and performance indicates the focus of this study. In Turkey, studies regarding organizational silence of health care employees mostly conducted with nurses, approximately 50%. 42% of this studies conducted with the participation of all staff in the organization and 8% of this studies conducted with both physicians and nurses (Bayin et al., 2015). Studies conducted with all staff in the organization investigate the reasons of organizational silence (Aliogullari, 2012; Cinar et al., 2013), types of organizational silence (Deniz et al., 2013; Aktas ve Şimsek, 2013), and the consequences of this concept with reasons (Afsar, 2013). There is no research in the literature that studies the subjects which employees remain silent, reasons of silence and perceived results of silence with all staff in the organization. In addition to these, current study examines whether the results differ according to individualistic and demographic variables and with this feature the study becomes more original. The study conducted in one of the state hospitals in Ankara. There are 884 staff in the hospital from various occupations (physicians, midwives/nurses, other healthcare personnel, administrative personnel). Instead of using sampling methods, researchers have tried to reach all staff in the hospital. Totally 291 questionnaire were collected due to reasons such as leave of absence (such as sickness, birth, annual leave), shifts, and unwillingness to participate in the study. 15 of the collected questionnaires excluded because of physicians, 98 midwives/nurses, 67 other healthcare personnel and 70 administrative personnel participate the study and this total number of 276 health care workers included in the study accounted for the 31.2% of the hospital population. The questionnaire developed by Cakici (2008) were used to collect data. The Questionnaire consist of two parts; first one is Personal Information Form for individual and demographic information and second part is Organizational Silence Scale. SPSS 21.0 (Statistical Package for the Social Sciences) were used to analyze collected data. In the data analyzing process, frequencies and percentages were used to reveal the descriptive findings related to the individual and demographic characteristics of the staff that participate in the research. After this step, validity and reliability analysis were applied to the scales used in the study. In the next step, mean and standard deviation descriptive statistical methods were used to related to the sub-dimensions of the scales used in the study. In order to determine whether the scales and sub-dimensions used in the study differ according to the individual and demographic characteristics of the participants, the significance test (Standard t test) and one","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128963481","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ayhan Bayram, E. Yilmaz, Çağlar Sözen, Nükhet Bayer
Amac: Bu calismanin amaci nomofobinin icsel motivasyona etkisi olup olmadigini ortaya koymaktir. Bu calismada universite ogrencilerinde nomofobinin icsel motivasyona etkisinin belirlenmesi icin anket uygulanmis ve sonuclari analiz edilmistir. Yontem: Cesitli bolumlerde ogrenim goren toplam 420 ogrenci ankete katilmis, hatali ve eksik olan 20 anket elendikten sonra 400 ankete analiz uygulanmistir. Katilimcilardan demografik etkenlerle ilgili 7, nomofobiyi olcmek icin 20 ve icsel motivasyonu olcmek icin 9 ifadeyi cevaplamalari istenilmistir. Bulgular: Nomofobi degiskeninin icsel motivasyonu pozitif yonde etkiledigi, alt boyutlardan iletisimi kaybetme, cevrimici olamama ve bilgiye ulasamama degiskenlerinin icsel motivasyonu pozitif yonde etkiledigi, cihazdan yoksunluk degiskeninin ise etkilemedigi belirlenmistir. Sonuc: Ogrencilerin nomofobi duzeyinin orta, icsel motivasyon duzeyinin ise yuksek oldugu belirlenmistir. Icsel motivasyon bireyin kendisiyle barisik olmasi ile iliskili olmakla birlikte, aile ve cevrenin birey uzerindeki etkisi goz ardi edilemez. Bu dogrultuda yuksek ogretim kurumlarinda akilli telefonlarin kullanimina engeller olusturulmasinin (okula sokulmamasi ya da sinyal bozucu kullanilmasi) uzun vadede bireyin icsel motivasyonunu ve basarisini olumlu yonde etkileyecegi dusunulmektedir.
{"title":"NOMOFOBİ'NİN (AKILLI TELEFON YOKSUNLUĞU) İÇSEL MOTİVASYONA ETKİSİ: GİRESUN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİ ÖRNEĞİ","authors":"Ayhan Bayram, E. Yilmaz, Çağlar Sözen, Nükhet Bayer","doi":"10.22139/JOBS.484598","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/JOBS.484598","url":null,"abstract":"Amac: Bu calismanin amaci nomofobinin icsel motivasyona etkisi olup olmadigini ortaya koymaktir. Bu calismada universite ogrencilerinde nomofobinin icsel motivasyona etkisinin belirlenmesi icin anket uygulanmis ve sonuclari analiz edilmistir. Yontem: Cesitli bolumlerde ogrenim goren toplam 420 ogrenci ankete katilmis, hatali ve eksik olan 20 anket elendikten sonra 400 ankete analiz uygulanmistir. Katilimcilardan demografik etkenlerle ilgili 7, nomofobiyi olcmek icin 20 ve icsel motivasyonu olcmek icin 9 ifadeyi cevaplamalari istenilmistir. Bulgular: Nomofobi degiskeninin icsel motivasyonu pozitif yonde etkiledigi, alt boyutlardan iletisimi kaybetme, cevrimici olamama ve bilgiye ulasamama degiskenlerinin icsel motivasyonu pozitif yonde etkiledigi, cihazdan yoksunluk degiskeninin ise etkilemedigi belirlenmistir. Sonuc: Ogrencilerin nomofobi duzeyinin orta, icsel motivasyon duzeyinin ise yuksek oldugu belirlenmistir. Icsel motivasyon bireyin kendisiyle barisik olmasi ile iliskili olmakla birlikte, aile ve cevrenin birey uzerindeki etkisi goz ardi edilemez. Bu dogrultuda yuksek ogretim kurumlarinda akilli telefonlarin kullanimina engeller olusturulmasinin (okula sokulmamasi ya da sinyal bozucu kullanilmasi) uzun vadede bireyin icsel motivasyonunu ve basarisini olumlu yonde etkileyecegi dusunulmektedir.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"5 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-04-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121278250","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amac: Bu calisma, saglikta donusum programinin cati uygulamasi olan kamu hastane birlik yapilanmasinin hastane hizmetleri uzerindeki degisim etkisini yonetici ve calisan gorusleri uzerinden mukayeseli arastirmak olup 2017 yilinda sistemde yapilan degisikligi bu veriler uzerinden tartismaktir. Yontem: Arastirmada verilerin toplanmasinda dortlu Likert yapida bir anket formu kullanilmistir. Bostan ve arkadaslari (2012) tarafindan saglikta donusum programinin hastane hizmetleri uzerindeki degisim etkisini olcmek uzere gelistirdikleri olcek bu calismaya uyarlanarak kullanilmistir. Uc kamu hastaneleri birligi yapilanmasina bagli yedi hastaneden 325 yonetici ve saglik calisani katilimiyla veriler toplanmistir. Olcegin guvenirlik ve gecerliligi test edildikten sonra veriler tanimlayici istatistiksel yontemler ile bagimsiz orneklerde t testi kullanilarak analiz edilmistir. Bulgular: Uygulama sonuclarina gore, saglik yoneticileri ve saglik calisanlari kamu hastane birlikleri uygulamasiyla kamu hastanelerinde meydana gelen yonetsel alandaki degisimin olumlu yonde (2,75/2,73) gerceklestigini, ortaya cikan sayisal degisimlerin artis yonunde (2,52/2,53) oldugunu, genel olarak hizmet bilesenlerinin oneminin (3,09/2,86) artigini ifade etmislerdir. Ayrica, hem saglik yoneticileri hem de saglik calisanlarina gore kamu hastanelerindeki saglik calisani acisindan degisimin olmadigini (2,31/2,28) ve kamu hastaneleri hakkinda kamuoyundan duydugu goruslerin olumlu (2,81/2,72) oldugu gorulmustur. Sonuc: Arastirma bulgularina gore; kamu hastane birlikleri uygulamasinin saglik calisani ve hastane yoneticilerinin ifadelerine gore, onemli olcude benimsendigi, olumlu yonde degisimin saglandigi, hasta memnuniyetinde artis oldugu, etkin ve yerinden yonetimin one ciktigi anlasilmistir. Bununla birlikte, saglik calisanlarinin donusumden yeterli pay alamadiklari soylenebilir.
{"title":"KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ YAPILANMASININ SAĞLIK HİZMETİ SUNUM SÜREÇLERİNE ETKİSİNİN YÖNETİCİ VE ÇALIŞAN AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ","authors":"Sedat Bostan, Gökhan Ağaç","doi":"10.22139/JOBS.483566","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/JOBS.483566","url":null,"abstract":"Amac: Bu calisma, saglikta donusum programinin cati uygulamasi olan kamu hastane birlik yapilanmasinin hastane hizmetleri uzerindeki degisim etkisini yonetici ve calisan gorusleri uzerinden mukayeseli arastirmak olup 2017 yilinda sistemde yapilan degisikligi bu veriler uzerinden tartismaktir. Yontem: Arastirmada verilerin toplanmasinda dortlu Likert yapida bir anket formu kullanilmistir. Bostan ve arkadaslari (2012) tarafindan saglikta donusum programinin hastane hizmetleri uzerindeki degisim etkisini olcmek uzere gelistirdikleri olcek bu calismaya uyarlanarak kullanilmistir. Uc kamu hastaneleri birligi yapilanmasina bagli yedi hastaneden 325 yonetici ve saglik calisani katilimiyla veriler toplanmistir. Olcegin guvenirlik ve gecerliligi test edildikten sonra veriler tanimlayici istatistiksel yontemler ile bagimsiz orneklerde t testi kullanilarak analiz edilmistir. Bulgular: Uygulama sonuclarina gore, saglik yoneticileri ve saglik calisanlari kamu hastane birlikleri uygulamasiyla kamu hastanelerinde meydana gelen yonetsel alandaki degisimin olumlu yonde (2,75/2,73) gerceklestigini, ortaya cikan sayisal degisimlerin artis yonunde (2,52/2,53) oldugunu, genel olarak hizmet bilesenlerinin oneminin (3,09/2,86) artigini ifade etmislerdir. Ayrica, hem saglik yoneticileri hem de saglik calisanlarina gore kamu hastanelerindeki saglik calisani acisindan degisimin olmadigini (2,31/2,28) ve kamu hastaneleri hakkinda kamuoyundan duydugu goruslerin olumlu (2,81/2,72) oldugu gorulmustur. Sonuc: Arastirma bulgularina gore; kamu hastane birlikleri uygulamasinin saglik calisani ve hastane yoneticilerinin ifadelerine gore, onemli olcude benimsendigi, olumlu yonde degisimin saglandigi, hasta memnuniyetinde artis oldugu, etkin ve yerinden yonetimin one ciktigi anlasilmistir. Bununla birlikte, saglik calisanlarinin donusumden yeterli pay alamadiklari soylenebilir.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"6 2","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-04-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"120894370","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amac: Transit tasimacilik, uygulamada transit ticaret ile karistirilmaktadir. Fakat aslinda uygulamada iki faaliyet birbirinden bazi acilardan ayrismaktadir. Uluslararasi ticarette transit ticaret ve transit tasimacilik birbirinden ayri islemlerdir. Birinde, uluslararasi ticaret, mal alisi ve satis vardir. Digerinde ise tasimacilik hizmeti vardir. Bu calismada transit ticaret ve transit tasimacilik faaliyetlerinin veri uygulamalari, doviz kurlarinin degerleme islemleri ve katma deger vergi istisnasi acilarindan incelenmesi ve farkliliklarin ortaya konulmasi amaclanmistir. Yontem: Arastirmanin yonteminde ozellikle kanun maddeleri acisindan ikincil verilerden yararlanildigi ileri surulebilir. Bulgular: Transit tasimacilik, bir mali saticisindan teslim alip, uluslararasi tasima kurallarina gore, ucuncu ulkeler uzerinden gecirmek suretiyle, baska bir ulkedeki alicisina teslim etmek amaciyla tasima hizmeti vermektir. Literaturde, transit tasimacilik yerine, ekipman ve personelin tasinmasi, askeri techizatlarin tedariki, bakimi ve yenilenmesi gibi faaliyetleri iceren lojistik kavrami daha sik kullanilmaktadir. Lojistik kavrami gunumuzde; tasimacilik, depolama, stok takibi, yukleme, bosaltma, siparis isleme, ambalajlama, satin alma ve bilgi islem faaliyetlerinin tamamini kapsamaktadir. Lojistik faaliyetler, tedarikcilere kazan-kazan iliskisine dayanan uzun surecli ticari faaliyetlerin surmesine imkân vermektedir. Bu durumda isletmelerin performansini artirici etki olusturmakta ve isletmelere sadik musteriler saglamaktadir. Basarili bircok isletme, lojistik faaliyetleri sonucunda rekabet avantaji elde etmektedir. Arastirma bulgulari, iki faaliyetin anlam olarak ve muhasebelestirme uygulamalari baglaminda farklilik arz ettigini gostermektedir. Sonuc: Bulgular, ilgili literatur ve ilgili kanun maddeleri ile karsilastirilarak arastirmacilar ve uygulayicilar icin onerilerde bulunulmustur.
{"title":"TRANSİT TİCARET VE TRANSİT TAŞIMACILIK FAALİYETLERİNİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ VE KATMA DEĞER VERGİSİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ","authors":"Gökhan Baral, Yaser Gürsoy","doi":"10.22139/JOBS.499843","DOIUrl":"https://doi.org/10.22139/JOBS.499843","url":null,"abstract":"Amac: Transit tasimacilik, uygulamada transit ticaret ile karistirilmaktadir. Fakat aslinda uygulamada iki faaliyet birbirinden bazi acilardan ayrismaktadir. Uluslararasi ticarette transit ticaret ve transit tasimacilik birbirinden ayri islemlerdir. Birinde, uluslararasi ticaret, mal alisi ve satis vardir. Digerinde ise tasimacilik hizmeti vardir. Bu calismada transit ticaret ve transit tasimacilik faaliyetlerinin veri uygulamalari, doviz kurlarinin degerleme islemleri ve katma deger vergi istisnasi acilarindan incelenmesi ve farkliliklarin ortaya konulmasi amaclanmistir. Yontem: Arastirmanin yonteminde ozellikle kanun maddeleri acisindan ikincil verilerden yararlanildigi ileri surulebilir. Bulgular: Transit tasimacilik, bir mali saticisindan teslim alip, uluslararasi tasima kurallarina gore, ucuncu ulkeler uzerinden gecirmek suretiyle, baska bir ulkedeki alicisina teslim etmek amaciyla tasima hizmeti vermektir. Literaturde, transit tasimacilik yerine, ekipman ve personelin tasinmasi, askeri techizatlarin tedariki, bakimi ve yenilenmesi gibi faaliyetleri iceren lojistik kavrami daha sik kullanilmaktadir. Lojistik kavrami gunumuzde; tasimacilik, depolama, stok takibi, yukleme, bosaltma, siparis isleme, ambalajlama, satin alma ve bilgi islem faaliyetlerinin tamamini kapsamaktadir. Lojistik faaliyetler, tedarikcilere kazan-kazan iliskisine dayanan uzun surecli ticari faaliyetlerin surmesine imkân vermektedir. Bu durumda isletmelerin performansini artirici etki olusturmakta ve isletmelere sadik musteriler saglamaktadir. Basarili bircok isletme, lojistik faaliyetleri sonucunda rekabet avantaji elde etmektedir. Arastirma bulgulari, iki faaliyetin anlam olarak ve muhasebelestirme uygulamalari baglaminda farklilik arz ettigini gostermektedir. Sonuc: Bulgular, ilgili literatur ve ilgili kanun maddeleri ile karsilastirilarak arastirmacilar ve uygulayicilar icin onerilerde bulunulmustur.","PeriodicalId":258137,"journal":{"name":"İşletme Bilimi Dergisi","volume":"32 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-04-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125268859","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
京公网安备 11010802042870号
京ICP备2023020795号-1
扫码关注我们
求助内容：
应助结果提醒方式：